Yürüdük ve Merri'z Zahran'dan bir tavşan kaldırdık. Arkadaşlarımız peşinden koştular ve (sonunda yakalamaktan) aciz kaldılar.
Bu sefer ben koştum, yetiştim ve yakaladım. Onu (babalığım) Ebu Talha (ra)'ya getirdim. O, tavşanı keskin bir taşla kesti. Budunu benimle Resulullah'a gönderdi. Resulullah onu yedi. Enes'e: "Yedi mi, (gördün mü yediğini?)" diye sorulmuştu. "Yani kabul etti" dedi.Hz. Cabir (ra)'a: "Sırtlan av mıdır?
"diye sordum. "Evet!" dedi. Ben tekrar: "Etini yiyeyim mi?"dedim. "Evet!" dedi. "Bu cevap Resulullah (sav)'dan mıdır?" dedim. "Evet!" dedi."Resulullah {sa)'a sırtlan hakkında (eti helal mi?)" diye sordum.
"Sırtlanı yiyen biri de var mı?" dedi. Bunun üzerine kurdun etinin yenmesini sordum. "Kendisinde hayır olup da kurdu yiyen biri var mı?" diye cevap verdi.Ben, Resulullah (sav) ile birlikte toy (denen kuş)un etini yedim.
Resulullah (sav) ile beraber [altı veya yedi sefer] gazveye çıkmıştık. Gazve esnasında (sav)'la birlikte çekirge yedik.
Resulullah (sav) çekirgelere beddua etti ve dedi ki: "Allah'ım! Çekirgeleri helak et, büyüklerini öldür, küçüklerini helak et, nesillerini kes, ağızlarını geçimliğimiz ve rızkımızdan (uzak) tut. Sen duaları işitensin." (Orada bulunan) bir adam: "Ey Allah'ın Resulü! Çekirgelere nasıl böyle beddua ediyorsunuz, onlar ki Allah'ın ordularından bir ordudur" dedi. Aleyhissalatu vesselam da cevaben: "Çekirge, denizdeki bir balığın hapşırığıdır" buyurdular.
Hayber(in fethi) zamanında at ve vahşi eşek eti yedik. Resulullah (sav) ehli eşek (etin)i yasakladı ve ata müsaade etti.
Resulullah (sav) pislik yiyen (cellale) deveye binmekten ve sütünü içmekten men etti.
Resulullah (sav) öldürülmek için hedef ittihaz edilmiş (ve mücesseme denilen) hayvanın yenilmesini, pislik yiyen (ve cellale denen) hayvanın yenilmesini, sütünün içilmesini ve su tuluğunun ağzından su içilmesini yasakladı.