HDP teşkilatları terörist alma şubesi gibi faaliyet yürütüyor.
Teslim olan ya da yakalanan PKK’lı teröristlerin verdikleri ifadelerin ortak yanı HDP. Hemen hepsi HDP üzerinden devşirilerek Kandil’e götürülmüş. Kocaeli’nden E.D., HDP ilçe binasından İstanbul il binasına, oradan Diyarbakır’a ve son olarak Suriye’de kampa götürüldü.
Gebze’deki piknikte HDP’lilerin markaja aldığı C.A., HDP İstanbul il binasına, sonra Diyarbakır’a, oradan da Kobani’ye gönderildi. S.E., İstanbul’da HDP il binasının üçüncü katında alıkonuldu. Silahlı adamlar tarafından resmen rehin alınarak Diyarbakır’a, oradan da Suriye’ye götürüldü.
Teslim olan ve sağ yakalanan örgüt mensuplarının verdiği ifadeler, Kandil’e giden yolun HDP’den geçtiğini bir kez daha gözler önüne serdi. Yazı dizimizin ikinci bölümünde; şahitliklerle HDP’nin terör örgütüne adam kazandırmada oynadığı role dikkat çekeceğiz.
Yeni Şafak’ın ulaştığı ifadelerde, neredeyse örgüt üyelerinin tamamının yolu, bulundukları il/ilçelerdeki HDP teşkilatları ve örgüte müzahir sözde STK’larla kesişti. Kimi zorla ya da kaçırılarak, kimi de uzun bir beyin yıkama sürecinden sonra dağa çıkarıldı. Örgüte Kocaeli’den katılan E.D.’nin ilk durağı bir HDP ilçe binası oldu.
Burada Kandil tarafından gönderilen ve “kadro” diye tabir edilen bir teröristle görüştü. Oradan Kocaeli’nin başka bir ilçesine, sonra da Marmara Bölgesi’nin örgüte eleman kazandırma merkezi gibi çalışan İstanbul il binasına ulaştı. Çatı katına kapatılan E.D.’ye günlerce ideolojik kitaplar okutuldu, ardından Diyarbakır üzerinden Suriye’deki terör kamplarına götürüldü.
Piknik, konser, panel ve konferans gibi kültürel etkinlikler de gençleri kandırmak için tuzak olarak kullanıldı. Kocaeli Gebze’den C.A. bu yolla kandırılan isimlerden sadece birisi. Gittiği piknikte, bir örgüt üyesi tarafından yakın markaja alındı. Uzun süre terör propagandasına maruz kalan C.A. önce HDP İstanbul il binasına, sonra Diyarbakır’a, oradan da örgütün Kobani olarak adlandırdığı Ayn el Arab’a götürüldü. D.M. için de kabus gibi günler bir konserde başladı.
“Konser esnasında yanıma gelen, ismini sonradan öğrendiğim şahıs benimle iletişime geçti. Beni çok sevdiğini, iyi arkadaş olabileceğimizi söyledi”
diyen D.M. sonrasını şöyle anlattı:
“Bir daha görüşmek istedi. Beni İstanbul HDP il binasına davet etti. Terör örgütünün propagandasını yaptılar.”
Tahmin edileceği gibi bu ilişkinin sonu da Diyarbakır üzerinden Suriye’de bitti. İstanbul’daki S.E. de HDP tarafından kaçırıldı.
Tanışmak için gittiği HDP il binasının 3’üncü katında alıkonulan S.E. burada resmen silahlı adamlar tarafından rehin alınarak zorla Diyarbakır’a götürüldü. İlçelerde mezarlık ve konteyner gibi mezbelelik yerlerde tutulan S.E.’nin son durağı Suriye oldu.
İZMİR VE ADANA ÖNEMLİ MERKEZ
Ege Bölgesi’nde İzmir, Akdeniz’de ise Adana HDP il başkanlıkları örgüte adam devşirilen önemli merkezler oldu. Manisa doğumlu R.A. arkadaşıyla birlikte İzmir HDP’de faaliyet gösteren E.A. ile irtibata geçti.
Arkadaşı ile Manisa’dan İzmir’e geçen R.A., HDP’li E.A. tarafından karşılanıp boş bir eve götürüldü. Onları buradan teslim alan şahıs, araçla HDP İstanbul il binasına getirdi. R.A. ve arkadaşının varış noktası terör örgütünün Hakurk kampı oldu.
Adanalı B.B.’ye ise ilk kanca sokakta yürürken yolunu çeviren “Mordem” kod adlı terörist tarafından atıldı. Genç hakkındaki tüm bilgileri HDP’den alan “Mordem” B.B.’yi kandırmayı başardı. 10 gün sonra HDP Ceyhan İlçe Başkanlığı’na çağırılan B.B., Mordem’le birlikte Afrin’deki örgüt kampına götürüldü.
HDP’nin il ve ilçe başkanlıklarında görevli parti üyeleri, sözde parti toplantıları bahanesiyle gittikleri evlerde PKK için örgütlenme toplantıları yaptı.
HDP Siirt teşkilatı içinde yönetici olan M.İ., HDP adına gittikleri evlerde gençleri örgüte katılmaları için ikna ettiklerini ve örgütün sözde üst düzey isimlerinden gönderilen talimatları aktararak aileleri örgütlediklerini anlattı.
Diyarbakır’da KCK adına çalışan T.O., birçok genci kandırarak PKK’ya gönderdi.
İfadelerde T.O.’nun HDP Diyarbakır İl Başkanlığı’nın alt katındaki KCK’nın gizli toplantılarına katıldığı, PKK’ya destek veren derneklerin faaliyetlerinin denetlenmesi, esnaf, vatandaşlar ve iş adamlarından örgüte para toplanması için talimatlar verdiği belirlendi.
PKK, sendika ve derneklerle de adam devşiriyor. İstanbul İstiklal’deki bir sendika standına uğrayan üniversite öğrencisi D.Ö., tanıştığı kişinin yönlendirmesiyle örgüte katılmış. Nasıl mı? Tabii ki HDP’nin Diyarbakır il binasından. Oradan Cizre’ye ve bir geceyarısı Gara’ya...
Terör örgütüne katılım bazen PKK uzantısı derneklerden geçiyor. Diyarbakır’dan H.A. örgüte müzahir Eşit Özgür Yurttaş Derneği’ndeki (daha sonra terör örgütü ile bağlantıları nedeniyle kapatıldı) ikna süreci ile, E.Ç. ise bir dernekte tanıştığı kadın tarafından kandırılıp örgüte dahil edildi.
E.Ç. ifadesinde STK’ların örgüte adam kazandırmadaki rolünü “Eleman kazandırmada en etkili rolü HDP ve dernekler oynamaktadır” diye özetledi. Bu derneklerden biri de Mezopotamya Kültür ve Dayanışma Derneği. Teslim olan teröristlerden H.T., o dönem PKK’nın siyasi uzantısı olan BDP’nin gençlik kolları yöneticilerinin derneğe gelip konferanslar verdiğini anlattı.
H.T., konferanslarda kendilerine ideolojik eğitim verildiğini, Öcalan’ın metinlerinin okunduğu ve gençliğin örgütlenmesinin konuşulduğunu söyledi.
Mezopatamya Kültür ve Dayanışma Derneği’nde eğitim verenler ise farklı zamanlarda örgütün Suriye ve Irak’taki kamplarına katıldı.
Eğitim verenlerden “Apo” kod adlı terörist 2013’te PKK’ya katıldı. 2019 yılında TSK’nın Hakurk’a düzenlediği operasyonda ölü ele geçirildi. Dernekte siyasi konuşmalar yapan “Asmin” kod adlı terörist 2009 yılında, “Argeş” kod adlı terörist ise 2010 yılında Suriye’nin Derik bölgesindeki PKK kampına katıldı.
H.T.’yi dernekle tanıştıran “Delil” kod adlı terörist ise 2013’te PKK’ya katıldı ve YPG’nin zorla askere alma biriminde sözde yönetici olarak faaliyet yürütüyor.
SENDİKALAR DA İŞİN İÇİNDE
Sözde sendikalar da örgüte eleman kazandırmanın önemli ayaklarından. İstanbul’dan örgüte katılan D.Ö. bunun örneği: “Üniversitede eğitim görürken bir sendikanın İstiklal Caddesi’nde açtığı standa gittim. Kobani ile ilgili gösteriye katılmak üzere sendika otobüsüyle Şanlıurfa’ya gittim.
Çadırlarda YPG’ye katılım çalışmaları yapılıyordu. Burada Kemal isimli biriyle tanıştım. Kendisiyle İstanbul’a döndükten sonra da görüştük. Bu şahsın yönlendirmesiyle uçakla Diyarbakır’a HDP il binasına gittim. 3’üncü kata çıktım, benim gibi YPG’ye katılmak için 2 erkek ve 1 bayan bekliyordu.
Bizi Cizre’ye yolladılar. Burada bizi karşılayan bir örgüt elemanı bizi bir gece Gara bölgesine geçirdi.”
En büyük destek belediyelerden
Uzun yıllar boyunca PKK içerisinde çeşitli birimlerde kalan F.K., örgüte kaçakçılar vasıtasıyla yardım götürüldüğünü söyledi.
F.K., Türkiye’de HDP içerisinde gençlik faaliyeti yürütenler üzerinden PKK’ya para ve gıda yardımı yapıldığını anlattı.
PKK’nın deşifre olmaktan çekindiği için yardımları kaçakçılar ve özellikle gençlik yapılanmasında deşifre olmamış kişiler tarafından aldığını belirtti. Örgüte en büyük yardımların HDP’li belediyeler ve örgüte yakın şirketlerden geldiğini anlatan F.K., PKK’ya katılanların kendilerine
“Türkiye’de HDP’ye gittik, ondan sonra bizi örgüt içerisinde yönlendirdiler”
dediklerini de söyledi.