Aydın Ünal Türk siyasetinin temel sorununu tarihten örneklerle anlattı: Herkes Harbiye'den elini çekmeli

Hüseyin Berk
22:5727/11/2024, Çarşamba
G: 27/11/2024, Çarşamba
Yeni Şafak

Yeni Şafak Yazarı Aydın Ünal, kılıç çekip korsan yemin okuyan teğmenlere ihraç talebi ve muhalefetin meseleyi Atatürk'e bağlanmasına ilişkin çarpıcı değerlendirmelerde bulundu. "Ordudaki sorunu Atatürk üzerinden örtmeye çalışıyorlar" diyen Ünal, tarihten ve bugünden örnekler vererek askerlerin neden Türk siyasetinin içinde olmaması gerektiğini bir bir anlattı. "Türkiye siyasetinin temel sorunu, askerin siyasetten çekilmemesi" diyen Ünal, "Kılıçlı siyaset dönemini artık kapatmamız lazım. Harbiye’den herkesin elini çekmesi gerekiyor." ifadelerini kullandı.

Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından mezuniyet töreninde okudukları korsan yemin nedeniyle, 'ihraç talebiyle' Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk edilen teğmenler, avukatları aracılığıyla ilk kez açıklama yapmış ve sıralı komutanlarını suçlamıştı. Milli Savunma Bakanlığı, 'Mustafa Kemal'in askerleriyiz' sözü yüzünden değil, emir komuta zincirinin hiçe sayılması ve yapılan disiplinsizlik nedeniyle teğmenlerin disipline sevk edildiğini bildirmişti.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, iktidara gelmeleri durumunda teğmenlere 'göreve iade' sözü vermişti.

Yaşananlar Ersin Çelik moderatörlüğünde TVNET'te canlı yayınlanan Siyaseten programında masaya yatırıldı.

"Ordudaki sorunu Atatürk üzerinden örtmeye çalışıyorlar"

Yeni Şafak Yazarı Aydın Ünal, meselenin Atatürk ile bir alakası olmadığını; bu büyük sorunu Atatürk üzerinden örtmeye çalıştıklarını vurgulayıp,
"Bugün Hüseyin Likoğlu yazmış, 1876’dan Sultan Abdülaziz döneminden başlatıyor. Birinci Meşrutiyet ilan ediliyor. 1908’de Enver Paşa ve Resneli Niyazi, Makedonya’da dağa çıkarak Meclis’i açmaya zorladılar. Meclis-i Mebusan açıldı. İttihat ve Terakki ile İtilaf Partisi vardı; tek parti yoktu, iki parti vardı. 1908’de Meclis’in açılmasıyla askerler siyasetin içine girdiler. Bir tarafta İtilaf Partisi’ne, diğer tarafta ise İttihatçılara yakın olanlar vardı. Askerlerin siyasetten çekilmesi yönünde baskılar yapılıyordu."
örneğini verdi.

"Asker hep siyasetin içinde oldu, Türkiye'ye ağır bedeller ödetti"

"Bu mesele Atatürk ve Cumhuriyet ile başlayan bir mesele değil."
diyen Ünal, "
Türkiye’de sivil siyasetin başladığı andan itibaren asker hep siyasetin içinde oldu ve bu durum ağır bedeller ödetti. Balkanlarda toprak kaybettik; I. Dünya Savaşı’nda Osmanlı parçalandı.
Mustafa Kemal ve İsmet İnönü üniformalarını çıkararak siyasete başladılar. Tek partili dönemde siyaset yaptılar. 1946’da başka bir parti kurulunca, asker bir muhalefet partisi gibi devreye girdi.
Demokrat Parti’ye karşı, CHP’nin yanında gibi bir duruş sergiledi. Bütün gücüyle siyasete müdahil oldu ve o günden bugüne siyasetten tam anlamıyla çıkmış değil.
" ifadelerini kullandı.

"Türkiye siyasetinin temel sorunu, askerin siyasetten çekilmemesi"

"Türkiye siyasetinin temel sorunu, askerin siyasetten çekilmemesi." vurgusunu yapan Ünal,
"
Bu durum Türkiye’ye çok ağır bedeller ödetiyor.
101 yaşında bir Cumhuriyet’imiz var, ama sadece bir askeri harekâtımız var: Kıbrıs. Ancak o da tam anlamıyla başarılı olmuş bir harekât değil. Irak ve Suriye’de yaptığımız operasyonlara kadar askerin sınır ötesi operasyonlarında bir başarısı yok. İçeride terörle mücadelede bile başarı sağlayamıyordu; çünkü sürekli siyasetin içindeydi."
dedi.

"Harbiye’den herkesin elini çekmesi gerekiyor"

Harbiye tarihinden okuduğu ilginç başlıkları da izleyiciye aktaran Ünal,
"Muzaffer Özdağ adında bir darbeci, Ümit Özdağ’ın babası, en az onun kadar tehlikeli bir şahsiyetti. 1952 yılında Harbiye’de mendil üzerine kanlarını akıtarak yemin edip cunta kurmuşlardı. Bu cunta daha sonra hiç durmadı; Türkiye’yi sürekli karıştırdılar. 1960’ta Talat Aydemir diye biri çıktı. İki kez darbe girişiminde bulundu. Harp Okulu’nun komutanıydı. Bu iki girişimi nedeniyle ihraç edildi ve idam edildi. Ardından FETÖ girdi, Doğu Perinçek girdi. Bugünlerde Ümit Özdağ’ın Harbiye’yi yeniden karıştırmaya çalıştığını görüyoruz.
Harbiye’den herkesin elini çekmesi gerekiyor.
"
diye konuştu.

"Amacımız askeri siyasetten tamamen uzak tutmak"

Kılıçlı siyaset döneminin artık kapanması gerektiğini vurgulayan Ünal, sözlerini şu ifadelerle tamamladı:

"Harbiye’de namaz kılan öğrencilerin koğuşlarını basıp, sahte mahkemeler kurarak çocuklara ceza veriyorlar, işkence yapıyorlar. Üç öğrenci ihraç edilmiş durumda; 150 kişiden dört kişi ihraç edildi ve davaları devam ediyor. Subaylarımız sürekli dini yapılanmalara odaklanıyor, ama diğer tehlikeli oluşumları görmüyor. Birilerinin piyonu olmuş durumdalar.

Bu cuntalar Türkiye’ye çok ağır bedeller ödetti. Harp Okulu, darbe girişiminden sonra iki kez mezun verdi; her iki mezuniyette de sorun çıktı. Namaz kılanları görüyorlar, ama cunta kuracakları görmüyorlar.

Oda TV’nin yapmak istediği de bu. Dindarları hedef göstererek diğer yapılanmaları gizlemeye çalışıyorlar. Başbakan asıldı, iki bakan asıldı, trilyonlarca dolar kaybımız oldu. Bu hainler yüzünden ağır bedeller ödedik.

1908 sonrası Balkan Savaşları’ndan ibret almamız gerekiyor. Kılıçlı siyaset dönemini artık kapatmamız lazım. Erdoğan’ın bu konuda bir gayreti var. Bu tür girişimlere çok sert cezalar verilmesi gerekiyor. Harbiye, dini yapılanmalardan uzak tutulmalı ama sapkınlardan da uzak tutulmalı.

Türk Silahlı Kuvvetleri yıllarca sakalla, bıyıkla, cübbeyle uğraşırken Fethullah Gülen’i göremedi veya gördü, ama hiçbir şey yapmadı. Bu çok büyük bir ihanet. Başörtülü asker annesini kışlaya sokmazken, Gülen TSK’nın içine tamamen girip orduyu felç etti.

Oda TV, Ümit Özdağ ve Doğu Perinçek gibi yapılar cuntaların Harbiye’de yer bulmasına zemin hazırlıyor. Asker, siyasetten tamamen çekilmeli; sınır ötesine yoğunlaşmalı. İçeride herhangi bir siyasi faaliyette bulunmamalı, yoksa bedel ödemeye devam ederiz.

Cumhurbaşkanı’nın bu konudaki mücadelesini tarihî bir gayret olarak görüyorum. Biz de bu mücadelenin bir parçasıyız. Amacımız askeri siyasetten tamamen uzak tutmak. Türkiye neyse Harp Okulu da o olmalı. TSK, yalnızca milletin ordusu olmalı. Bu ordu, Cumhuriyet’in bekçisi değil; Cumhuriyet’in bekçisi milletin ta kendisidir."




#Aydın Ünal
#Türkiye
#Siyaset
#Harbiye
#TVNET