Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ukrayna'ya hareketinden önce Esenboğa Havaalanı'nda basın toplantısı düzenledi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye'nin stratejik ortağı ve komşusu Ukrayna'nın toprak bütünlüğünü ve egemenliğini desteklediğini her platformda dile getirdiğini belirterek, Rusya-Ukrayna gerilimi konusunda tüm tarafları itidalli olmaya çağırdı.
Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy'nin davetine icabetle Yüksek Düzeyli Stratejik Konseyi'nin onuncu toplantısı için Kiev'e gideceklerini belirten Erdoğan, bugünün aynı zamanda Ukrayna ile tesis edilen diplomatik ilişkilerin 30'uncu yıl dönümü olduğunu, bu ziyaretin ayrı bir anlam ve önem taşıdığını söyledi.
Zelenskiy ile ikili görüşmenin ardından konsey toplantısına başkanlık edeceklerini ifade eden Erdoğan, "Görüşmelerimizde ikili ilişkilerimizi tüm boyutları ile gözden geçireceğiz. Ortak gündemimizde yer alan önemli bölgesel ve uluslararası konularda da fikir teatisinde bulunacağız. Muhtelif alanlarda anlaşmalara imza atarak ilişkilerimizin ahdi zeminini daha da güçlendireceğiz." diye konuştu.
Türkiye'nin Ukrayna ile ilişkilerinde son yıllarda özellikle ticaret, yatırımlar, turizm ve savunma sanayi gibi alanlarda ciddi mesafeler kat edildiğini dile getiren Erdoğan, salgına rağmen geçen sene Ukrayna'dan gelen 2 milyondan fazla ziyaretçinin Türkiye'de misafir edildiğini ve yeni bir rekora imza atıldığını belirtti.
İkili ticaret hacminin de 2020'ye kıyasla yaklaşık yüzde 60 artarak 7,5 milyar dolara ulaştığını vurgulayan Erdoğan, 10 milyar dolarlık hedefe varma yolunda kararlı adımlarla ilerlediklerini, ziyaret vesilesiyle imzalanacak serbest ticaret anlaşmasıyla bu hedefe kısa zamanda ulaşılacağına inandığını belirtti.
"Kiev'deki temaslarımız Ukrayna ile ilişkilerimizin güçlenmesine katkıda bulunacak"
Erdoğan, şöyle devam etti:
"Ukrayna'nın karşı karşıya kaldığı meydan okumaları ve bölgede yaşanan gerilimi yakından takip ediyoruz. Stratejik ortağımız ve komşumuz Ukrayna'nın toprak bütünlüğünü ve egemenliğini desteklediğimizi her platformda dile getiriyoruz. Biz de bir Karadeniz ülkesi olarak bölgede barışı hakim kılmak ve tüm tarafları itidalli olmaya ve diyaloğa davet ediyoruz.
İhtilafın barışçı yöntemlerle ve uluslararası hukuk temelinde çözülmesi gerektiği aşikardır. Bölgemizde barış ve güven ortamının tesisi amacıyla üzerimize düşeni yapmaya hazır olduğumuzu, bu vesileyle bir kez daha vurguluyorum.
Ukrayna ile ilişkilerimizin ana unsurlarından olan Kırım Tatarları başta olmak üzere soydaşlarımızın durumuna özel ihtimam gösteriyorum. Kiev'de yapacağımız görüşmelerin gündeminde her zamanki gibi bu konu da üst sıralarda yer alacaktır. Kiev'deki temaslarımızın Ukrayna ile ilişkilerimizin güçlenmesine önemli katkılarda bulunacağını da inanıyorum."
Erdoğan, görüşmelerin Türkiye ve bölge için hayırlara vesile olmasını temenni etti.
Üç ayların ilk cuma gecesi olan Regaip Gecesi'nin de bugün idrak edileceğini hatırlatan Erdoğan, bu bereketli günlerin millete, İslam alemine ve tüm insanlığa barış, huzur ve esenlik getirmesini diledi.
İsrail Cumhurbaşkanı Herzog'un Türkiye ziyareti
İsrail Cumhurbaşkanı Herzog'un Türkiye ziyareti konusunda, Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Mart ayının ortalarında bu ziyaret gerçekleşecek" dedi.
Avrupa Konseyinin Kavala kararı
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan,
"Dün Avrupa Konseyi'nde, Osman Kavala dosyasıyla ilgili oylama gerçekleştirildi. Dosyanın AİHM'e intikal süreci resmen başlatıldı. AİHM'den ihlal kararı gelirse Türkiye'ye yönelik yaptırım söz konusu olacak, süreci nasıl değerlendirirsiniz?"
sorusuna da şu yanıtı verdi:
"Özellikle Türkiye'nin başta ilk derece mahkemeleri olmak üzere açık ve net söylüyorum; bizim mahkemelerimizi tanımayanları biz tanımayız. Şu anda bizim mahkemelerimizin de bu konuda vermiş olduğu bir karar var. Bu konuda AİHM ne demiş, Avrupa Konseyi bu konuda ne demiş bu da bizi çok ilgilendirmiyor. Çünkü biz kendi mahkemelerimize saygı duyulmasını bekliyoruz, bu saygıyı duymayanlara da kusura bakmasınlar bizim saygımız olmayacaktır."
Yunanistan tarafından geri itilen sığınmacıların ölümü
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Yunanistan'ın düzensiz göçmenlere karşı uluslararası hukuka aykırı davranışları sürüyor. Türkiye bu durumu her defasında vurguluyor ama hem AB hem de dünya sessizliğini koruyor. İlerleyen dönemde bu konuda adım atılması gündemde mi?" sorusunu, şöyle yanıtladı:
"Her şeyden önce 12 insanı dondurarak ölümüne seyirci kalmak yenilir yutulur bir şey değil. Yunanistan'ın bu alışılmış tavrını ilk defa yaşamıyoruz. Botları şişlenerek ölüme mahkum edilen nice insanlar oldu bugüne kadar. Botların batırılması, insanların ölüme mahkum edilmesi Yunanistan'ın insanlara yönelik alışılmış tavrının ne olduğunu göstermesi bakımından çok önemli. Maalesef Yunan medeniyetinin adeta bir göstergesiymiş gibi bir yapı var. Bu konuyla ilgili bugüne kadar Avrupa Birliği hep sessiz kalmıştır, dünya sessiz kalmıştır. Bundan önceki adetlerini değiştireceklerine ben hiç ihtimal vermiyorum. Uydurdukları Frontex var hiçbir işe yaramaz, sadece Yunanistan'a destek vermekten öte hiçbir varlıkları yok. Şimdi de işte 12 insanı donmak suretiyle ölümlerine seyirci kaldılar. Bizler de bütün bunların karşısında yaptığımız çekimleri, her şeyi hangi ülkenin lideriyle görüşürsek onların önüne koyacağız ve bu mücadelemizi dünyanın gözü önünde sürdüreceğiz, çünkü insanlığın ölümüne seyirci olanlara karşı bizim de tam aksine bir vazifemizdir. Bu vazifemizi de en güzel şekliyle yerine getireceğiz. Mazlumların yanında olmayı sürdüreceğiz, bunu insani ve İslami görev olarak telakki ediyoruz."