Bingöl'de geçen sene 112 Acil Çağrı Merkezine gelen çağrıların yüzde 90'ını "amaç dışı" aramalar oluşturdu. İl Ambulans Servisi Başhekimi Dr. Harun Ağırbaş, "Telefon satıcıları sattıkları telefonların çalışıp çalışmadığını kontrol etmek için 112'yi arıyor. Anneler çocuklarını oyalamak için arayıp, meşgul ediyor. Bu kadar asılsız ihbarın olması bizi derinden üzüyor" ifadelerini kullandı.
Bingöl 112 Acil Çağrı Merkezi'ni, çocuğunu oyalamaktan, sattığı telefonun çalışıp çalışmadığını test etmek isteyene kadar çok sayıda kişi amaç dışı arıyor. Bingöl'de hayat kurtarmak için zamanla yarışan 112 Acil Çağrı Merkezi'nde görev yapanlar, ilginç ve gereksiz konularda gelen aramalardan rahatsız.
Asılsız ihbarlar ve gereksiz aramalarla meşgul edilen merkeze, geçen sene yapılan 300 bini aşkın çağrıdan yüzde 90'ının "amaç dışı" olduğu belirlendi.
İl Ambulans Servisi Başhekimi Dr. Harun Ağırbaş, il genelinde ambulans servisinde 285 kişinin görev yaptığını söyledi. 2020 yılında merkeze gelen çağrıların yüzde 90'ının asılsız çıktığını ve bu durumun, çalışanları üzdüğünü ifade eden Ağırbaş, "Geçen sene yaklaşık 300 bini aşkın çağrı aldık ve bunlardan yüzde 10'u gerçekleşmiş. Yani 30 bini, gerçekleşen vaka. Bunun dışında kalanlar ise, yani yüzde 90'ı ise asılsız ve gereksiz çağrı olarak değerlendirilmiştir." dedi.
Ağırbaş, 112 Acil Çağrı Merkezine çok ilginç ve gereksiz çağrılar yapıldığına işaret ederek, "Telefon satıcıları sattıkları telefonların çalışıp çalışmadığını kontrol etmek için 112'yi arıyor. Anneler çocuklarını oyalamak için 112'yi arayıp meşgul ediyor. Bu kadar asılsız ihbarın olması bizi derinden üzüyor." diye konuştu. Merkezi sürekli meşgul eden bir telefon kaydı almaları halinde durumu Valiliğe bildirdiklerini, Valilik aracılığıyla idari yaptırım uygulandığını aktaran Ağırbaş, gereksiz çağrıların, ekiplerin müdahalede gecikme yaşamasına neden olabileceğine dikkati çekti.
Ağırbaş, şöyle konuştu:
- "Burada hayat söz konusu. Hatların gereksiz meşgul edilmesi durumunda, örneğin kalp krizi geçiren bir vatandaşımıza ya da koronavirüs nedeniyle nefes darlığı yaşayan bir hastaya müdahalede gecikme yaşanabilir. Bu gecikme hayati sonuçlar doğurabiliyor. Bu kişiler yakınlarımız da olabilir. Buna dikkat etmek gerekiyor. Vatandaşlardan duyarlılık bekliyoruz."
Koronavirüs ile mücadele sürecinde yoğun bir dönemden geçtiklerini, hem vaka hem de çağrı sayısının arttığını, gereksiz meşguliyetlerin ciddi sonuçlar doğurabildiğini anlatan Ağırbaş, vatandaşlardan bu konuda hassasiyet beklediklerini bildirdi.
Çağrı merkezinde görevli Yeşim Bozoba, gelen çağrılarda ilginç taleplerle karşılaştıklarını belirtti. Bozoba, "70 yaşlarındaki bir kişi hattı arayarak testinin pozitif çıktığını, eşiyle karantinada olduklarını, bu süreçte kilo aldıklarını söyledi. Devletin bir takım yardımlar sağladığını duyduklarını belirterek, koşu bandı talep ettiler." ifadelerini kullandı.
Merkezde görevli Hilal Erzurumluoğlu da bazı çağrılarda ilginç durumlarla karşılaştıklarını aktardı.
Erzurumluoğlu, "Genç ilçesi Bayırlı köyünden arayan bir beyefendi, mevlit yemeğinden zehirlenmenin söz konusu olduğunu belirterek, panik içinde 'Gelin köyümüzü karantinaya alın.' dedi. Daha sonra mevlit gibi hayırlı bir konuda ihbar yaptığı için eşinin kendisini dövdüğünü ifade etti." şeklinde konuştu.