Ankara Sanayi Odası’nın Beştepe’de düzenlenen 54. yıl ödül törenine katılan Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Afrin’e yönelik Zeytin Dalı Harekatı’na ilişkin önemli mesajlar verdi:
Bugün kahraman güvenlik güçlerimiz sınırların içinde ve dışında yakın tarihin en büyük mücadelelerinden birini yürütüyor. Bazı yazar çizerler, özellikle bizim bu operasyonlarımızı ‘Kürtlere karşı yapılmış operasyonlar’ olarak ilan edip hedeften saptırma gayreti içine giriyor. Net söylüyorum: bizim Kürt vatandaşlarımızla bir sorunumuz yok ve olay Kürt koridoru meselesi de değildir. Olay terör koridorunu yok etme meselesidir.
Şu anda Suriye’nin kuzeyinde bize karşı yönelmiş kaç yıldır devam eden tacizler var. İşte bugün Hatay’da enerji santralimizin olduğu yere attıkları havanla bir şehidimiz var. Bu karşılıksız da kalmayacak. Bunun bedelini ağır ödeyecekler. Ama biz bu yoldan geri duramayız. Bu konudaki kararlılığımız ortadadır. Afrin hallolacaktır. Afrin’den geri adım atmak yok. Biz bunu Rus dostlarımızla da konuştuk, mutabakatımız var. Diğer koalisyon güçleriyle de, ABD’yle de konuştuk. Rusya’yla görüşme çerçevesinde şu anda yolumuza devam ediyoruz.
Tüm dünyaya, milletin evinden ilan ediyorum: Ülkemizin, hiç kimsenin bir karış toprağında gözü yoktur. Türkiye’nin bu operasyonlardaki temel amacı, milli güvenliğinin yanında Suriye’nin toprak bütünlüğü ile Suriye halkının can ve mal emniyetine de katkıda bulunmaktır. Halen ülkemizde hayatlarını sürdüren 3,5 milyon Suriyeli misafirimizin yurduna dönebilmelerinin, bizim sağlayacağımız huzur ve güven iklimiyle mümkün olduğunu biliyoruz. Fırat Kalkanı Harekatı’nda bunu bizzat yaşayarak gördük. İdlib’de ve Afrin’de de aynı huzur ve güven iklimini tesis ettiğimizde, yüz binlerce Suriyeli kardeşimiz yurdunda hayatını sürdürme imkanına kavuşacak.
Buna rağmen, yaptığı meşru operasyonlar sebebiyle Türkiye’yi eleştirenlerin hiçbirinin derdi, Suriye halkının sıkıntılarının çözümü ve geleceği değildir.
Afrin operasyonu tıpkı Fırat Kalkanı gibi, hedeflerine ulaştığında sona erecek. Bazıları diyor ki, bunu diyen de enteresan, Amerika: ‘Süre belli olmalı, fazla uzun olmamalı’. Peki o zaman ben de Amerika’ya soruyorum: Afganistan’da sizin süreniz belli oldu mu, ne zaman bitecek? Biz iktidara gelmeden önce siz Irak’a girdiniz. Irak’ta bitti mi bu süre? Hala Irak’tasınız! Şimdi kalkıp, buraya da girdiniz, koalisyon güçleriyle buradasınız. Bunun süresi olur mu? Nasıl böyle bir şey sorarsın? Bunları anlamak mümkün değil. Ne zaman iş biterse, bizim orada durmaya da zaten merakımız yok, çekilmesini biliriz. Bunun için de birilerinden icazet almak gibi bir derdimiz yok. Bunu da bilmeniz lazım.
Türkiye’nin Afrin’de Kürtlere karşı değil, oradaki terör örgütüne karşı mücadele ettiğinin altını çizen Erdoğan, Afrin’de yüzde 55 Arap, yüzde 35 civarında Kürt, kalanın ise Türkmen olduğunu söyledi. Erdoğan, “Kimse kalkıp da ‘bu böyledir’ diyemez ama orada bir terör örgütü var. Çok yakında görülecektir ki terör örgütünün baskısı ortadan kalktığında bize en büyük teşekkür Afrin’deki Kürt, Arap, Türkmen kardeşlerimizden gelecek” dedi. Erdoğan, “Şu anda ülkemizdeki PKK gibi, Suriye’deki PYD de Kürtler için değil, bölge üzerinde çok farklı emelleri, projeleri, planları olan güçler için savaşıyor. Kan döküyor, can alıyorlar. Bu hain projenin nihai hedefinin Türkiye olduğunu görmemek, anlamamak için kusura bakmayın, aptal olmak gerekir. Bu ülkede kimse saf değil, aptal da değil. Zihnini ve ruhunu emperyalist güçlere kiraya vermiş bir avuç hain dışında hangi görüşte, hangi meşrepten, hangi kökenden olursa olsun tüm Türkiye Cumhuriyeti devleti vatandaşları gerçekleri görüyor, biliyor. Bunun için de Afrin operasyonumuza vatandaşlarımızın tamamı çok güçlü destek veriyor” diye konuştu.
Erdoğan, ABD’nin tüm uyarılara rağmen PKK/PYD’ye destek verdiğini hatırlatarak şunları söyledi: "Dinlemediler. ‘Siz bilirsiniz’ dedik. Siz yolunuza, biz yolumuza." Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Dün DEAŞ için seferberlik ilan edenlerden bugün bölücü örgüt karşısında sadece hakkaniyetli bir tutum bekliyoruz. Sınırlarımız boyunca bir terör koridoru oluşturmak için getirilen silahlar bugün sadece bize karşı kullanılıyor olabilir. Biz parayla bu silahları istedik vermediler, terör örgütüne ücretsiz veriyorlar. Nasıl oluyor da biz stratejik ortak oluyoruz?! Bunu anlamak mümkün değil. Yarın bu silahlar onları gönderen ülkelere de dönecektir. Dün Reyhanlı’yı hedef alan roketlerin yarın kimi hedef alacağı bilinmez. Biz Allah’ın izniyle bu terör dalgasının da üstesinden geliriz. Bizi asıl üzen ortadaki gerçeklere rağmen bazı çevrelerin ülkemizi terör örgütleriyle irtibatlı göstermeye çalışmalarıdır. İnşallah endişelerimiz gerçekleşmez" diye konuştu.