Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, dış siyasetteki mücadele alanlarından, iç politikadaki sıcak tartışmalara, gündeme dair bütün gelişmeleri CNN TÜRK – Kanal D ortak yayınında değerlendirdi.
Açıklamadan öne çıkan başlıklar şöyle:
Öncelikle şehit polisimiz Sedat Gezer'e Allah'tan rahmet diliyorum. Gerek ailesine, gerek milletimize başsağlığı temennisinde bulunuyorum. Şehidimiz başta olmak üzere diğer polislerimiz ve bekçilerimiz orada kahramanca bir mücadele verdiler. Oradaki kendini yere atışı, oradan silahı kullanarak ikisini de öldürmeleri, etkisiz hale getirmeleri, hakikaten kahramanlıklarını ve aldıkları eğitimin başarılı olması çok önemliydi.
ABD'nin her şeyden önce NATO'da beraber olduğumuz üyeler arasında adil davranmıyor. Yunanistan NATO'da beraber olduğumuz bir ülke. Ama Türkiye'de beraber olduğunuz bir ülke. Biz NATO'da ilk 5 içerisindeyiz. Yunanistan ile Türkiye mukayese edilemez. Hem yaptığımız ödemelerle, kara kuvvetiyle NATO'da önemli bir ülkeyiz. ABD'nin Sisam'a Midilli'ye bu kadar araç göndermesi kabul edilebilir değil. Bütün bunlar İHA'larla tespit edildi. Tespit etmekle kalmadık, Amerikan zırhlıları bizi tehdit etmek için kullanılıyor. ABD'ye diyoruz, Türkiye gibi bir müttefik bulamazsın. Gerek ABD'ye gerek Yunanistan'a uyarımızı yaptık. ABD'de 17 Eylül'de son mektubumuzu gönderdik. Yunanistan bu meseleyi yok sayıyor, görüşmekten kaçıyor. Biz burada uluslararası yargı yolunu kapadıklarını görüyoruz. Uluslararası yargıdan yanaysan, neden görüşmekten kaçıyorsun? Lozan'a göre buralar özel bir statüye tabi. Yunanistan'da toplam 9 ABD üssü mevcut. Bizim ABD'den beklentimiz Yunanistan'ı yanlış hesaplara sokmaması ve uluslararası kamuoyunu manipüle etmemesi.
Ada'da bir de silahlanma yarışına sokacaktır. Biz de tabi ki Kuzey Kıbrıs'ta ne gerekiyorsa adımları attık, atmaya devam edeceğiz. Bizim orada 40 bine yakın askerimiz var. Bunun dışında silah, mühimmat, araç gereç bu konularda adımlarımızı atıyoruz. Bu son adımı da cevapsız kalmayacağını, Kıbrıs Türk halkının güvenliği için ne gerekiyorsa yapılacak. ABD ambargoyu kaldırsa da kaldırmasa da, "Türkiye sen ne yaparsan yap" diyor. Lozan'a baktığımız zaman bir defa buralar silahtan ari olan adalardır. Bu adalara ABD maalesef, ne Lozan'ı ne Paris'i dinliyor. Bunları dinlemeden bu adımları attı, atıyor.
Bir taraftan tahıl koridorunun çalışması, gübre olayı diğer taraftan ve 200 esirin takası. Ukrayna lehine olan 5 tane var. Rusya'nın önem verdiği Medvedçuk var. Hanımı televizyondan 'Erdoğan ne olur kocamı kurtar' diye çağrıda bulunmuştu. Yaptığım görüşmelerde, Sayın Putin bunu hatırlattı. Biz de Sayın Zelenski ile görüşerek esirlerin takasları hamd olsun gerçekleşti.
Şu ana kadar bizim daha çok Ukrayna tarafından gelen tahıl vardı. Bu tahılda da 5 milyon tonu aşmış vaziyetteyiz. Ama gübre olayında daha çok Rusya tarafı önem arz ediyor. Onlarla da bu konuları görüşüp çözebilirsek, tarımda gübreye ihtiyacı olan ülkeleri doyurmuş oluruz. Gübreyle beraber oralara da bereket getirmiş oluruz.
Biz şu anda özellikle bu tahılı az gelişmiş fakir ülkelere nasıl aktarırız, bunun gayreti içinde olduk. Ne yazık ki yüzde 80'i zengin ülkelere gitti. Bu da ciddi manada sayın Putin'i rahatsız etti. Son görüşmelerimizde de bunlar gündeme geldi. Bundan sonraki süreçte hedefimiz, fakir olan ülkelere bunu göndermekte başarılı olalım. Burada 2 şey önem arz ediyor; tahıl ve gübre. Henüz biz Rusya'dan bunu çekmiş değiliz. Tahıl ve gübrede Rusya kanadı devreye girecektir.
Bizim Suriye'de terör örgütü varlık gösterdiği sürece oradaki kararlı mücadelemiz devam edecektir. Sahada gerekli çalışmaları yapıyor, her türlü tedbiri alıyoruz. Milli güvenliğimizi tehdit eden ne varsa, nerede olursa olsun oralara karşı gerekli adımı atarız ve yapmamız gereken neyse onu da yaparız. Bu çalışmalarımızı uygun gördüğümüz anda kapsamlı terörle mücadele adımımızdan kaçınmayız. Bölgenin huzurunu da burada temin ediyoruz. Terörle mücadele tek taraflı olmaz. Karşı taraf da buna aynı şekilde olumlu yaklaşması lazım ki netice alalım. ABD ve Rusya'nın vardığımız mutabakatlara uyması gerekiyor. ABD koalisyon güçleriyle adım atarken, biz NATO'da nasıl beraber olacağız. Bu duruma da kimse bizden sessiz kalmasını beklemesin.
Bu tanınmalar öyle bir anda olan şeyler değil. Dünyada birçok irili ufaklı ülkeler, tanındılar ama ne kadar zamanda tanındılar. Belli uzun süreler aldı. Biz diyoruz ki, Kıbrıs Türk halkının 1959-1960 haklarının egemen statüsü teşkil edilsin. Bu eşitliği sağlama önceliği de BMGK'ya düşer. BMGK gerçekten adil davranırsa bu süreci hızlandırırız. Çünkü ben BM'den de sonuç alacağımıza inanıyorum.
Gençlerimizin başvurusu 1 milyon 715 bin. 5 milyona dayanan müraacat var. Projelerimizde ilk kazmayı 25 Ekim'de vuruyoruz. Derdimiz, Türkiye'nin 4 bir yanında nerelerde konut yapımına başlayacaksak, hepsine aynı anda temelleri atıp, bu işi başlatalım istiyoruz. En kısa zamanda kura tarihlerini açıklayarak bu adımları da açıklayacağız. Kuraya tabi tutmak suretiyle istiyoruz ki, vatandaşlarımıza bu sayıyı artırarak imkan tanıyalım.
250 bin konutla ilgili geçen bir programda açıklamıştım. Demiştim ki; Biz seçim sonrası 2. bir etaba başlayabiliriz. Şimdi şartlar bizi öyle uğraştırıyor ki, bu arsaların altyapısını yapalım, vatandaşlarımız da evlerini yapsın. Ağzı olan konuşuyor. Bizim parasal olarak bir sıkıntımız yok. Bunları yaparız. Konutta 2 yıl verdik. 2 yıl içerisinde de bu rakamları yakalayacağız.
Öğrencilerden, çiftçilere kadar milletimizin tüm kesimlerinin yanında olduk. Özellikle dar gelirli vatandaşlarımıza yönelik kapsayıcı desteklerimizi sürdürüyoruz. Yüksek Öğretim yurtlarında kalan öğrencilere verilen yardımı günlük 25 liradan 60 liraya çıkardık. Şu anda yurtlarımızın kapasitesi 850 bin. Beslenme yardımını aylık 750 liradan, 1800 liraya çıkardık. Kredi ödemelerinde 26 milyar liranın üzerindeki yükü gençlerimizin üzerinden kaldırdık. Bir çok tarımsal ürünün alım fiyatlarında bir önceki yıla göre artış yaptık. Böylece üreticilerimizin yanında olduğunu gösterdik. Çiftçilerimiz elektrik faturasını hasat sonrası ödeyecek.
Bu konuda bir sıkıntı yaşamayacağız. Tasarruf çağrısı yapmadım, yapmayacağım. Zaten israftan kaçalım. Bizim zaten fakir fukaraya gerek elektrikte, gerek doğalgazda, destek veriyoruz. Karadeniz gazı bu kış devreye girerse, bizim işimiz daha kolay olacak. Bizim Rusya'yla ile bir sıkıntımız yok. Doğalgazımız Rusya'dan geliyor. Bu arada Akkuyu devam ediyor. Orada da biz Ruslarla beraber çalışıyoruz 1. tribün 2023 içinde İnşallah yetişecek. Diğer tribünlerde 2028'e kadar bitecek. Biz Sinop'ta da yeni bir nükleer enerji santrali adımını atacağız. Bu konuda da Putin'le görüşmelerim oldu. Doğalgazda olsun, nükleerde olsun, dayanışmamız sürecek. Sinop nükleer için Bakanlar arasında görüşmeler sürüyor.
Bugün dünyada sayılı ülkelerde var. 4 tane bizim sondaj gemimiz var. 2 tane sismik araştırma gemimiz var. Bu gemiler bir taraftan sismik araştırma yapacak, bir taraftan sondaj çalışması yapacak. 10 bin metreye kadar sondaj yapabilme kabiliyetine sahip. İnşallah buralardan doğalgaz, petrol çıkartırız. Ağırlıklı olarak bütün yatırımlar doğalgazda. Çünkü artık her evde doğalgaz talebi oldu. Enerji konusunda sabırlı olalım. Şu anda Karadeniz'deki çalışmaların ardından gemilerimiz Akdeniz'de de çalışmalarına devam edecekler.
ABD'nin faiz artırımı dediğiniz nedir? Ne kadar bir oran? Ciddi bir oran yok. Şu anda diyelim ki ABD'de faiz artırımı yüzde 6 olabilir. Avrupa'ya geliyorsunuz, orada da yüzde 4-5. Biz son para piyasası kurulu yüzde 12'ye indirdi. Temennim odur ki bir sonraki toplantıda yine indirerek, yıl sonunda temennim tek hanelere indirmeliyiz. Biz 6 sıfırı attığımız zaman Türk Lirası değer kazandı mı? Bize diyorlardı ki, hatta bir köşe yazarı, "Ben Taksim meydanına çıkar, anırırım" Biz 6 sıfır atmak suretiyle paramız bir anda değer kazandı. Bize bir şey kaybettirmedi. Biz şu anda da paramıza değer kazandırmamızın gayreti içinde olacağız, faizi düşürerek.
Benim yatırımcım, "Ben düşük faizle yatırım yaparım. Bu beni yaralamaz diyecek." Kazanacağıyla bu defa o faizi ödemesi mümkün hale gelecek. Faiz yüksek olunca soyguncular kazanıyor. Hepsi "Bu yıl şu kadar para kazandık" diye övünür. Neyse faizle. Sen yatırım yap da kazan. Ben kamu bankalarına onu söylüyorum, "Biz sizden ne kadar yatırımcıyı takviye ettiniz, onların yapmış olduğu yatırımlarla ülke nereden nereye gidiyor, onu bekliyorum."
Şu anda borsaya giren çok kazananı da oluyor, az da olsa kaybedeni oluyor. Ama bu yıl içerisinde bizim borsamız sürekli kazandıran oldu. Son zamanlarda spekülatif laflara girenler oldu, borsa sıkıntı yaşamadık değil. Nebati Bey gerekli hazırlıkları yapıyor. Bakanlık en ince ayrıntısına kadar inceleyecek ve ben de açıklayacağım.
Futbol takımlarında bile transfer dönemlerinde A'dan Z'ye değişmez. Mevcut omurgayı korursun, nereye takviye gerekiyorsa oraya alırsın. Cumhur İttifakı'nın yapısı da bizi ilgilendiriyor. Dayanışma içerisinde bunu başaracağız.
Bir şey bizim için çok önemli. Kimliğimizden değerlerimizden ödün vermeden değişime açığız. Helalleşme noktasında böyle bir sıkıntı varsa, her an her zaman helalleşmeye açığım. Küskün arkadaşlarımıza kapımızı açmak suretiyle partimizin içinde değerlendiriyor, değerlendirmeye devam edeceğiz. Şahıslara kırgınlık olabilir ama davaya kırgınlık olmaz.
Biz onların adayının kim olacak ya da olmayacağıyla zerre kadar ilgilenmiyoruz. Şu anda en ideal şekilde seçime nasıl hazırlanırız, bunun gayreti içerisindeyiz. Ekiplerimiz çalışmaları yapıyor. Ondan sonra da beraberce kendileriyle oturup konuşacağız. Tayip Erdoğan'ı benim ülkem, milletim tanıyor. Kolay değil bu ülkede 20 yıldır başbakanlık, Cumhurbaşkanlığı öncesinde Belediye Başkanlığı yaptım. Milletim tanıyor. Ama diğerlerinin ne yaptığı, eserleri ne yok. Tayip Erdoğan milletine yabancı değil. En yakın milletim oyunu Tayyip Erdoğan'a verecektir. Çünkü yaptıklarım ortada.