Moskova’da konser salonuna düzenlenen saldırıda ölenlerin sayısı 133’e yükseldi. Ülkeyi şoka sokan saldırıyı terör örgütü DEAŞ üstlense de Ruslar, ABD ve Ukrayna’yı işaret etti. Faillerin de Ukrayna’ya kaçarken yakalandıkları açıklandı. Dünya şimdi ABD’nin 7 Mart’taki “Moskova’da terör saldırısı olacağı” uyarısının istihbarata dayalı bir bilgi mi yoksa tehdit mi olduğunu merak ediyor.
Rusya'nın başkenti Moskova'da önceki gün konser salonuna yapılan terör saldırısında 143 kişi hayatını kaybetti, düzinelerce kişi yaralandı. Saldırıyı DEAŞ üstlenirken, Rusya saldırının DEAŞ üstü bir organizasyon olduğundan ve başta Ukrayna olmak üzere Batılı ülkelerin saldırıyla bağlantılı olabileceğinden şüpheleniyor. Washington yönetiminin saldırı öncesinde vatandaşlarını konser salonlarından uzak durması için uyarması da dikkat çeken bir diğer husus. Olay sonrası açıklama yapan Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Moskova'yı kana bulayan saldırganların Ukrayna'ya kaçmaya çalıştığını söyleyerek "Emri kim verdiyse cezalandırılacak" dedi.
143 KİŞİ ÖLDÜ
Önceki akşam kamuflaj kıyafetleri giyen silahlı teröristlerin otomatik silahlarla binaya girerek en az 143 kişiyi katlettiği, onlarca kişiyi yaraladığı görüntüler dünyayı şoke etti. Saldırganların molotof kokteyller atarak çıkardığı yangın felaketin boyutunu katlayarak binanın çatısının büyük oranda çökmesine yol açtı. Rusya Soruşturma Komitesi, “Ne yazık ki kurbanların sayısı artabilir. Kurbanların ölüm nedenlerinin kurşunla yaralanma ve yanıcı maddelerden zehirlenme” açıklamasında bulundu.
DEAŞ ÜSTLENDİ RUSLAR KABUL ETMEDİ
Saldırıyı, son dönemde kanlı eylemleri ile ön plana çıkan DEAŞ Horasan (DEAŞ-K) üstlendi. Ancak saldırı sonrası Rusya’nın önde gelen medya kanalları, DEAŞ’ın saldırıyı düzenlediğine dair iddiaların yetersiz olduğunu argümanlarla açıkladı. Rus televizyon kanalı RT News, DEAŞ’ın saldırıyı planladığını iddia ettiği kişinin aylar önce öldürüldüğünü, Rus İstihbarat servisinin yürüttüğü çalışmaları kısa süre sonra kamuoyuyla paylaşacağını açıkladı.
UKRAYNA’YA KAÇMAYA ÇALIŞIRKEN YAKALANDILAR
Rus istihbarat teşkilatı Federal Güvenlik Servisi (FSB), 4’ü saldırılara doğrudan karışan 11 şüpheliyi Ukrayna’ya kaçmaya çalışırken gözaltına aldıklarını ve Moskova’ya naklettiklerini duyurdu. Rus basını, şüphelilerinden birinin sorgu görüntülerini yayınlandı. Tacikistan vatandaşı terörist, ifadesinde, 4 Mart'ta Türkiye'den Rusya'ya uçtuğunu, saldırıyı para karşılığında gerçekleştirmesi için Telegram aracılığıyla bilinmeyen kişilerden talimat aldığını kaydetti.
RUSYA KİEV'İ SUÇLADI
Saldırganların Ukrayna’ya kaçıyor olması, terör eyleminin arkasında Kiev yönetimi ve Batı’nın olabileceği iddialarını güçlendirdi. Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya Zaharova, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, teröristlerin Ukrayna'da saklanmak istediğini belirterek, "Ukrayna, Batılı liberal rejimlerin eliyle 10 yıl boyunca Avrupa'da terörizmin yayılmasının merkezi haline geldi" ifadesini kullandı. Rusya Güvenlik Konseyi Başkan Yardımcısı Dmitriy Medvedev de, "Bunların Kiev rejiminin teröristleri olduğu tespit edilirse onlara ve ideolojik ilham verenlere karşı başka türlü davranmak imkansızdır” sözleri ile okları Kiev yönetimine çevirdi. Ukrayna Devlet Başkanlığı Danışman Mihail Podolyak ise, "Bu konuda açık konuşalım: Ukrayna'nın bu olaylarla kesinlikle hiçbir ilgisi yok" diyerek Rusya'nın iddiasını "yalan" olarak niteledi.
BATI’DAN SALDIRI ÖNCESİ DİKKAT ÇEKEN UYARI
ABD, bu ay başında Moskova'da büyük bir saldırı düzenlenebileceğini belirterek Rusya'daki vatandaşlarına kalabalık yerlerden uzak durma çağrısı yapmıştı. Saldırının bizzat Rus istihbarat kurumu FSB, İsrail istihbaratı Mossad ya da CIA tarafından düzenlendiği yönünde birçok komplo teorisi de sosyal medyada tartışma yarattı. ABD’nin ardından İngiltere, Almanya, İsveç, Letonya, Çekya, Kanada ve Güney Kore de benzer açıklamalar yaparak vatandaşlarını uyardı. Rusya da geçtiğimiz hafta DEAŞ’ın bir sinagoga düzenleyeceği saldırıyı engellediğini duyurmuştu.
VUCIC: ABD VE İNGİLTERE BİLİYORDU
Sırbistan Cumhurbaşkanı Aleksandar Vucic, ABD ve İngiltere'nin Rusya'nın başkenti Moskova'daki konser salonundaki silahlı saldırıyı önceden bildiğini söyledi. Yerel bir televizyon programında konuşan Vucic, "7 Mart'ta ABD'nin (Moskova) Büyükelçiliği, vatandaşlarına alışveriş merkezlerine gitmemeleri çağrısında bulununca İngilizler ve diğerleri de aynısını yaptı. Yani bu, onların özel servislerinin bazı konuşmaları dinlediği, bilgi aldığı ve bunun olacağını bildikleri anlamına geliyor" diye konuştu.
DEAŞ hortlatılıyor
İstihbarat örgütlerinin maşası haline gelen DEAŞ’ın son zamanlarda bölgede birkaç farklı ülkede kanlı eylemler gerçekleştirmesi, “DEAŞ hortlatılmaya mı çalışılıyor” sorusunu gündeme getirdi. Geçtiğimiz aylarda İran’ın başkenti Kirman’da, Kasım Süleymani'nin mezarındaki anma törenleri sırasında iki patlama meydana gelmiş, 84 kişi ölmüştü. Saldırı DEAŞ üstlenmiş, ancak Tahran yönetimi, İsrail istihbarat servisi Mossad’ı sorumlu tutmuştu. Yine İstanbul Sarıyer'de Santa Maria İtalyan Kilisesi'nde, pazar ayini sırasında iki kişi saldırıda bulunmuş, 1 kişi ölmüştü. Tutuklanan 17 kişinin DEAŞ mensubu olduğu ortaya çıkmıştı.
Washington istihbaratı haberdardı
Saldırıya ilişkin St. Petersburg Devlet Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Öğretim Görevlisi İlber Vasfi Sel, Yeni Şafak’a değerlendirmelerde bulundu. ABD’nin Moskova’daki saldırıyı önceden bildiğini söyleyen Sel, “Amerika Birleşik Devletleri, Rusya Federasyonu’nda gerçekleşen her seçim öncesinde Moskova’daki Büyükelçilikleri aracılığıyla kendi vatandaşlarını uyaran duyuruları yayınlıyor. ABD istihbarat servisi CIA’den emekli görevli Larry Johnson’un 22 Mart tarihinde Türkiye saatleriyle gece basına yaptığı açıklamalarda ABD’nin saldırı hakkında bilgisi olmasına rağmen Rusya ile paylaşmadığı yönünde açıklamaları oldu” sözlerini sarf etti.