Kimilerinin ‘NATO’dan atılmadıkça alamazsınız’ dediği, kimilerinin ise ‘Türkiye’nin bağımsızlığı için son derece önemli’ türünde anlamlar yüklediği S-400 hava savunma sistemleri bilindiği üzere Akıncı Hava Üssü’ne geldi. Askeri yetkililer kurulum çalışmalarının tüm hızıyla devam ettiğini belirtse de sistemle ilgili henüz yanıtlanmayan sorular bazı belirsizlikleri de beraberinde getiriyor.
Askeri Havacılık alanında yaptığı araştırmalarla tanınan Hakan Kılıç, Yeni Şafak’ın konuyla ilgili sorularını yanıtladı.
“
S-400’ler Aralık ayında tam anlamıyla aktif olduktan sonra sistemi denemek için Türk hava sahası başka ülkeler için daha iştah açıcı bir yer olur mu?
” sorusuna Kılıç, şu cevabı verdi:
“Bu soruya yanıt vermek için öncelikle S-400’lerin nereye konuşlanacağını net bir şekilde bilmemiz gerekiyor. Elimizdeki verilerden biri Milli Savunma Bakanı Akar’ın açıklaması. Bakan Akar, ‘Bataryalar Ankara ve İstanbul’a konulabilir’ demişti. Şimdilik kesinleşen tek yer Ankara.
Peki, Ankara’daki bataryanın kabiliyetlerini test edebilecek kim var? Bu menzilde sadece Rusya var. Zaten S-400 sistemi onlar tarafından yapıldığı için bu ihtimal ortadan kalkıyor.
Video: ''Mesele S-400 değil, Türkiye'nin kendi iradesiyle hareket etmesidir''
Türk hava sahasına girmeye cesaret edemezler
Diğer seçenek ise İstanbul’a konulacak bataryanın etki alanı.
Hiçbir ülkenin ‘Bakalım bize kilit atabilecek mi?’ sorusuna yanıt bulmak için Türk hava sahasına girme cesaretini göstereceğine inanmıyorum
. Karar vericiler o sırada ‘düşürün’ talimatı verirse hava sahamıza giren ülkenin uçağı ne yapacak?
Türkiye S-400 bataryalarını nasıl koruyacak?
Eğer Hatay’a koyarsak da Doğu Akdeniz üzerinde kriz anında daha çok görev yapabilir. Ancak burada da bir mütecaviz hareket olmalı. Durduk yerde gelene geçene kilit atamayız, zaten atmayız da.
İsrail örneği doğru bir yaklaşım değil
Özellikle sosyal medyada Suriye örneği üzerinden gidiliyor. Orası bir savaş alanı. Bunu unutmamak gerekiyor.
İsrail o kadar derinliğe operasyon yapmak için iniyor, sistemi denemek için değil. Yani İsrail pilot ve uçak kaybını göze alarak Suriye’deki hedeflerini bombalıyor.
Şu an Türkiye’yi bombalamak amaçlı gelecek bir uçak veya ülke söz konusu olmadığına göre bu kadar derine dalıp S-400 deneyecek ülkede mantıken olamayacak demektir."
ABD, İsrail’in sıkça F-35 kullanmasından rahatsız
İsrail’in son zamanlarda F-35 kullanarak gerçekleştirdiği operasyonların sayısının artmasının ABD tarafından tepkiyle karşılandığını da hatırlatan Kılıç, "Trump bu konuda İsrail’i uyardı. Suriye’de F-35 düşmesi demek proje için çok büyük bir prestij kaybı olur. Hele ki bu S-400 marifetiyle yapılırsa o zaman denklem değişir. Bu nedenle ABD, İsrail’in çok fazla risk almasını istemiyor. Burada en önemli hususlardan biri de F-35 radar kesit alanı istihbaratının Suriye’deki S-400 tarafından tespit edilme ihtimali. Bu bizi tüm kullanıcı ülkelerin stratejik değeri olan F-35’in düşük görünürlük sırrının İsrail tarafından bir nevi faş edilmiş olması sonucuna götürür." dedi.
Türkiye’nin kaç radar aldığı net bir şekilde paylaşılmadı: Sistemin kurulacağı şehir sayısı bu bilgiye göre değişebilir
Askeri Havacılık Araştırmacısı Hakan Kılıç, F-35’ler ve S-400’ler üzerinden çok sayıda spekülasyon olduğunu anlattıktan sonra, üzerine tartışılması gereken temel konularından birinin “Türkiye’nin kaç adet ana arama-tarama radarı satın aldığı” sorusunun yanıtı olduğunun altını çizdi.
Türkiye’nin 2 filodan oluşan 4 bataryayı, 4 ayrı yere koyabileceğinin kamuoyuna yansıdığını ancak bu konuda gri alanlar olduğunu anlatan
Kılıç, şöyle devam etti:
“Aldığımız S-400’ler adeta bir kapalı kutu. 4 batarya geliyorsa neden bunları 2 ile yerleştirdiğimiz sorusu önemli.
Seçeneklerden biri ana arama-tarama ve filo yönetim radarı olarak bilinen 91N6E Big Bird sisteminden kaç tane aldığımız. Şu an medyaya yansıyan kargo indirme görüntülerinde ve uydu fotoğraflarında 1 adet Big Bird görüldü.
Yani tamamlanan 1.Filo için 1 Big Bird. Eğer bundan filo başına 1 adet aldıysak kurulumu sadece tek şehre yapabiliriz manası çıkabilir.
Bataryaları 4 şehre kurmak istiyorsak bizim 4 batarya için 4 adet Big Bird almamız lazım. Savunma Bakanlığı’nın da bu konuda net bir açıklaması yok. Diğer yandan 1.Filoyu oluşturan 2 bataryada 2’şer adet 92N6E Grave Stone radarı ve 96L6E Cheese Board radarı var. Bu iki radar da arama yapıyor ama Big Bird’e göre daha kısa menzilliler ve ana görevleri füzeleri güdülemek. Buradan çıkan sonuç bir filonun her iki bataryasının iki uzak ile mesela İstanbul-Ankara’ya konuşlanabileceği.
100 km uzaklıkta kurmak zorunda kalınabilir
Big Bird radarının sadece filo başına 1 adet geldiği için bir bataryada olmaması komuta-kontrol, verimlilik zafiyeti oluşturur mu sorusu son derece önemli.
Aynı şekilde ‘Mast’ denen yükseltici kulelerden de 4 adet geldi. Demek ki 4 adet atış kontrol radarı için 4 Mast kullanılacak.
Sonuçta zafiyet oluşturmuyorsa yani eğer sorunun cevabı hayır ise o durumda 1.Filonun 2 bataryası uzak illere, evet ise sadece Ankara’ya ve en fazla 100 km mesafedeki başka bir yere konuşlanabilir. Çünkü Radyo frekansı veya fiber optik kablo marifeti ile komuta aracı en fazla 100 km uzaktaki lançeri komuta edebiliyor.
Dolayısı ile eğer 2020 de gelecek 2.Filo da aynı konfigürasyonda gelirse 4 S-400 bataryasının birbirinden çok uzak 4 farklı coğrafyaya yerleştirilmesi veya 2 farklı coğrafyaya yerleştirilesi hususunda net bir şey söylemek için yukarıdaki soruların cevabını bilmek şart. En azından Ankara’da 1 Big Bird var iken İstanbul’da diğer iki radarla donatılan ikinci bataryanın kusursuz ve yüksek verimde çalışıp çalışmayacağını bilebilmek lazım."
Birbirlerini görmeleri/görmemeleri şimdilik spekülasyon
F-35 ve S-400’lerle ilgili ‘birbirlerini gördü ya da göremedi’ tarzı yaklaşımların şu an için sadece spekülasyondan ibaret olduğuna dikkati çeken Kılıç, “Net şekilde konuşmamız için F-35’lerin S-400’ün tamamen koruduğu bir alanın bombalanması lazım. Suriye’deki Rus üssünün mesela” dedikten sonra, şöyle devam etti:
Radar reflektörleri barış zamanı F-35’ler hava trafik radarları görsün, sivil hava trafiğine risk oluşturmasın ve düşmanın F-35’in ne kadar az göründüğü konusunda istihbarat toplayamasın diye takılan radar yansıtıcılarıd
Yani düşük görünürlüklü uçağı kabak gibi görünür kılar.
Bu sadece İsrail, hatta ABD’yi değil tüm F-35 kullanıcısı ilgilendiren bir durum. Kullanıcılar kafalarına göre bunu savaş durumu hariç çıkaramıyorsa İsrail’e itiraz eden illaki olurdu. Örneğin Kanada, Hollanda veya Norveç neden uçaklarının sırrının İsrail’in çıkarları için deşifre edilmesine razı olsun?
S-400’ün radar ve füze menzili ne kadar?
Kılıç, S-400’ler konusunda özellikle radar ve füze menzillerine ilişkin birbirinden farklı bilgilerin kamuoyunda dillendirildiğini vurgulayarak, konuya ilişkin şu bilgileri verdi:
“Rus savunma ürünlerinin ihracat eden firma Rosoboronexport’un resmi sitesi ve savunma sanayi fuarlarında dağıttığı resmi kitap, katalog ve broşürlere göre radar ve füze menzilleri şöyle:
Big Bird ana arama-tarama ve filo yönetim radarı
4 m² Radar Kesit Alanı değerine sahip tüm hedefler için 390km menzilli.
Stratejik uzun menzilli bombardıman uçakları için kataloglarına göre 570 km, web sitesine göre 600 km menzilli.
F-16 gibi savaş uçaklarına yani taktik uçaklara karşı menzil değeri yazmamakta ama klasik radar -mantığı ve genel kaidelere göre bir radar dev stratejik bombardıman uçağını 570-600 km mesafeden görebiliyor ise savaş uçağını maksimum 400-450 km mesafeden görebilir. Buradan çıkan sonuç bir Yunan Mirage uçağı S-400 tarafından 450 km gibi bir mesafede tespit edilecektir.
2800m/s hızla uçan ve 0,4m² radar kesit alanı olan balistik füzeler için 250 km.
4800m/s hızla uçan ve 0,4m² radar kesit alanı olan tüm balistik hedefler için 230 km.
İzlenen Hedef Sayısı 300 adet.
92N6E MFR (Çok Fonksiyonlu Radar) Grave Stone
16 m² radar kesit alanı olan uçaklarını 340 km’den,
4 m² olanları ise 250km’den,
45 derecelik kalkış açısında 0.4 m² kesit alanı olan balistik füzeleri ise 185 km’den tespit edebilir.
Bu yüksek irtifa radar sistemidir. 100 km yükseklikteki hedefleri tespit edebilir. 100 hedefi izleme yeteneğine sahip ve elektronik harbe karşı dayanıklı.
-E versiyon 120 km, E2 ve E3 240-250 km menzilli.(Medyaya yansıyan görüntülerde bu füzeleri taşıyan araç, lançer ve kanisterler görüldüğü için aldığımızı varsayıyorum. Ancak hangi versiyonu olduğunu bilmiyoruz)
-395 km menzilli. (Medyaya yansıyan görüntülerde bu füzeyi taşıyan araç, lançer ve kanisterleri gördük. Dolayısı ile Türkiye S-400’ün en uzun menzilli füzesini de aldı varsayıyoruz)
-9M96E2 120 km menzilli (Bunu taşıyan araçlar da çok net ve açık şekilde görüldü. Ayrıca füzelerin içinde oldukları kanisterler).