Eşkıya şehre indi: CHP İlçe Başkanı baskına giden zabıtaya amirlik yaptı

Eğitim, kültür ve sanat faaliyetleri ile binlerce gence dokunan Türkiye Gençlik Vakfı (TÜGVA), CHP’nin skandal bir baskınına uğradı. Büyükada’da vapur iskelesinin üst katını 10 yıllığını vakfa kiralayan İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB), sebep göstermeden sözleşmeyi tek taraflı olarak feshetti. TÜGVA ise ihtilafı yargıya taşıyarak yürütmeyi durdurma kararı aldı. Ancak İBB mahkeme kararına rağmen binanın tahliye edilmesi için kaymakamlık ve valiliğe başvurdu. İki kurumda mahkeme kararını gerekçe göstererek tahliye talebini reddetti. Tüm yollar tükenince zorbalık devreye girdi.

BİNAYI BASIP KİLİT DEĞİŞTİRDİLER

İBB ve CHP’li Adalar Belediyesi’ne bağlı zabıtalar, TÜGVA’nın Adalar Temsilcilik Binası’na zorla girerek vakfın kapılarının kilitlerini değiştirdi. Hukuksuz girişimi engellemek isteyenlere karşı zor kullanan zabıtalar, vakfa ait eşyaları hiçbir kayıt tutmadan hukuka aykırı bir şekilde götürdü. Zabıtanın baskınına CHP teşkilatlarından isimler de katıldı.

CHP TEŞKİLATI TOPTAN BASKINDA

Yargıya da taşınan olayda, CHP Adalar Gençlik Kolları Başkanı Enver Göksel Altepe, CHP Adalar Kadın Kolları eski Başkanı Siber Tunçbirek, CHP Adalar İlçe Başkanı Ali Ercan Akpolat, CHP İstanbul İl Yöneticisi Erkan Doğan ve CHP üyesi Aynur Kılınç da görev ve yetkileri olmadığı halde baskına eşlik etti. Durumun yargıya taşımasıyla güvenlik güçleri devreye girdi. TÜGVA’daki 30 saatlik işgal güvenlik güçlerinin devreye girmesi ile sonlandı. TÜGVA Genel Başkanı Enes Eminoğlu, vakfın avukatları ve gençler yeni bir işgal girişimine karşı temsilcilikte nöbete başladı. TÜGVA da yaşananlarla ilgili olarak suç duyurusunda bulundu.

CANAN YİNE TAHRİKTE

Skandal bununla da bitmedi. CHP İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu da, zabıtalığa soyunarak tehlikeli bir provokasyona imza attı. Sosyal medya hesabında “Halkın haklarını koruyanları darp edenlerin kamunun malına çökme dönemi bitti! 39 ilçe başkanımızla orada olacağız. Halk mı büyük 3-5 kişi mi? Göreceğiz!” paylaşımında bulunarak Büyükada’ya gitti. Burada provokatif açıklamalar yapan Kaftancıoğlu, hukuksuzluğa müdahale eden polisi hedef aldı.

Bunların zihniyeti bu

TÜGVA Genel Başkanı Enes Eminoğlu, yaşanan skandala tepki gösterdi. Yeni Şafak’a konuşan Eminoğlu, şu ifadeleri kullandı: “İBB’nin işgaline uğrayan Adalar Temsilcilik binamız, İBB iştiraki olan Şehir Hatları’nın mülküdür. Bina, 2018 yılında Şehir Hatları ile TÜGVA arasında yapılan kira sözleşmesi ile birlikte 10 yıllığına vakfımız tarafından kiralanmıştır. İBB yönetimi değişince, yeni yönetim bizim 10 yıllık kira sözleşmemizi feshetmek üzere bir dava açtı. Biz de bunun üzerine karşı dava açarak yürütmeyi durdurma kararı aldık. Çünkü kira sözleşmemiz devam ediyordu, kira aydan aya düzenli olarak yatırılıyordu. Ancak yürütmeyi durdurma kararı alındığı, hukuki süreç devam ettiği ve tahliye ile ilgili herhangi bir karar olmadığı halde tamamen zorbalık ve gaspla bizi binadan çıkartmaya çalıştılar.’’

ZİHNİYETLERİ BU

“Bunların zihniyeti zorbalık, işgal, gasp... Kapı kilitleri değiştirildi, bazı eşyalarımız kayıt tutulmadan dışarı çıkarıldı. Bu zorbalığı yapanların her biriyle ilgili, içeriye giren zabıtalar da dahil olma üzere bir polis memurumuzu yaralamışlar hukuki sürecimizi başlattık. İBB’nin bu tür girişimlerinin nedeni, gündem değiştirmektir. Zira İstanbul’da birçok sıkıntı var, bu sıkıntılar konuşulmasın, görülmesin istiyorlar.’’

GENÇLİK FALİYETLERİMİZ ZORLARINA GİDİYOR

Türkiye Gençlik Vakfı olarak tüm Türkiye’de olduğu gibi İBB tarafından işgale uğrayan Büyükada’daki binada da gençlere hizmet verdiklerini söyleyen Eminoğlu, “Bu binada gençlik faaliyetleri, seminerler, konferanslar ve yaz okulları gibi Adalar’daki gençliğe yönelik çeşitli faaliyetlerde bulunduklarını” belirtti. Merkezine gençleri almış, gençlerin sanatsal, kültürel, sportif gelişimine katkı sağlayan ve eğitimlerine odaklanan çalışmalar yapan bir vakıf olmalarının İBB’nin zoruna gittiğini ifade eden Eminoğlu, “Kendi gündemlerinde böyle çalışmalar yok, bizlerin bu çalışmaları yapıyor olması yapılan saldırıların en önemli sebeplerden biridir” dedi.

Hukuku gasp etmeyin

CHP zorbalığına AK Parti’den sert tepki geldi. AK Parti İstanbul İl Başkanı Osman Nuri Kabaktepe sosyal medya hesabından “Zorbalık yapmayın! Derebey değil belediyesiniz! Demokrasiye hukuka uyun! Halkı ayrıştırmayın, ötekileştirmeyin!” dedi. Kabaktepe şu ifadeleri kullandı: “Kendiniz gibi düşünmeyenlerin hakkını hukukunu gasp etmeyin! Bu usulsüzlükle Adalar’da CHP’nin kaybettiği 6 milyon ve 978 at garabetinin üstünü de örtemezsiniz! 16 milyon İstanbullunun başkanlığını sözde değil özde yapın! Sadece yandaşların başkanı olmayın! En önemlisi gençleri hedef yapmayın! Adalar’da TÜGVA ilçe binasına yapılan hukuksuzluğun takipçisiyiz!”

İl örgütünün orada işi ne?

Hukuki İşlerinden Sorumlu İl Başkan Yardımcısı Av. Adem Yıldırım ise baskının hukuksuzluk olduğunu ifade etti. Yıldırım, “Yüzlerce zabıta ile 10 yıllık kiralanmış bir yeri işgal eden İBB yetmezmiş gibi hukuksuzluğuna CHP ilçe ve il örgütünü de dahil etmiştir. Şu bilinsin ki bir yerin tahliyesini ancak o yerdeki Sulh Hukuk Mahkemeleri yapar CHP il ve ilçe örgütleri değil. CHP’nin örgütleri sizin icra ve tahliye memurunuz ise başka. İBB CHP il örgütünü de güvenlik memuru gibi kullanarak gençlerimize saldırmaktadır. Şunu çok iyi bilin ki bu milletin iradesi sizin gerici, faşist, hukuksuz ve diktatör iradenizin çok üstündedir” ifadelerini kullandı.

Kaymakamlık İBB’yi uyardı

Adalar Kaymakamlığı da önceki gün yaşanan hukuksuz baskın konusunda İBB’yi uyardı. Belediyeye gönderilen yazıda “Türkiye Gençlik Vakfı ile İstanbul Büyükşehir Belediyesi-İstanbul Şehir Hatları Turizm San. Ve Tic. A.Ş. arasına Borçlar Kanunu’na göre geçerli bir sözleşme mevcut iken adli yargıda konunun dava konusu edilip tahliye kararı alınmadan tek taraflı olarak kiralayanın taşınmazı boşaltma girişiminin yasal olmadığı, bu nedenle adli yargıdan alınmış bir tahliye kararı olmadan İBB Zabıta Müdürlüğü tarafından yapılmak istenen tahliye işleminin yasal olmadığı, mevcut gayri yasal müdahalenin durdurulması aksi takdirde adli ve idari işlemin yapılacağının bilinmesi…” ifadeleri kullanıldı.