Geleneksel kültürümüzün orta oyunu ve meddah ile birlikte en önemli köşe taşlarından biri olan Karagöz ve Hacivat oyunları günümüzden yüz yıllarca önce ortaya çıkmış, insanları eğlendirirken düşündürmüş, zaman zaman toplumsal bilinç oluşmasında öncü bir rol oynamış gölge oyunu. Rivayetlere göre, Karagöz ve Hacivat Bursa'da Ulucami'nin imalatı esnasında çalışan 2 işçi olup inşaatın yavaş ilerlemesi sonucu ise idam edildiler. Peki Hacivat ve Karagöz aslında kimdir? İşte detaylar...
Gölge oyunlarının başında gelen iki karakter Hacivat ve Karagöz Ramazan ayının şenlendiricisi olmuş, eski dönemlerde çocukların da dahil olduğu topluluk Hacivat ve Karagöz'ün kuklasını yapan Şeyh Küşteri, kuklaları perde arkasında oynatmaya başlamış bunun üzerine Hacivat ve Karagöz tanınmıştır.
Hacivat ve Karagöz kimdir?
Karagöz ve Hacivat Bursa'da Ulucami'nin imalatı esnasında çalışan 2 işçidir. Karagöz demirci ustası iken Hacivat ise duvarcı ustasıdır. İnşaatın yavaş ilerlemesinden sorumlu tutulup idam edilen Karagöz ve Hacivat taklide ve karşılıklı konuşmaya dayanan, 2 boyutlu tasvirlerle bir perdede oynatılan gölge oyunudur.
Karagöz oynatıcısına kurgusal, hayalbaz denir. Yardımcıları; çırak , yardak , dayrezen , sandıkkar'dır . Oyunda konuşmaların değişmesi baş hareketleriyle gerçekleştirilir. Hacivat ve Karagöz'ün sahiden yaşayıp yaşamadığı, veya hangi ilde yaşadığı kesin bilinmiyor.
Rivayetlerde yer alıyor
Hacivat ve Karagöz'ün bu yaşantısı rivayete dayanıyor. Yaşadıkları ihtimali göz önünde bulundurulursa, bahsedilen dönemde tarih kitaplarına girecek civarında mühim bulunmamış da olabilir. Bir rivayete göre, Hacı İvaz Ağa veya halka mal kalan adıyla Hacivat ve Trakya'da yer alan Samakol köyünden demirci ustası Karagöz, Bursa'da cami yapımında çalışan 2 işçidirler. Kendileri çalışmadıkları gibi buna benzer başka işçilerin de çalışmasını engellemektedirler.
- Cami vaktinde bitmeyince caminin Mimarı, Hacivat ve Karagöz'ü şikayet eder. Bunun üzerine bu iki ikilinin başları kesilerek idam edilir.
Şeyh Küşteri'nin gölge oyunu
Karagöz ve Hacivat'ı birçok seven ve ölümlerine birçok üzülen Şeyh Küşteri, ölümlerinin sonrasında kuklalarını yaparak perde arkasından oynatmaya başlar. Bu sayede Hacivat ve Karagöz tanınır.