İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, 9 Ekim'de Hatay'ın Belen ilçesinde çıkan ve diğer ilçelere de sıçrayan orman yangınında zarar gören alanlarda incelemelerde bulundu. Bakan Soylu, "Şu anda 2 kişi gözaltında. Arkadaşlarımız soruşturmaları sürdürüyor. " ifadelerini kullandı.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Hatay'da önceki gün başlayan ve dün kontrol altına alınan orman yangınlarıyla ilgili 2 kişinin gözaltında olduğunu ve soruşturmanın sürdüğünü söyledi.
Soylu, yangının başladığı Belen ilçesinde zarar gören alanları inceleyip vatandaşlara geçmiş olsun dileklerini iletti. Daha sonra gazetecilere açıklamada bulunan Soylu, orman yangınının meskun mahallere kadar sıçradığını anımsattı.
Yangın nedeniyle tüm Türkiye'nin endişelendiğini belirten Soylu, "Orman yangını, vatandaşlarımız için meskun mahale sıçraması itibarıyla büyük risk taşıyor ama çok şükür can kaybımız yok. Dün de Sayın Cumhurbaşkanımızla yapılan değerlendirmeler sonrası, talimatları çerçevesinde Tarım ve Orman Bakanımız da geldiler, Sayın Valimizin, buradaki arkadaşlarımızın, teşkilatımızın, belediyelerimizin, AFAD'ımızın da gayretleriyle beraber yangın dün itibarıyla söndürüldü." ifadesini kullandı.
Soylu, yangınların çıkış nedeniyle ilgili şunları kaydetti:
Soylu, ünden itibaren hem AFAD hem de Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ekiplerinin tüm hasarları tespit ettiğini belirtti. Hasarların giderilmesi konusuna değinen Soylu, şunları söyledi:
"Özellikle burada değil ama diğer noktalarda iki büyük fabrika yandı. Biri bir antrepoydu birisi de filtre üreten fabrikaydı. Onun dışında ev, dükkan, depo, tarım alanlarında hasarlar oldu. Bunlarla ilgili tüm tespitler gerçekleştirildi. Diğer yerlerde nasıl yapıyorsak kimsenin endişesi olmasın, AFAD'ımız tüm tespitleri meskun mahal olması hasebiyle de tarım hasarlarını da Tarım ve Orman Bakanlığımız buradaki hasarları çok kısa süre içerisinde inşallah derler toparlar."
Hasar tespitleriyle ilgili adımlar en yakın zamanda atılacak
Yangının başladığı ilk andan itibaren tüm yetkililerin olay yerinde olduğunu anlatan Soylu, şöyle devam etti:
"Allah milletimizden de razı olsun. Hem meseleye karşı soğukkanlılar hem vakarlar hem de 'devletimiz ilk noktadan itibaren meseleye sahip' çıktı diyorlar. Biz de üzerimizdeki tüm sorumluluğu yerine getireceğiz. Bu olayın nedenleri konusundaki tahkikat elbetteki güvenlik birimlerimiz tarafından devam ediyor. Aynı zamanda buradaki hasar, ziyan tespitleri tüm bunlarla ilgili adımlar da en yakın zamanda çabuk bir zamanda atılacaktır. Tabi meselenin oluşturduğu bir de psikolojik bir korku var. Elbetteki bizim atacağımız adımlar ne kadar çabuk olursa, bu hali yeni haline ne kadar çabuk döndürürsek o travmayı da buradaki vatandaşlarımızla rahat bir şekilde atlatmış oluruz düşüncesindeyiz. Geçmiş olsun. Allah özellikle böyle afetlerle karşı karşıya bıraktırmasın. Bakan Yardımcımızla bir noktadan itibaren Valimizle bir değerlendirme yaptık, ilk geldiğimizde bana söyledikleri 'ucuz atlattık' çünkü meskun mahale sıçrasa bizim için daha büyük bir felaket oluşturabilirdi. Sağolsun hem Belediye Başkanımız, hem tüm yetkililer, tüm arkadaşlarımız, ellerinden gelen tüm gayreti ortaya koydular. İnşallah daha sonra alacağımız tedbirlerle bir daha böyle meselelerle karşı karşıya kalmayız."
Soylu, vatandaşlara ormanlara sahip çıkma çağrısında bulunarak, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Ormanlar bizim en büyük zenginliklerimiz, emanetimiz. Bize kültür emanetimiz, tarih, coğrafya, esas itibarıyla inancımızın emaneti. Ne kadar canımızın yandığı, ne olumsuz sonuçların olduğunu hep beraber görebiliyoruz. Onun için buralarda hem piknik yaparken hem gezinti yaparken hem buralarla temas içerisinde olunca çok dikkatli olmak gerekir. Çünkü yapacağımız, yapılacak en ufak bir ihmal telafisi mümkün olmayan sonuçlarla bizi karşı karşıya bırakır. Buradan böyle bir art niyet, kasıt, terör, elbetteki bunlar bizim hem tedbir alacağımız, hem mücadele edeceğimiz işler ama bunlar olmadan da özellikle ormanlara yönelik yapılabilecek ihmaller, elbetteki faturasının çok yüksek ödeyeceğimiz sonuçlara ulaşır. Onun için dikkatli olmalıyız."
Şu anda 2 kişi gözaltında
Soylu, bir gazetecinin olayla ilgili gözaltı sayısını sorması üzerine, "Şu anda 2 kişi gözaltında. Arkadaşlarımız soruşturmaları sürdürüyor. Savcılığımız talimatıyla kolluk kuvvetlerimiz, soruşturmaların sürdürülmesini sağlıyor. Bir sonuca ulaşılırsa kamuoyuyla da paylaşacağız." ifadesini kullandı.
Yangınla ilgili sosyal medya paylaşımları hatırlatılan Soylu, "İlk paylaşımı yapan 4 kişiden 2'si yurt içinde. Onlarla ilgili gerekli adımları arkadaşlarımız dün gece itibarıyla attı. Bizim için yurt içinde olsun yeter. İkisi yurt dışında, biri Belçika'da, birisi de Almanya'da. Onların hangi ülkede olduğunu arkadaşlarımız tetkik etti. 2'si yurt içinde. Vilayetlerini söylemeyeyim. O ikisi de dün akşam itibarıyla gözaltına alındılar. Yurt dışında olanlarla ilgili elbette ki gerekli suç duyuruları oluşturuluyor, mahkeme kararları alınıyor. Yurt içine, Türkiye'ye girdikleri zaman da gerekli adli mercilerin talimatları her an uygulanıyor." diye konuştu.
Soylu, yangının, "terör örgütünün hadisesi" olup olmadığının tahkikat sonucu ortaya çıkacağını vurgulayarak, şunları kaydetti:
"Özellikle sosyal medya üzerinden Türkiye'de huzursuzluk oluşturmaya çalışanlar, örneğin dün Trabzon'daki yangınla ilgili de aynı hadiseyi söylediler. Bir örtü yangını netice itibarıyla. Bunu, bir terör örgütünün kampanyasına döndürmek isteyenler de var. Buna gelinmemesini, bu tahrike kapılınmamasını istiyoruz, istirham ediyoruz. Nedeni de şu; 1 Ocak'tan bugüne kadar, terör örgütünün çeşitli adlar altında üstlendiği, 'Ateşin Çocukları' da dahil olmak üzere yaklaşık 850 olay var. Bu olayların 400'ü hiç yok. Hiç baki olmamış. Neden? Bunlar da bir çeşit terör propagandasıdır. Bu olayların 300'ünün tüm adli araştırmalar sonucu kontaktan, elektrikten, herhangi bir ihmalden kaynaklandığı savcılıklarımızca tespit edilmiş. Yaklaşık 90'ının soruşturması devam ediyor. 22'sinin PKK terör örgütüyle irtibatlı olabileceği konusunda hem savcılıklarımızın hem güvenlik birimlerimizin tespiti söz konusu. Bizim görevimiz 22 tane değil 1 tane yaptırmamaktır, bunun için çaba sarf etmektir. Ama terör örgütünün kendine ait hakikaten bir propaganda yönetimi var. Bu yöntemi de kamuoyunun bilgilerine arz etmek istedim."
Terör örgütünün ormanlarla ilgili talimat verdiğine dikkati çeken Soylu, "Ormanlara yönelik terör örgütünün bu talimatını 2 yıl önce verdiğini, hem Avrupa eksenli hem de Kandil eksenli olduğunu söylemeliyim. Bu bizim uzun zamandır gözetimimizde, değerlendirmemizde olan ve buna yönelik tedbirleri almaya çalıştığımız bir durumdur." ifadelerini kullandı.