Ruhu vatanından ayrılmayan lider: Gazze'nin İsmail'i

Şefika Nur Çiftçi
21:068/08/2024, Perşembe
G: 8/08/2024, Perşembe
Yeni Şafak

Onun hikayesi, acıların ve yoksunluğun rahminden doğdu. Demiri çürüten bir sağlamlığın timsaliydi. O, Şeyh Ahmed Yasin’in; sadece özel kalemi, yardımcısı ya da varisi değildi. İsmail Heniyye, Ahmed Yasin’in en çok emek verdiği oğluydu. O, Şeyh Yasin’in; duyduğu kulağı, yürüdüğü ayağı ve konuştuğu diliydi.

1967’de 6 Gün Savaşı’nda Arap ülkelerinin İsrail’in karşısında hezimete uğraması, Filistin’de de büyük bir değişimin başlangıcı olmuştu.


Halktaki karamsarlığı gören Şeyh Yasin, yepyeni bir kuşakla, kimi 20’li yaşlarında kimi ise daha lise çağında olan gençlerle yola koyuldu.


Abdulaziz Er-Rantisi, Nizar Reyyan, Said Siyam, Ahmed El-Ca’beri, Halid Meşal, Yahya Ayyaş, İmad Akil, Cemal Mansur, Cemal Selim, Salah Şehade, Şeyh İbrahim El Mukaddime ve İsmail Heniyye…


Tam adıyla, İsmail Abdusselam Ahmed Heniyye, binlerce Filistinli gibi 1962 yılında Gazze Şeridi’ndeki eş-Şati mülteci kampında dünyaya geldi. Birleşmiş Milletler’in kamplara kurduğu okullarda eğitim gören Heniyye, 1981’de Gazze İslam Üniversitesi’nde Arap Edebiyatı Bölümü’ne kaydoldu.


Halkının terör devleti İsrail’den kurtuluşunun, ‘erken başlayan milli mücadeleden’ geçtiğinin bilincinde olan Heniyye, üniversite yıllarında dahi adeta birinci sınıf bir savaşçıydı.


1983 ve 84’te Müslüman Kardeşler’i temsil eden öğrenci konseyinin başkanlığını yaptı. 1987’de ilk İntifada patlak verdiğinde taşlı protestolara katılan öğrenciler arasındaydı.


O yıllarda Şeyh Ahmed Yasin’le tanışan Heniyye, daha sonra verdiği bir röportajda; Şeyh Yasin’in Filistin gençliği için önemli bir rol model olduğunu, ondan İslam’ı sevmeyi, fedakarlık yapmayı, zalimlere boyun eğmemeyi öğrendiğini söyledi.


İlk 25 yaşındayken hapsoldu. 1987’de 18 gün, 1988’de altı ay, 1989’da ise üç yıl hapse çarptırıldı. Aralık 1992’de serbest bırakılmasının ardından, yüzlerce aktivist gibi Heniyye de Lübnan-Filistin sınırındaki Marj al-Zuhur yakınlarındaki bir köye sürgün edildi.


Aslında yaklaşık 5 yıl önce kurulan Hamas’ın, güçlendiği ve dönüm noktası olan yer işte bu köydü. Dertli ve mücadeleci yüzlerce genç, bu köyde geçirdikleri bir yılı fırsata çevirmişti.


Geçen yılın ardından Gazze’ye dönen Heniyye, İslam Üniversitesi’nde dekan olarak tayin edildi. 1997’de İsrail zindanlarından bir takasla serbest kalan Ahmed Yasin’in, bir daha ayrılmamak üzere yanında vaziyet aldı. Yaklaşık 5 yıl Şeyh Yasin’in özel kalem müdürlüğüne ve yardımcılığına atandı. Şeyhin sırdaşlığına varan yakınlık onun örgüt içindeki rolünü güçlendirdi. İsrail’in çoktan dikkatini çekmiş olan Heniyye, 2003 yılında Hamas liderliğini hedef alan bir hava saldırısında Şeyh Ahmed Yasin ile birlikte saniyeler evvel boşalttıkları binadan hafif yaralanarak kurtulabildi.


Heniyye; liderini, “Bize zalimlerle mücadele etmeyi o öğretti” dediği Yasin’ini, hocasını, siyonist devlet İsrail'in düzenlediği bir helikopter saldırısında 2004 yılında kaybetti.


İsmail Heniyye, artık İsrail’in ölüm listesinde en yukarılara tırmanmıştı. Aralık 2005’te yapılan ve 25 Ocak 2006’da tekrarlanan Filistin Yasama Konseyi seçimlerinden sonra Heniye’nin Hamas hareketi içindeki mevkii daha da yükseldi. Hamas lideri Halid Meşal’in Şam’da sürgünde bulunmasından dolayı listenin en başında o yer aldı. Seçim sonuçları başta ABD olmak üzere Batılı gözlemcileri şaşkına çevirdi.


O zaman New York Senatörü olan Hillary Clinton, seçimlerden sonra sızdırılan

kayıtlarda şöyle söylüyordu: “Filistin topraklarında bir seçim için baskı

yapmamamız gerektiğini düşünüyorum. Bence bu büyük bir hataydı. Ve eğer

bir seçim için baskı yapacaksak, o zaman kimin kazanacağını belirlemek için

bir şeyler yaptığımızdan emin olmalıydık.”


Siyasi parti olarak da yoluna devam Hamas, 132 sandalyeden 74’ünü alarak Fetih’e büyük bir darbe indirmişti. Hazırlıksız yakalanan ABD ve İsrail karşı çıksa da Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas 19 Şubat’ta Heniye’yi başbakan olarak atadı. Ne var ki bundan memnun olmayan başta mezkûr ülkeler olmak üzere tüm Batılı ülkeler Filistin Yönetimi’ne malî yardımları askıya aldı.


Bu baskının doğurduğu ekonomik kriz, Fetih ile Hamas arasındaki ilişkileri tahriklere açık hâle getirdi. Filistin'de günler, olaylar ve ayaklanmalarla geçti. Bu döneme, Hamas ile El Fetih arasındaki kardeş çatışması damgasını vurdu.


İç savaş Haziran 2007’de artık son haddine varmıştı. Mahmud Abbas Heniyye’yi görevden aldığını açıkladı. Heniyye, bu kararı “anayasaya aykırı olduğu” gerekçesiyle kabul etmedi ve hükümetinin “Filistin halkına karşı olan ulusal sorumluluklarından vazgeçmeyeceğini” söyleyerek elde tutmayı başardığı Gazze’yi yönetmeyi sürdürdü. Şartlar hayli ağır olsa da 2006’da kaçırdıkları İsrailli asker Gilad Şalit’i serbest bırakmak karşılığında Ekim 2011’de binden fazla Filistinli tutsağın özgürlüğüne kavuşmasını sağlaması Hamas için büyük bir zaferdi.


Heniyye’nin sahada Hamas’ın doğal lideri konumu bu dönemde daha da pekişti ve 2014 yılında patlak veren savaştaki ‘performansı’ Filistin halkı tarafından başarılı olarak tanımlansa da, halk için de Hamas için de hayat günden güne zorlaşmaya devam etti. Heniyye Batı Şeria’daki Filistin Yönetimi’yle uzlaşma gayesiyle müzakere masasından hiç çekilmedi ve 2014’te Gazze’deki Hamas hükümetinin Fetih ile birlik hükümetine dönüşmesi için görevinden resmen istifa etti. Bu istifaya rağmen Hamas’ın Gazze lideri olarak kaldı.


Ta ki Eylül 2016’da eşi ve iki oğluyla birlikte hac farizası için yurdundan ayrılıncaya dek. Bu yolculuk, Hamas Siyasi Bürosu Başkanı Halid Meşal’in yerine geçeceği yönündeki duyumları teyit eden bir gelişmeydi ve yeni bir evrenin başlangıcına işaret ediyordu. Beklenen oldu, Heniyye, Meşal’in ikamet ettiği Katar’ın başkenti Doha’ya taşındı. Hareketin bir süredir diplomatik karargâhının bulunduğu Doha, önceki birçok krizde İsrail ile müzakerelerin de yürütüldüğü bir mecraydı. Heniyye 6 Mayıs 2017’de Hamas Genel Şura Konseyi tarafından siyasi büro başkanı seçildi. Bu, hareket içindeki en yüksek mevki demekti.


Her ne kadar Gazze’deki kritik hadiseleri uzaktan yönetse de onun bu mevkie gelmesine vesile olanlar ondan kalan görevi sırtlandılar. Hareketin Gazze siyasî kanat sorumlusu -yirmi yılını İsrail zindanlarında bıraktıktan sonra takas anlaşmasıyla özgürlüğüne kavuşan- Yahya Sinvar, askerî kanat olan İzzettin el-Kassam Tugayları’nın komutanı Muhammed Deyf ve sağ kolu Mervan İsa bu isimlerdendi.


Heniyye artık Hamas’ın dünyaya bakan veçhesiydi. Birçok kez Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile bir araya gelen Heniyye, bir defasında Erdoğan’ın grup toplantısında kendisine beklenmedik bir sürpriz yaparak uzun süre ayakta alkışlanmıştı.


Heniyye, 2023 yılında Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın arabuluculuğuyla Filistin Yönetimi Başkanı Mahmud Abbas ile görüşmüştü. Hamas’ın politik ve diplomatik cephesi ve çehresi olarak Heniyye aslında hareket içindeki “en ılımlı ve pragmatik figür”lerden biriydi. Arap rejimlerinin liderleriyle Kassam’ın askerî kanadı arasında dengeli bir duruşu koruyabilmek için hayli esnek ve mutedil olmak gerektiği de açıktı.


Onun liderlik üslubundaki en bariz hususlardan biri de Filistinli diğer fraksiyon liderleriyle son derece sıcak ve olumlu bir ilişki tarzına yatkınlığıydı. İsmail Heniyye’nin en tartışmalı duruşu ise İran angajmanıydı. İranlı yetkililerle sık sık bir araya gelmesi, devrim kutlamalarında veya bazı resmî merasimlerde Tahran’da boy göstermesi İran rejimi için ‘kıymetli bir meşruiyet malzemesi’ olarak kullanılıyordu. Bilhassa 2020 Ocak’ındaki Kasım Süleymanî’nin cenazesinde yaptığı hamasî konuşmada onu “Kudüs şehidi!” ilan ederek bu ibareyi üç kez tekrarlaması hafızalarda iz bıraktı.


2018’de Amerika Birleşik Devletleri Heniyye’yi, küresel teröristler listesine aldı. Terör devleti İsrail, İsmail Heniyye’ye tüm yakınlarının acısını yaşatırken, Heniyye’nin metaneti hafızalarda tanık olan herkes için unutulmaz yere sahipti. 13 çocuğundan üçünü, dört torununu, iki kardeşini ve yeğenlerini İsrail’in kalleş saldırılarında şehit verdi.


İsmail Heniyye, İzzeddin El-Kassam Tugayları’nın 7 Ekim’de işgalci İsrail’e karşı başlattığı direnişten yaklaşık 300 gün sonra, 31 Temmuz 2024 tarihinde, yeni seçilen cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan’ın yemin törenine katılmak üzere gittiği İran’ın başkenti Tahran’da, kaldığı konuk evine önceden yerleştirilen bombanın patlatılmasıyla, hayatı boyunca mücadele ettiği İsrail tarafından kalleşçe ve korkakça, şehit edildi.


İsmail Heniyye’nin cenaze namazının kılındığı Doha haricinde de binlerce Müslüman, düğümlenmiş boğazlarıyla Heniyye’nin gıyabi cenaze namazı için kıyama durdu. Kimileri ‘İntikam’ diye haykırdı, kimileri ‘Tekbir’ getirdi, kimileri sessizce gözyaşı döktü.


Hamas’ın unutulmaz lideri İsmail Heniyye’nin eşi Ümmü Abdusselam Heniyye de aynı hayat ve dava yoldaşı gibi, sağlam bir duruş ile eşinin naaşını karşıladı.


Acıların ve yoksunluğun rahminden doğan, 62 yıllık ömrünün her anı mücadeleyle geçen, Şeyh Ahmed Yasin’in yoldaşı, Hamas’ın unutulmaz lideri İsmail Heniyye...


Ruhu vatanından ayrılmayan lider: Gazze’nin İsmail’i...


Kaynak:

Bülent Tokgöz - mucerret.com

İbrahim Hakkı Toprak - Genç Birikim Dergisi

#İsmail Heniyye
#Hamas
#Gazze
#İsrail
#Şeyh Ahmed Yasin