Hz. Peygamber (sav) bey'u'l-garar ve bey'u'l-hasatı yasakladı.
"Hz. Peygamber (sav): "Köylü adına şehirli satış yapmasın" dedi ve ilave etti: "Bırakın insanları, Allah birinin sebebiyle diğerini rızıklandırsın" buyurdu.
Resulullah (sav), celeb malın pazara gelmeden önce karşılanmasını yasakladı. Kim onu yolda karşılar ve satın alırsa, malın sahibi pazara gelince muhayyerdir (satıştan vazgeçebilir).
Ebu Davud'da gelen rivayet şöyledir: "Bir satışta iki satış yapan kimseye en düşük olanı (helal)dır. Aksi halde ribadır.
"Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: "Birinizin satışı üzerine başkanız satış yapmasın.
"Resulullah (sav) şehirlinin köylü adına alış-veriş yapmasını, alıcı olmadığı halde alıcı imiş gibi görünüp yüksek fiyat vererek fiyat artırmayı, iki kimsenin başlattığı alış-veriş muamelesi kesinlik kazanıp tamamlanmadan bir başkasının aynı mal üzerinde alış-verişe girişmesini, bir kız istetilmiş iken ona talib olmayı, bir kadının, -kız kardeşinin kabındakini almak için- kocasına onu boşamasını taleb etmesini yasakladı."
Resulullah (sav) buyurdular ki: "Pazara gitmekte olan malı önceden karşılamayın. Hayvanların sütunu memelerinde (günlerce bekleterek) biriktirmeyin. Bir birinize karşı (müşteriyi kızıştırmak için alıcı olmadığınız halde, yüksek fiyat vererek) malın değerini artırmayın."
Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdular: "Hem veresiye hem satış helal olmaz. Bir satışta iki şart da helal değildir. Zimmette olmayanın karı yoktur. Yanında bulunmayan malın satışı yoktur." (Tirmizi, hadisin sahih olduğunu söyledi)
Resulullah (sav)'ı dinledim, diyordu ki: "Kim çocuğuyla annesi arasını ayırırsa kıyamet günü Allah (celle celaluhu) sevdikleriyle onun arasını ayırır."
Hz. Peygamber (sav) bana, kardeş iki köle hediye etti. Bunlardan birini sattım. Resulullah (sav) bir ara sordu: "Köleler ne yapıyorlar?" Ben durumu söyledim. Bunun üzerine bana: "Satışı boz, satışı boz" buyurdu.