Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, 2019 yılını değerlendirdi, gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını da cevapladı. Çavuşoğlu, özetle şunları söyledi:
Kasım Süleymani’nin Irak’ta öldürülmesi bölgemizin barış ve istikrarına ciddi bir risk oluşturdu. Amerikalılara özellikle bunu söyledik. İran’da da radikal gruplar güç kazanacak. Ilımlı siyasilere zarar verdiğini söyledik. Bir endişemiz de İran’ın bu anlayıştan dolayı nükleer anlaşmadan çekilme riskiydi.
Gerginliğin diplomasi yoluyla azaltılması için yoğun çaba sarf ediyoruz. Doğrudan temasın sağlanması için gerekli katkıların verilmesi lazım. Özellikle bu son gelişmeden sonra Türkiye olarak bu konudaki çabalarımızı Cumhurbaşkanımızın liderliğinde yoğunlaştıracağız
(Irak meclisinin yabancı askerleri çıkarma kararı ve Başika’nın durumu) Karar genel anlamda ABD’yi hedef alsa da genel olduğu için herkesi ilgilendirir ama bağlayıcı değil. Hepimizin ortak endişesi Irak’ın diğer ülkeler için, üçüncü ülkeler için bir çatışma alanına dönüşmemesi.
(Libya iç savaşı) Herkes şunu anlamalı. Bu savaşın kazananı olmaz. Eğer durdurmazsak uzun süre devam eder. (Rusya ve Türkiye) Şimdi Libya’da da iki önemli aktör haline geldik. Anlaşamadığımız noktalarda önemli olan nedir? Diyaloğun devam etmesidir.
Akdeniz’de dengeleri değiştirdi. Bugüne kadar Türkiye’yi izole etmeye çalışan ikili, üçlü düzeydeki çalışmaları da boşa çıkarmış olduk. (Libya tezkeresi) Türkiye’nin kabul ettiği bu karar Libya’da ateşkesin tesisi ve siyasi sürece geri dönülmesine yardımcı olmayı hedefliyor.
(İdlib) Maalesef son aylarda rejim saldırganlığını artırdı ve 2019 yılı içinde 1300’e yakın sivil hayatını kaybetti. Son haftalarda hayatını kaybeden sivil sayısı 100’den fazla. Son dönemlerde yerinden edilen 300 binden fazla Suriyeli var.
Suriyeli muhalif grupların Libya’ya gittiğine dair iddialar) “(Libya) Ulusal Mutabakat Hükümeti (UMH), Özgür Suriye Ordusunun oraya gitmediğine dair açıklamalar yaptı. Bizdeki bilgiler de böyle.
(Muhammed Dahlan’ın Birleşik Arap Emirlikleri’nden teslimi) İsrail ajanı olduğu belgelendiği için görevden atıldı, daha sonra BAE’ye kaçtı. Ne kadar pis işler varsa orada onları yürütüyor, yönetiyor. Bize yönelik özellikle bu bölgenin tüm uyguladığı politikalarda aktif rol oynayan bir kişi. O nedenle zaten kendisi hakkında ödül koyuldu. Bu kişinin yakalanıp ülkemize getirilmesi dahil biz çabalarımızı sürdüreceğiz. Sadece başına ödül koyup oturmak değil çünkü bize yönelik hasmane politikaları var. Düşmanca tutumlara alet oluyorlar maalesef. BAE’nin Türkiye’ye yönelik olumsuz tutumu devam ediyor.