Resulullah (sav) geceleyin ben önünde, kıbleyle arasında bir cenaze gibi uzanmış yatarken, namaz kılardı. Vitir kılacağı zaman bana da haber verirdi, ben de vitir kılardım.
Diğer bir rivayette şöyle gelmiştir: "Resulullah (sav) buyurdular ki: "Biriniz sütresiz olarak namaz kılarsa (önünden geçtiği takdirde) şunlar namazını bozar: Eşek, domuz, yahudi, mecusi, kadın..
. Namazın bozulmaması için onun önünden, bunların bir taş atımlık uzaktan geçmesi kifayet eder." (Bir diğer rivayette şöyle denmişti: "Namazı, (önden geçen) hayızlı kadın ve köpek bozar.")Resulullah (sav) bizi köyümüzde ziyaret etti. O sırada bizim iki küçük köpekle bir dişi eşeğimiz vardı.
Bu ikisi önünde bulundukları halde ikindi namazı kıldı. Hayvanları ne azarladı ne de geriye kovaladı.Ravi, Resulullah (sav)'ı Beni Sehm kapısını takip eden yerde, önünden halk gelip geçerken namaz kılar görmüştür. Bu sırada Resulullahla Ka'be arasında bir sütre de mevcut değildir.
Resulullah (sav) buyurdular ki: "Namazı hiçbir (harici) şey bozamaz, imkanınız nisbetinde defetmeye çalışın. Çünkü (bozmak isteyen) şeytandır.
"Ravi, anlattığına göre, kendisini Zeyd İbnu Halid, Ebu Cüheym'in yanına gönderip: "Musallinin önünden geçen hakkında Resulullah (sav)'dan ne gittiğini sordurmuştur. Ebu Cüheym (ra) demiştir ki: "Resulullah (sav) buyurdular ki: "Eğer musallinin önünden geçen kimse, bu geçişi sebebiyle kendisine gelen günahı bilseydi orada kırk... kalması onun için, musallinin önünden geçmesinden daha hayırlı olurdu." Ebu'n-Nadr der ki: "Bilemiyorum! Efendimiz kırk gün mü dedi, kırk ay mı dedi, kırk sene mi dedi?"
Resulullah (sav) buyurdular ki: "Kişi, önüne semer kaşı kadar bir şey bırakmadan namaz kılarsa; (önünden geçtiği takdirde) siyah köpek, kadın, eşek namazını bozar..." Ebu Zerr'e dendi ki: "Siyahın kırmızıdan, beyazdan farkı nedir?" Şu cevabı verdi: "Ey kardeşimin oğlu! Sen bana, benim Resulullah (sav)'a sorduğum şeyi sordun. Efendimiz: "Siyah köpek şeytandır" buyurmuştu."
Resulullah (sav), bayram günü (namaz) için çıkınca bir harbe alınmasını emrederdi. Harbe, (namaz sırasında) Aleyhissalatu vesselam'ın önüne konur, O da halk arasında olduğu halde harbeye doğru namaz kılardı. Efendimiz sefer sırasında da böyle yapardı. Bu sünnete ittibaen ümera da harbe kullanır oldu.