Yargıtay karar verdi: İsimsiz çiçek 'taciz' sayılıyor

Yakınlarına hediye ve çiçek göndermek isteyen pek çok kişi, siparişini tamamlarken 'isimsiz gönderi' seçeneğiyle karşılaşıyor. Bu seçeneğin işaretlenmesi durumunda siparişler 'gizli gönderi' olarak kaydedilerek, firma tarafından alıcıya ulaşan paketin kim tarafından gönderildiği açıklanmıyor. Zaman zaman mağduriyete yol açan isimsiz çiçekler, alıcının sosyal ve iş yaşantısında problem yaşamasına neden oluyor.

Çiçeğin ne amaçla, kime gönderildiğine bakılması gerektiğini söylayan Avukat Adem Sütçü, "Gönderici bazen iyi niyet göstergesi olarak çiçek gönderebilir. Hastalık, baş sağlığı, yeni bir iş ve benzeri gibi durumlarda çiçek gönderilebilir. Burada göndericinin çiçeği ne amaçla kime gönderdiğine bakmak gerekir. Sizi tanımayan bir kişinin araştırarak, evinize isimsiz çiçek göndermesi güncel Yargıtay kararları doğrultusunda cinsel taciz sayılabilir. Evli bir kimseye, arkadaşlık teklifi reddedilmesine rağmen ısrarla arkadaşlık teklifinde bulunulan birine isimsiz çiçek gönderilmesi durumunda cinsel taciz suçu oluşabilir. Evli birine Sevgililer Günü'nde çiçek gönderilmesi de cinsel taciz suçunu oluşturabilir. Yargıtay'ın bu konular hakkında güncel kararları mevcut" dedi.

Avukat Sütçü, "Cinsel taciz suçu, cinsel arzu ve istekleri tatmin etmek maksadıyla bir kimsenin bir başka kimseyi bedensel herhangi bir temasta bulunmadan rahatsız etmesi olarak tanımlanmaktadır. Taciz suçu serbest hareketli bir suçtur. İnternet üzerinden, sosyal medya üzerinden işlenebilmektedir. Bu suçun oluşabilmesi için failin cinsel amaçla hareket etmesi gerekiyor. Bir kimsenin bir kişiye ahlak kuralları içinde arkadaşlık teklif etmesi, evlenme teklifi etmesi cinsel taciz suçunu oluşturmaz" diye konuştu.

İsimsiz çiçeği alan kişinin rahatsız olmaması halinde taciz suçu oluşmadığını ifade eden Sütçü, "Öncelikle kişinin rahatsızlık duyması gerekmektedir. Rahatsızlık durumu oluştuğunda, başvuru halinde, savcılığa gerek kalmadan gönderen kişinin bilgilerinin paylaşılması gerekir. Ancak burada da Kişisel Verilerin Korunması Kanunu karşımıza çıkıyor. Firmanın öncelikle göndericiden gerektiği takdirde kişisel bilgilerinin paylaşılacağına dair rıza alması gerekiyor. Bunlar yapıldığı takdirde, kişi rahatsızlık duyduğu anda firmaya başvurması halinde gerekli bilgileri alabilecektir. Suç konusu oluştuğu anda ilgili makamlara suç duyurusu yapabilecektir" diye konuştu.

İzmir Çiçekçiler Odası Başkanı Kazım Kış, "Bu konuda haklı olabilirler ancak çiçekçi burada sadece bir aracı. Biz kötü niyet sezdiğimizde kesinlikle bu çiçekleri götürmüyoruz. Notu görüyoruz, hal ve hareketlerde sıkıntı olduğunu anladığımızda çiçeği götürmüyoruz. Ancak genelde siparişlerin yüzde 90'ı internet üzerinden geliyor. İnternet üzerinden alınan siparişlerde 'gönderici ismi gizli kalsın' şeklinde bir ibare var. Bu ibareler kaldırılabilir. Bizce kaldırılsın, sıkıntı yok. Bizim amacımız sadece o çiçeği alıp, teslimat bölgesine ulaştırmak. Biz bunu asla savunmuyoruz. Bu konunun detaylı olarak ele alınmasını talep ediyoruz. İsimsiz çiçeklere her zaman kötü tarafından bakmamak gerekiyor. Bu konuyu iyi inceleyip detaylandırmak gerekiyor" dedi.

Çiçekçi Sergen Kış da "İsimsiz çiçeğin gönderilmesi bir sorun teşkil edebileceği gibi etmeyebilir de. Rumuzlar var, farklı hitap şekilleri var. Zaman zaman notlara bu şekilde yazılıyor. Müşteriler, 'O beni bilir, beni tanır' diyor. Bizler de ısrar edemiyoruz. Problemli notları kabul etmiyoruz ve 'alınmaz' diyoruz. Ben de eşime isimsiz çiçek gönderebilirim. Sonuçta kimden geleceğini bilir" diye konuştu.

Çiçek satın alan vatandaşlardan Mehmet Gözet, "İsmimi paylaşmayı tercih ederim. Şu anda bir çiçek gönderiyorum ve bilgilerimi yazacağım. Bence isimsiz çiçeklere çok da fazla anlam yüklememek gerekiyor. Birinden hoşlansam böyle bir şey yapabilirim. Onun tepkilerini görüp, sonrasında kendimi açıklamak kaydıyla isimsiz çiçek gönderebilirim. Bir art niyet olmadan olabilir" diye konuştu.

Damla Özdil de isimsiz çiçek gönderilmesinde bir sakınca olacağını düşünmediğini belirtip, "Çiçek her zaman güzeldir. Taciz olacağını da düşünmüyorum. Ben bir kadın olarak rahatsız olmam. ‘Gönlünden kopmuştur’ der, geçerim" dedi.