Bakırköy Sahil-Bahçelievler-Güngören-Bağcılar Kirazlı Metro Hattı'nın açılışı dolayısıyla Molla Gürani İstasyonu'nda düzenlenen törende konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, İstanbul'un ulaşımını rahatlatacak bir projenin açılışı nedeniyle vatandaşlarla bir araya geldiklerini, metro ve raylı sistem çalışmalarına hız kesmeden devam ettiklerini söyledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, ocak ayının son günlerinde İstanbul Havalimanı'na kadar uzanan 37,5 kilometre uzunluğundaki metro hattının Gayrettepe ile Kağıthane arasındaki bölümünü hizmete sunduklarını, böylece İstanbul'u hızı saatte 120 kilometreye çıkan, günlük 600 bin yolcu kapasiteli çok önemli bir yatırıma kavuşturduklarını belirtti.
İki hafta önce de "Kazlıçeşme-Sirkeci Raylı Sistemi ve Yaya Odaklı Yeni Nesil Ulaşım" projesini devreye aldıklarını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, neredeyse 1,5 asır boyunca şehre hizmet etmiş bu hattı tarihi kimliğine uygun şekilde yeni bir tasarımla, teknolojinin son imkanlarıyla tekrar ayağa kaldırdıklarını dile getirdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu projeyle İstanbul'un raylı sistem hattı yanında turizm, spor, gezinti, bisiklet ve diğer imkanlarıyla göz kamaştırıcı bir sosyal ve kültürel değere sahip olduğunu ifade etti.
Tören alanındaki vatandaşlara "Buna hazır mıyız?", "31 Mart akşamına kadar ana kademe, kadın kolları, gençler çalışıyor muyuz?" ve "Çok çalışıyor muyuz?" sorularını yönelten Cumhurbaşkanı Erdoğan, "evet" yanıtını aldı.
Hattın açılışı dolayısıyla Molla Gürani İstasyonu'nda düzenlenen törende konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, İstanbul Büyükşehir Belediyesi yönetimini eleştirdi.
Bugün açılışını yaptıkları hattın devreye girmesiyle çok geniş bir çevrede yaşayan İstanbulluların hayatının daha da kolaylaşacağının altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, İstanbullu vatandaşların bugünden itibaren Kayaşehir-Bakırköy Sahil arasında 39 dakikada, Çam ve Sakura Şehir Hastanesi-İncirli arasında 31 dakikada, Kayaşehir-Kirazlı arasında 27 dakikada, Metrokent-Özgürlük Meydanı arasında 30 dakikada seyahat edebileceklerini söyledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
Bu hattın hem İstanbul'a hem Türkiye'ye ekonomik anlamda da önemli katkıları olacağını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, motorlu taşıtlardan raylı sistemlere yönelecek trafik sayesinde akaryakıttan, araç ve yol bakımına kadar kişi ve kamu giderlerinde önemli bir tasarruf yapılabileceğini vurguladı.
İstanbul'un en büyük derdinin trafik ve ulaşım olduğuna dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti:
Cumhurbaşkanı Erdoğan, İstanbul'un kendileri için aşk, sevda ve tutku demek olduğunu ifade ederek, İstanbul'un aynı zamanda Türkiye'nin en büyük değeri ve en büyük hazinesi olduğunu söyledi.
İstanbul'u daha yaşanabilir bir yer haline getirmek için, İstanbul'u gelecek nesillere en güzel şekilde emanet etmek için canla başla çalıştıkları anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, İstanbul'un her meselesini kendi meseleleri, her sıkıntısını kendi sıkıntıları, her sevincini de kendi mutlulukları olarak gördüklerini dile getirdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Daha önce belli saatlerde yaşanan trafik sıkışıklığı artık günün hemen her saatinde sıradan hale geldi. İstanbullu kardeşlerimizin ömrü trafikte geçiyor desek, yanlış bir ifade kullanmış olmayız. Şayet biz vakti zamanında CHP'nin takoz siyasetine boyun eğip Marmaray'ı, Avrasya Tüneli'ni, Yavuz Sultan Selim Köprüsü'nü, Kuzey Marmara Otoyolu'nu yapmasaydık bugün durum çok daha kötü olurdu. Biz, Yavuz Sultan Selim Köprüsü'nün temelini attığımız zaman bunlar ne yaptılar? Geldiler, gösteriler yaptılar. 'Bu köprüye ihtiyacımız yok.' dediler. Ama biz onları dinlemedik. Niye? İstanbul'un neye ihtiyacı olduğunu İstanbul'la dertlenen bizler biliyorduk da onun için. CHP'nin ve onun güdümünde hareket eden ideolojik çevrelerin her türlü engelleme çabalarına rağmen bu yatırımları şehrimize kazandırdık."
Cumhurbaşkanı Erdoğan, alandaki vatandaşlara "Avrasya Tüneli gayet güzel bir şekilde işliyor mu?" diye sorarak, sözlerine şöyle devam etti:
"Denizin altından gidiyor, aynı şekilde Marmaray denizin altından gidiyor. Bunlar ne diyorlardı? 'Gerek yok.' Peki niye kullanıyorsun? Kullanma. Fakat biz isteseler de istemeseler de insanoğluna hizmet için varız. Kardeşlerim, İstanbul'u fetret devrinden kurtarmak için önümüzde tarihi bir fırsat var. 31 Mart Mahalli İdareler Seçimleri'nin İstanbul için bir kader ve karar seçimi olduğu anlaşılıyor. Bu şehirde yaşayan, meselelere vicdan penceresinden bakan herkes artık şu gerçeği görebiliyor. İstanbul'u, tarihi vazifesi olarak görmeyen, yapacak başka işi olmadığı vakitlerde burayla ilgilenen zihniyetin şehri layıkıyla yönetmesi mümkün değildir. Çünkü İstanbul, maddi ve manevi cesametiyle kendisi dışında gül koklanmasına tahammülü olmayan bir şehirdir. Yarı zamanlı olarak bu şehri idare edebilecekleri vehmine kapılanların nasıl yanıldıklarını hep birlikte çok acı bir şekilde gördük, görüyoruz."
Cumhurbaşkanı Erdoğan, İstanbul'un kendine nimet olarak bakanlardan ziyade emanet olarak bakan, görev şuuru yüksek, sorumluluk sahibi yöneticilere ihtiyacı olduğunu ifade etti.
İstanbul'un, 31 Mart'ta muradına erdiğinde aynı zamanda emaneti hakkıyla taşıyacak bir şehreminine de kavuşacağına dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bakanlığının neredeyse yarısını afet bölgelerinde geçiren Cumhur İttifakı İBB Başkan adayı Murat Kurum'un, bunu yapabilecek tecrübe, vizyon ve iradeye sahip olduğunu söyledi.
Murat Kurum ile bir diğer hemfikir oldukları konunun da trafik ve ulaşım olduğuna işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi:
"Trafik meselesinin İstanbul'da nasıl bir çile haline geldiğini az önce ifade ettim. İstanbullu kardeşlerim zaten her gün, her saat bu sorunla yüzleşiyor. Murat kardeşim, raylı sistem ağırlıklı olarak şehrin ulaşım sorununun çözümüyle ilgili projelerini paylaştı. Şu anda toplu ulaşımda kara yolunun ağırlığı yüzde 72'ler seviyesinde. Raylı sistemlerin payı ise yüzde 26 civarında. Bunun daha dengeli bir yapıya kavuşturulması önemlidir. Trafik sorununu ortadan kaldırmak, kara, raylı ve deniz yolu altyapısını eş zamanlı olarak geliştirmekle mümkündür. Amacımız, 2029 yılına kadar kara yolunun payını yüzde 60'a düşürecek, raylı sistemlerin payını yüzde 37'ye çıkaracak bir altyapıyı kurmaktır."
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bir sonraki adımda kara yolu ağırlığıyla raylı sistem ağırlığını eşitlemiş olacaklarını belirterek, şöyle konuştu:
"Dolayısıyla raylı sistem uzunluğunu 2029 yılına kadar 650 kilometrenin, 10 yıl sonra da 1000 kilometrenin üzerine çıkaracağız. Böylece Beylikdüzü-Avcılar'dan metroya binen bir İstanbullunun Boğaz'ın altından geçerek, Söğütlüçeşme'ye kadar güvenle, metro konforunda ulaşmasını temin edeceğiz. Deniz ulaşım payını üç yeni hat ile iki kat artıracağız. İstanbul'un iki yakasına iki büyük tünel yaparak, ulaşımı rahatlatacağız. Ortalama yolculuk süresini 64 dakikadan 39 dakikaya düşürerek trafiği bir sorun olmaktan önemli ölçüde çıkaracağız. Rabb'im yolumuzu, bahtımızı açık etsin diyorum. İstanbullu kardeşlerimin tercihinin hizmetten, eserden, Cumhur İttifakı'nın gerçek belediyecilik vizyonundan yana olacağına yürekten inanıyorum."
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasının ardından dua ile Bakırköy Sahil-Bahçelievler-Güngören-Bağcılar Kirazlı Metro Hattı'nın açılışı yapıldı.
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, Ticaret Bakanı Ömer Bolat, eski TBMM Başkanı ve Başbakanlardan Binali Yıldırım, eski Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu ve Cumhur İttifakı'nın İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı Murat Kurum, kurdele kesimi sırasında Cumhurbaşkanı Erdoğan'a eşlik etti.
Bu arada, metro istasyonunda duvarlara, "Türkiye'de 85 milyonun kalbi Filistinli çocukların barış içinde yaşaması için atıyor." mesajı ve Filistin ile ilgili süsleme yapıldığı görüldü.