Eşcinsellik ve zinaya yönelik hutbesi dolayısıyla Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’a “sesi çağlar öncesinden gelen şahıs” diyerek linç etmeye kalkan Ankara Barosu’na CHP sahip çıktı. CHP’li vekil Alpay Antmen, “Ankara Barosu yalnız değil” derken, bir diğer CHP’li Selin Sayek Böke, “Kininiz ve ayrımcılığınız bitmedi” yorumunu yaptı. CHP’li Erdoğan Toprak da, İslam’a yönelik hakareti “Ali Erbaş yüce, evliya, elçi değil” diyerek meşrulaştırmaya çalıştı.
Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’ın eşcinsellikle ilgili hutbesini bahane ederek İslam düşmanlığı yapan Ankara, İzmir, İstanbul ve Diyarbakır Barolarına CHP’den tam destek geldi. CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, baroya yönelik soruşturma başlatılmasını eleştirerek, “Bu soruşturma, koronavirüs salgınını fırsat bilip, sivil toplum örgütlerini yargı marifetiyle susturmaya çalışmak, ifade özgürlüğünü kısıtlamaktır” dedi. Ankara Baro Başkanı Erinç Sağkan’ın, “Bu soruşturma artık laik, demokratik bir Cumhuriyet ile karanlık arasındaki çizgidir” sözlerini alıntılayan CHP Parti Meclisi Üyesi İlhan Cihaner ise Türk Ceza Kanununda ‘halkın bir kesiminin cinsiyet farklılığına dayanarak alenen aşağılanmasının’ suç olduğunu hatırlattı. Tuhaf mesajıyla Cihaner’in, eşcinsel bireylerin ‘üçüncü cins’ olduğunu ima ettiği sanılıyor.
CHP Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun da sosyal medya üzerinden Ankara Barosu’na destek verenlerden biriydi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın insanları ayrıştırıp toplumu kutuplaştırdığını savunan Torun, “Bu nefret diline ve toplumu kine sürükleyen söylemlerinize en azından bu hassas süreçte ara verin!” dedi. CHP İstanbul Milletvekili Erdoğan Toprak da skandal ifadeler kullandı. Toprak, “Ali Erbaş yüce, evliya, elçi değil, 83 milyon yurttaşın sahibi olduğu Devlet’in yasasıyla atanan, maaşını milletin vergisiyle alan, görevi millete hizmet olan bir memurdur! Ne dinen ne resmen kimseyi yargılama, aşağılama, hakir görme, had ve yetkisinde değildir!” dedi.
İslam’a hakarete tam destek veren CHP’li vekillerden Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, şöyle yazdı: “Anayasa’ya göre açıkça nefret suçu olarak kabul edilen bir açıklamaya ‘Nefret suçudur’ diyen Ankara Barosu’na Ömer Çelik’in emriyle soruşturma açan Başsavcılık; CHP’ye alçakça hakaret eden İsmail Türüt için kılını bile kıpırdatmıyor. Hukuk varmış gibi davranmayı bile bıraktılar!” CHP İzmir Milletvekili Selin Sayek Böke, “Kininiz ve ayrımcılığınız bir bitmedi! Bizim de halkçı düzeni kurmak için mücadele azmimiz bitmedi, bitmeyecek!” derken CHP Mersin Milletvekili Alpay Antmen ise “Sakın ha, sakın ha! Ankara Barosu ve Baroların yalnız ve sahipsiz olduğunu düşünmeyin...” diyerek İslam dininin hükümlerini hatırlatanlara tehdit gibi sözler sarf etti.
Avukatlar ayakta
- Kur’an-ı Kerim’i ‘çağlar öncesinden gelen ses’, İslam’ın buyruklarını hatırlatan Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’ı da ‘sekiz-dokuz nesil önceki büyükleriyle aynı zihinsel dogmalara sahip’ ifadeleriyle niteleyen Ankara Barosu’na, bizzat Ankara avukatlarından tepki geldi. Skandal bildiriye karşı avukatlar, “Bir ülkenin ve milletin kıymetlerini lekelemek en hafif tabiriyle gaflet ve rezalettir. Bunun kasıtlı ve planlı olması ise ihanet ile sıfatlandırılacak ölçüde vahim bir kepazeliktir. Baro’ya kayıtlı avukatlar olarak bu çarpık ve çürük zihniyetin katiyen bizi temsil etmediğinin altını çiziyor; bu açıklamadan utanç duyuyor ve şiddetle kınıyoruz. Gereğinin yapılmasının sonuna kadar takipçisi olacağımızı bildiriyoruz” açıklaması yaptı. Avukatlardan Veli Böke de skandal bildiriye ilişkin suç duyurusunda bulundu. Diyarbakır Barosu üyesi 62 avukat da yaptıkları ortak açıklamada baronun beyanının kabul edilemez olduğunu kaydetti.