İddianameye göre Mansimov, 17-25 Aralık darbe girişimi öncesinde FETÖ ile tesis ettiği yoğun irtibatını, bu süreçten sonra da devam ettirdi. Örgütün tepe yöneticileriyle 2016 yılına kadar yoğun irtibat ve birlikteliği devam etti. Örgüt elebaşı Fetullah Gülen ile yüz yüze görüşüp kişisel eşyalarını dahi alıp kurmuş olduğu müzede sergileyecek kadar örgüte yüksek aidiyet içerisinde hareket etti. Yurt dışında bulunan okul ve derneklerin varlık ve faaliyetlerini sürdürebilmeleri amacıyla maddi yardımda bulunmak ve yönetimsel eylemlerle işlemlerde bulundu.
Mansimov’un gözaltına alındıktan sonra FETÖ mensuplarına benzer bir şekilde savunma yapmayı reddettiği vurgulanan iddianamede, “Şüphelinin eylem sürekliliği, yoğunluğu ve çeşitliliği göz önüne alındığında şüphelinin örgüt içerisinde çeşitli ve yoğun şekilde tespit edilen eylemleriyle örgüt ile organik bağ içerisine girip örgüt talimatları doğrultusunda faaliyetlerinin bulunduğuna dair delillerin elde edildi” denildi.
İddianamede Mansimov’un evinden çıkan materyallere de dikkat çekildi. İş adresinde mavi klasör içerisinde Rus ‘Izvestye’ Gazetesi üzerinde ‘Fetullah Gülen’i Gazetede övünüz’ ibaresi bulunan gazete küpürü ve çok sayıda dijital materyal ele geçirildi. Söz konusu materyallerle ilgili bilirkişi incelemesinin devam ettiği öğrenildi.
Mansimov’un firari Akın İpek’le 2010’den 2015’e kadar 67 kez iletişim kaydının bulunduğu belirlendi. Mansimov’un Gülen’in yeğeni Selman Gülen ile 2013 Ağustos ayında Bodrum’dan Rusya’ya özel uçakla geçtikleri tespit edildi.
Mansimov hakkında ifade veren tanık A.A’nın ifadesine göre Mansimov, elebaşı Fetullah Gülen’i 2009 veya 2010 yıllarında ziyaret etti. Burada Mansimov Gülen’e , ‘Ne zaman dönüyorsunuz’ şeklinde sordu. Gülen ise, ‘Belli değil’ cevabı verdi. Bu cevap üzerine Mansimov, ‘Uçağım burada hazır isterseniz sizi her zaman götürebiliriz, bu ülkenin size ihtiyacı var’ şeklinde beyanda bulunduğu iddia edildi.