Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Bekir Şahin, HDP’nin kapatılması istemiyle Anayasa Mahkemesi’nde dava açtı.
Şahin’in hazırladığı iddianamede HDP’nin, PKK ile birlikte hareket ettiği belirtilerek, “Parti üyelerinin, beyan ve eylemleriyle devletin milletiyle bölünmez bütünlüğünü bozmayı, ortadan kaldırmayı amaçladıkları anlaşılmıştır” denildi. HDP hakkındaki kapatma davasını 15 kişiden oluşan AYM heyeti karara bağlayacak. Mahkeme kapatma yerine, partinin devlet yardımından yoksun bırakılmasına karar verebiliyor. Temelli kapatılan bir parti, başka ad altında kurulamıyor.
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca HDP ile ilgili bir süredir devam eden incelemede önemli bir gelişme yaşandı.
Kobani iddianamesini ve HDP’li milletvekilleri hakkındaki fezlekeleri de inceleme dosyasına alan Başsavcılık, HDP’nin kapatılması için harekete geçti.
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Bekir Şahin, HDP’nin kapatılması istemiyle Anayasa Mahkemesi’ne (AYM) dava açtı. 609 sayfadan oluşan iddianame, Yüksek Mahkeme’ye gönderildi. İddianamede, Hazine yardımının kesilmesi ve partinin mal varlığına tedbir konulması da talep edildi.
DEVLETİN BÜTÜNLÜĞÜNÜ BOZMAYI AMAÇLADILAR
Başsavcılığın, kapatma davasına ilişkin yaptığı yazılı açıklamada, demokratik siyasi hayatın vazgeçilmez unsurlarından olan siyasi partilerin, toplumun ekonomik ve sosyal gelişimine katkı sunmayı amaçlayan kurumlar olduğunu belirtti. Bu amaçlarını evrensel ve demokratik hukuk kuralları çerçevesinde barışçıl yollarla gerçekleştirmelerinin esas olduğu aktarılırken,
“Siyasi parti yönetici ve üyeleri demokratik ilkeler çerçevesinde faaliyetlerine devam etmeli, terör örgütleri ile irtibatlı ve iltisaklı olmamalı, Devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü bozmayı ve ortadan kaldırmayı amaçlamamalıdır”
denildi.
AİHM’in terörün kınanmamasını dahi siyasi partilerin kapatılması için yeterli bir gerekçe olarak kabul ettiğine dikkat çekilerek, HDP yönetici ve üyelerinin, beyan ve eylemleriyle demokratik ve evrensel hukuk kurallarının kabul etmeyeceği şekilde davrandığı, PKK terör örgütü ve bağlı örgütlerle birlikte hareket ettiği vurgulandı. Açıklamada, şöyle denildi:
“Örgütün uzantısı olarak faaliyetlerde bulunarak devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü bozmayı ve ortadan kaldırmayı amaçladıkları anlaşıldığından adı geçen siyasi partinin kapatılması Anayasa Mahkemesi’nden talep edilmiştir.”
KAPATMA YA DA HAZİNE YARDIMININ KESİLMESİ
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca, bir siyasi partinin kapatılması istemiyle Anayasa Mahkemesi’nde açılan davalarda, “ceza davası” prosedürü izleniyor.
AYM, temelli kapatma yerine, dava konusu fiillerin ağırlığına göre ilgili siyasi partinin devlet yardımından kısmen veya tamamen yoksun bırakılmasına karar verebiliyor.
AYM, bir siyasi partinin Anayasa’nın 69. maddesinde sayılan hallerden ötürü kapatılmasına veya dava konusu fiillerin ağırlığına göre devlet yardımından kısmen ya da tamamen yoksun bırakılmasına, toplantıya katılan üyelerin üçte iki oy çokluğuyla yani 15 üyenin 10’unun oyuyla karar verebiliyor.
AYM RAPORTÖR GÖREVLENDİRECEK
İlk aşamadan sonra Anayasa Mahkemesi Başkanı Zühtü Arslan, raportör görevlendirecek. Başkanın görevlendirdiği raportör ilk inceleme raporunu hazırlayarak Başkanlığa sunacak
. Sonrasında kabulüne karar verilmesi halinde iddianame ve ekleri HDP’ye gönderilerek, usul ve esasa ilişkin savunmaları alınacak. Ön savunmanın ardından Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Bekir Şahin, esas hakkındaki görüşünü sunacak. Bu görüş HDP’ye gönderilecek.
Daha sonra belirlenecek bir tarihte Başsavcı Şahin sözlü açıklama, HDP yetkilileri de sözlü savunma yapacak. Bütün bu sürecin ardından davaya ilişkin bilgi, belgeleri toplayacak raportör esas hakkındaki raporunu hazırlayacak. HDP hakkındaki kapatma davasını 15 kişiden oluşan Anayasa Mahkemesi Heyeti karara bağlayacak.
Hiçbir zaman siyasi parti olmadılar
Kapatma davasıyla ilgili sosyal medya hesabından açıklama yapan BBP Genel Başkanı Mustafa Destici, HDP’nin hiçbir zaman bir siyasi parti olmadığını ifade etti. Destici
, “Çünkü PKK terör örgütünün siyasi şubesi olarak kurulmuştur. Bütün yönetim kadroları ve sözde milletvekillerini PKK belirlemiştir. Kurulduğu günden bugüne kadar da teröre ve teröristlere hizmet etmiştir”
MYK’ya olağanüstü toplantı çağrısı
HDP Eş Genel Başkanları Pervin Buldan ve Mithat Sancar, Merkez Yürütme Kurulu’nu olağanüstü toplantıya çağırdı. Buldan ve Sancar, ortak yazılı açıklamalarında, HDP’nin sadece bir parti değil aynı zamanda bir fikir olduğu ve demokratik siyasetten taviz verilmeyeği vurgusu yaptı. Açıklamada,
“Bu fikir etrafında milyonlarca insan kenetlenmiş durumdadır. Milyonlarca insan siyasi iradesine ve geleceğine sahip çıkacaktır. Partimizin Merkez Yürütme Kurulu’nu yarın olağanüstü toplantıya çağırıyoruz. Sahip olduğumuz tarihsel mücadele geleneğiyle bu karanlık süreci atlatacağız. İnançlıyız ve kararlıyız. Mutlaka, ama mutlaka kazanacağız.”
ifadeleri yer aldı.
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Bekir Şahin’in, HDP’nin kapatılması istemiyle açtığı davanın iddianamesinde, 600’ün üzerinde HDP’li hakkında siyasi yasak istendi.
Siyasi yasak istenen isimler arasında HDP Eş Genel Başkanları Pervin Buldan ve Mithat Sancar ile önceki eş genel başkanlar Figen Yüksekdağ ve Selahattin Demirtaş da bulunuyor.
BAŞKA AD ALTINDA KURULAMIYOR
Anayasa Mahkemesi’nin, siyasi yasak istenen kurucuları dahil partililerin, beyan ve eylemleriyle partinin temelli kapatılmasına neden olduğunu belirlemesi halinde, bu kişiler Anayasa Mahkemesinin temelli kapatmaya ilişkin kesin kararının Resmi Gazetede gerekçeli olarak yayımlanmasından başlayarak, 5 yıl süreyle bir başka partinin kurucusu, üyesi, yöneticisi ve deneticisi olamıyor.
Temelli kapatılan bir parti, başka ad altında kurulamıyor. Anayasanın 69. maddesine göre, kapatma davasına bakacak Anayasa Mahkemesi, temelli kapatma yerine, dava konusu fiillerin ağırlığına göre ilgili siyasi partinin devlet yardımından kısmen veya tamamen yoksun bırakılmasına karar verebiliyor.
#HDP
#Dava
#Bekir Şahin
#Anayasa Mahkemesi