Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, KKTC Başbakanı Ersin Tatar ile birlikte KKTC Su Temin Projesi Boru Hattı Onarımını Müteakip Su Verme Töreni’ne katıldı. Törende Doğu Akdeniz’de yaşanan gelişmeler ve Kıbrıs’ta 1974’ten bu yana kapalı olan ve ‘askeri statüde’ bulunan Kapalı Maraş’a dair önemli açıklamalar yapıldı. Türkiye’nin bugüne kadar Kıbrıs Türk’ünün hak ve çıkarlarını kendi hak ve çıkarlarından ayrı tutmadığını tüm dünyaya gösterdiğini belirten Erdoğan şunları söyledi: “Kıbrıs Türk’ünün huzur ve refahı için hiçbir fedakarlıktan kaçınmayacağını ortaya koyduk ve bundan kimse şüphe duymamalıdır.”
“Doğu Akdeniz meselesinin iki boyutu vardır. Birincisi Türkiye’nin kıta sahanlığındaki haklarının korunması, diğeri ise Kıbrıs Türk halkının ada etrafındaki doğal kaynaklarla ilgili hak ve çıkarlarının garanti edilmesidir. Doğu Akdeniz’de Türkiye ve KKTC’nin içinde olmadığı hiçbir senaryonun başarı ihtimali yoktur. Son yapılan AB zirvesinde Kıbrıs Türk halkının yine yok sayıldığını gördük. Türkiye bu adaletsizliğin sürmesine izin vermeyecektir. Önümüzdeki dönemde gerçekleştirilmesi planlanan Doğu Akdeniz Konferansı’nda da Kıbrıs Türk’ü mutlaka hak ettiği şekilde temsil edilmelidir.”
KKTC’ye su teminine dair de konuşan Erdoğan, şöyle devam etti: “’Biz bu işi yaparız’ dedik ve yaptık. Kısa sürede tamiratı bitirip tekrar su verdik. Kıbrıs’ın bu sıkıntısını çözmek de bize nasip oldu. Bu proje 80 km’yi aşkın uzunluğu, deniz yüzeyinden 250 metre derine inen 1 metre 60 cm boruları sayesinde başlı başına mühendislik harikasıdır. Dünyada ilk defa uygulanan askıda borulu sistemle Anamur’da inşaa ettiğimiz Alaköprü Barajı’ndan alınan suyu Kuzey Kıbrıs’taki Geçitköy Barajı’na aktardık. Böylece Anadolu topraklarından doğup Akdeniz’e dökülen Dragon Çayı’nın yılık 750 milyon metreküplük suyunu Kıbrıs adasındaki kardeşlerimizin istifadesine sunmuş olduk.”
KKTC Başbakanı Ersin Tatar ise şu açıklamaları yaptı: “Haklarımızı korumakta sonuna kadar kararlıyız. Meşru haklarımızı sonuna kadar kullanacağız. Kapalı Maraş’ın yeniden açılması konusuyla ilgili yeni bir gelişmeyi paylaşmak istiyorum. Barış Harekatı ardından Maraş da kendi kaderine terk edilmişti. 90’lı yıllarda defalarca masaya getirilmesine rağmen Rum Kesimi nedeniyle neticeye kavuşturulamamıştır. 2019’da halkımıza verdiğimiz sözlerden birisi Kapalı Maraş’ın açılmasıydı.”
“Çalışmalarımızı bir aşamaya getirdik ve ilk somut adımı atıyoruz. Kendi toprağımızdan kamuya ait olan sahil ve Demokrasi Caddesi ile kıyı bölgesini halkımızın istifadesine sunmak için çalışmalarımızı başlatıyoruz. Perşembe günü sabah saatlerinde halkımızın Maraş dahilinde istifade etmeye başlayacak. Maraş meselesini her türlü siyasi rekabetin üzerinde milli bir dava olarak görüyoruz. Taşınmaz Mal Komisyonu 74 öncesi hak sahiplerinin yeniden evlerine-iş yerlerine temin edecek faaliyetleri sürdürmektedir. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararları da elbette dikkate alınmaktadır. Maraş meselesinde yeni bir safhaya geçiyoruz. Maraş’ta attığımız bu geri dönülmez adımın KKTC’ye, tüm hemşehrilerimize ve adanın tamamına hayırlı olmasını diliyorum.”
Kapalı Maraş’ın 46 yıl sonra yeniden açılmasını değerlendiren Erdoğan da şunları söyledi: “Çözümsüzlüğün bedeli hep Kıbrıs Türk’üne ödetilmek istenmiştir. Maraş da bu çözümsüzlüğün bir parçası olarak kapalı kalmıştır. 2017’de yapılan çok taraflı görüşmelerin ardından artık Kıbrıs’ta kapsamlı bir çözüm ihtimali kalmadığı görülmüştür. Kıbrıs’ın geleceğini hayaller yerine somut gerçekler üzerine inşa etme kararı aldık. Maraş’ın KKTC toprağı olduğu tartışmasız gerçektir.” Maraş’ın açılmasının bir çok yeri rahatsız edeceğini söyleyen Erdoğan şöyle devam etti: “Ama bugüne kadar hep Kıbrıs’taki Türkler sabretti biz sabrettik ama bu sabrın karşılığını alamadık. Çözümsüzlüğün bedeli hep Kıbrıs Türk’üne ödetilmek istenmiştir. Maraş da bu çözümsüzlüğün bir parçasıdır. Kıbrıs’ın geleceğini artık hayaller yerine somut gerçekler üzerine inşa etme kararı aldık. Tasarruf Türk makamlarına aittir. Perşembe sabahından itibaren kapalı bölgeye girebilecek olmasından memnuniyet duyuyoruz. Bu KKTC ekonomisini şaha kaldıracak bir fırsattır. Mülkiyet hakkına saygı gösterilip Maraş’ın tümü açılmalı. KKTC büyüdükçe, zenginleştikçe, güçlendikçe kendisine uygulanan ambargo zincirleri de birer birer kırılmaya başlayacaktır. Maraş’ın açılması kararının KKTC halkına hayırlı olmasını diliyorum.”