ABD Başkanı Donald Trump’ın Kudüs’ü İsrail devletinin başkenti tanıma kararı ardından İsrail ile Mavi Marmara sürecinden sonra onarılamayan ilişkiler yeniden kopma noktasına geldi. Her dönemde inişli çıkışlı bir seyir izleyen Türk-İsrail ilişkilerinin serüveni şöyle:
* Birleşmiş Milletler Genel Kurulu 29 Kasım 1947’de Filistin’in bölünmesini öneren planı kabul etti. Türkiye, bu plana olumsuz oy verdi.
* Türkiye, İsrail’i 1949 yılında tanıyan ilk Müslüman ülke oldu. 7 Ocak 1950’de bu ülkedeki ilk diplomatik misyonunu açtı.
* 1956 Süveyş krizi sonrası Türkiye İsrail ile ilişkilerini maslahatgüzar seviyesine indirdi.
* 1993 yılında Türkiye, İsrail ile diplomatik ilişkiyi yeniden büyükelçilik düzeyine yükseltti.
* 1994 yılında İsrail’le imzalanan "Savunma İşbirliği Anlaşması" ilişkilerin hızlı bir şekilde tırmanmasını sağladı.
* 2005 yılında dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’ın İsrail ziyareti hem Filistin-İsrail arasında arabuluculuk çabaları hem de ikili ilişkilerin geliştirilmesi açısından bir dönüm noktası olarak görüldü.
* İki ülke ilişkilerindeki kopuş ise, İsrail’in 27 Aralık 2008’de Gazze’ye yönelik başlattığı Dökme Kurşun Harekâtı’nda oldu.
* 29 Ocak 2009’da Davos krizi yaşandı.
* Bu olayın ardından Türkiye, Anadolu Kartalı tatbikatının İsrail’in de yer alacağı uluslararası bölümünü iptal etti.
* 11 Ocak 2010’da İsrail Dışişleri Bakan Yardımcısı Danny Ayalon, Türkiye Büyükelçisi Oğuz Çelikkol’u görüşme sırasında alçak koltuğa oturttu. Bu olay, siyasi krize neden oldu.
* 31 Mayıs 2010’da, İsrail Mavi Marmara gemisine saldırarak 9 vatandaşımızı şehit etti. Olayın ardından Türkiye; İsrail’i 'terörist devlet' ilan etti.
* Mavi Marmara saldırısının ardından iki ülke 24 Kasım 2012 İsviçre’de gizli bir görüşme gerçekleştirdi.
* Mavi Marmara krizine son nokta 27 Haziran 2016’da konuldu. İki ülke, karşılıklı olarak büyükelçi atamalarını yaptı ve bakan ziyaretleri başladı.