Batı medyasının Türkiye’deki seçimlerle ilgili haberlerinde siyasi ortam ve ekonomiye ilişkin yorumlarının çoğu zaman objektif olmayan bir tutumla okuyucularına sunması dikkat çekti. İngiliz menşeili The Guardian gazetesinde "Erdoğan hem Türkiye hem de dünya için tehdit" başlığıyla Simon Tisdall imzasıyla yayınlanan analizde, 24 Haziran seçimleri öncesi Erdoğan'ın "Türkiye ve dünya için tehdit" olduğu savunularak seçmene "Erdoğan'ı iktidardan düşürün" çağrısı yapıldı.
The Guardian dışında birçok yabancı yayın kuruluşunun Türkiye'deki seçimlere yönelik olumsuz tutumu da dikkat çekti. ABD'li yayın kuruluşu CNN International’ın yayınladığı haberde, Erdoğan'ın yoğun şekilde eski Türkiye'yi anlatarak yürüttüğü seçim kampanyasının şimdiye kadarki en güçlü muhalefetle karşılaştığı için geri tepebileceğini savundu. CNN International özellikle Erdoğan'a muhalif seçmenlerle yaptığı görüşmelere yer verdi.
ABD menşeli yayın kuruluşu Bloomberg ise yaptığı röportajlar üzerinden kaleme aldığı "Gençler Erdoğan'ın Türkiye'sinden rahatsız. Tek bildikleri ülkeleri" başlığıyla yayınlanan yazıda, çoğunluğu genç olan neslin politik hafızasının güçlü olmadığı ifade edildi. Haberde, bu yüzden gençlerin oy tercihlerinde reformlar ve teknik gelişmelerden ziyade hayallerinin etkili olacağı yorumu yapıldı.
Seçim sürecinde kaleme aldığı birçok analizle seçimlerde Erdoğan karşıtı tavrını gizlemeyen İngiltere merkezli ekonomi dergisi Economist de Türkiye'deki seçimlerin ekonomik analizinden ziyade olası siyasi sonuçlarına odaklandı. Dergi, Erdoğan'ın seçilmesi durumunda oldukça olumsuz bir tablonun ortaya çıkacağını savundu.