Bakan Varank, yaptığı açılış konuşmasında, "Türkiye yüzyılını konuşabiliyorsak, büyük ve güçlü Türkiye diyebiliyorsak, bu başarıdaki aslan payı şüphesiz Türk Savunma Sanayii'ne aittir. Savaşların, krizlerin, salgınların yüzyılında bugün ülkelerin kaderini tayin eden en belirli etken caydırıcılığıdır. Savunma sanayiiniz ne kadar güçlüyse o kadar etkin, o kadar güçlü o kadar da dünya siyasetinde mutebersiniz. Bugün hiçbir yaptırım, gizli ya da açık hiçbir ambargo Türkiye'yi bu başarı hikayesini yazmaktan alıkoyamıyor" ifadelerini kullandı.
Varank, "Savunma sanayiinde yerlilik oranları yüzde 20'lerden yüzde 80'lere, çalışan personel sayısını 30 binden 80 bine ciromuzu 1.3 milyar dolardan 10 milyar dolara, Ar-Ge harcamalarını 50 milyon dolardan 1 buçuk milyar dolara yükselttik. Katma değerin anahtarı olan Ar-Ge kısmına özel parantez açmak istiyorum. Bu sektörde iyi bir fikre, iyi bir sermayeye ya da kalifiye insan kaynağına sahip olmak tek başına başarıyı getirmiyor. ARGE konusunda yeterli değilseniz, bu alana yatırım yapmıyorsanız diğer tüm yetkinlikleriniz zamanla yok olmaya mahkumdur. Çünkü Ar-Ge sürdürülebilirliğin anahtarıdır" dedi.
Bakan Varank, "Sayın Cumhurbaşkanımızın açıkladığı Tayfun Füzesi kapasitesini sürekli artıran füze ailesinin ilan edilen kamuoyuna yansıyan, en yeni üyesi. Tayfun'un menzili şuymuş, buymuş. Birileri çok rahatsız oluyormuş, biz bu tartışmalara aldırış etmiyoruz. Kimsenin endişe etmesine gerek yok. Türkiye'nin başkasının topraklarında hiçbir zaman gözü olmadı. Biz teknolojiyi saldırmak için değil savunmak için geliştiririz. Korkutmak için değil, caydırmak için üretiriz. Bizim savunma sanayii harikalarımız 10 yıllardır devam eden emperyalistlerin ya da maşalarının yaptığı zulümleri durdurmak için kullanılır. Bu kürsüden açıkça tüm dünyaya söylüyoruz. Türkiye'ye karşı yapılacak en küçük tehdide dahi seyirci kalmayız. Aksini düşünen varsa SAHA EXPO'yu gezip görsünler ve ne kadar yanıldıklarını kendileri bizzat idrak etsinler" diye konuştu.