MİT tarafından yakalanan ve örgütün üst düzey isimlerinden olduğu belirlenen Cihan Özkan, Kahraman Demirez, Hasan Hüseyin Günakan, Mustafa Erdem, Osman Karakaya ve Yusuf Karabina, özel bir uçakla Türkiye'ye getirildi. Şüphelilerin soruşturması İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nca yapılıyor. Savcılığın talimatı doğrultusunda şüphelilerin ifade işlemleri, İstanbul Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele (TEM) Şube Müdürlüğü ekiplerince gerçekleştiriliyor.
TEM Şube Müdürlüğünce, bu soruşturmaya yönelik özel ekip oluşturulduğu, bu ekibin MİT ve emniyetin istihbarat birimleriyle koordineli çalıştığı öğrenildi.
Ayrıca, çalışma kapsamında, şüpheliler hakkında Türkiye genelinde ilgili tüm kurumlarla yazışmalar yapıldığı, örgüt içerisindeki pozisyonları ve eylemlerinin detaylı incelendiği ifade edildi.
Şüphelilerin, Balkan ülkelerindeki faaliyetlerinin yanı sıra Türkiye'den kaçmaya çalışan örgüt mensuplarının Avrupa ülkeleri ile ABD'ye geçişlerini organize etmekle görevli oldukları belirtiliyor.
Güvenlik birimleri, Cihan Özkan'ın Balkan ülkelerinde toplanan himmet paralarını yöneterek bunları örgüt elebaşlarının bulunduğu Pensilvanya'ya aktardığı da tespit etmişti.
Kosova gençlik yapılanmasından da sorumlu olan Kahraman Demirez'in ise Balkan ülkelerinde aktif şekilde çalışarak örgüte çok sayıda katılımın sağlanmasında rol oynadığı belirtildi.
MİT'in operasyonuyla Türkiye'ye getirilenlerden Hasan Hüseyin Günakan'ın, bölgedeki okul yapılanmalarında öğretmenlerden sorumlu olduğu, diğer isimlerin de FETÖ/PDY'nin Balkanlardaki çeşitli kurum ve kuruluşlardaki yapılanmalarından sorumlu üst düzey isimler olduğu ifade ediliyor.
Şüphelilerden Osman Karakaya'nın ayrıca, Ergenekon davası sürecinde aktif rol üstlendiği, söz konusu dönemde İstanbul Adli Tıp Kurumu'nda FETÖ/PDY lehine raporlar düzenlediği, bu nedenle kendisine örgüt elebaşı Fetullah Gülen tarafından plaket verildiği öğrenildi.
İstanbul 27. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen örgütün Adli Tıp Yapılanmasına ilişkin davada yargılanan ve ByLock kullandığı tespit edilen sanık Habip Bostan'ın kuruma alınmasına Osman Karakaya'nın referans olduğu belirtiliyor. Osman Karakaya'nın isminin örgütün adli tıp yapılanması iddianamesinde de geçtiği ortaya çıktı.
Karakaya'nın adı ayrıca Ergenekon davasında da geçiyor. İkinci ''Ergenekon'' davasının tutuklu sanıklarından eski Başkent Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Haberal'ın sağlık durumuna ilişkin raporu Osman Karakaya hazırlamıştı. Söz konusu rapor üzerine o tarihte Haberal'ın avukatı Dilek Helvacı, Karakaya hakkında "skandal niteliğinde, yok hükmündeki, gerçeğe aykırı hastane raporu kararına imza atmaları" nedeniyle Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na, Adli Tıp Kurumu'na, Türk Tabipleri Birliği'ne ve Türk Kardiyoloji Derneği'ne ''görevi kötüye kullanma"suçlamasıyla suç duyurusunda bulunmuştu.