Kovid-19’a karşı mücadeleyi sekteye uğratmak için kara propaganda yürüten CHP, Türk Tabipleri Birliği(TTB), sözde sivil toplum kuruluşları ve bazı doktorlar şimdi de yerli aşı Turkovac’ı hedefe koydu.
Salgınla mücadeleye karşı yalan üreten merkezlerin başını TTB çekiyor. İlk vakanın açıklandığı Mart 2020’den itibaren aslı olmayan olumsuz içerikler üreten TTB, maskelerle işe başladı. Türkiye’nin 150 ülkeye yardım yaptığı bir dönemde hastanelerde maske olmadığı iddiasını gündeme taşıyan TTB, ardından da ‘ölü sayılarının tam olarak açıklanmadığını’ iddia ederek zihinleri bulandırdı. Yerli cihazların üretimi sürerken ‘solunum cihazı yok’ diyen TTB ardından aşıları diline doladı.
TTB Genel Sekreteri Vedat Bulut, “Ortada bir aşı yok, aşı olduğu iddia edilen bir solüsyon var” dedi. Bulut’tan 1 gün sonra da TTB Başkanı Şebnem Korur Fincancı sahne aldı. Fincancı, “Veriler paylaşılmadan insanlara ‘Turkovac yaptırın’ demeyiz” diye konuştu.
Yalanda TTB’yi, CHP takip etti. İstanbul’da inşa edilen pandemi hastanelerine “45 gün sonra salgın biterse hastaneleri ne yapacaksınız” ifadeleriyle karşı çıkan CHP, diğer yandan da “Hastanelerde yer yok” propagandası yaptı. Türkiye 9 liraya satın alınan yerli test kitlerini kullanırken “9 dolardan test kiti ithal ediliyor” iddiasında bulunan CHP, aşılama çalışmaları sürerken de ‘aşı yok’ iddiasını gündeme taşıdı. ‘Hastanelerde yok ama maskeler Çin’e ihraç ediliyor’, ‘Ölü sayıları açıklanmıyor’, ‘Aşıda aracı firmalara milyonlar ödendi’, ‘Aşı önce AK Partililere vuruldu’ gibi söylemler de bu dönemde ortaya atılan diğer yalanlar oldu.
CHP’nin en dramatik söylemleri ise yerli aşı ile ilgili oldu. Aralık 2020’de “Kovid-19 aşısını ne üretebildik; ne de satın alabildik. Türkiye, kendi aşısını üreten ülkelerin himmetine muhtaç hale getirildi” açıklaması yapılan CHP’den Turkovac’tan sonra da akılları karıştıracak açıklamalar geldi.
“200 bin doz aşı kayıp”, “Aşı tedarikinde aracıya milyonlar ödendi” gibi yalanların mimarı CHP Milletvekili Murat Emir şimdi de en hızlı Turkovac karşıtı oldu. Aralık ayında Turkovac’ın fabrikasının ‘deneyimsiz’ olduğunu iddia eden Emir, aşı üretilince yeni söyleme geçti. Emir, “Turkovac’la övünmek istiyoruz ama ‘bilimsel olarak’ şu anda herhangi bir sıvıdan maalesef farkı yok” dedi.
Yerli Aşı Turkovac’ı itibarsızlaştırma çabaları, aşıyı üreten ekibi üzdü. Aşının üretildiği Erciyes Üniversitesi’nin Rektörü Prof. Dr. Mustafa Çalış, şunları kaydetti: Ben de doktorum ama bunlar nasıl doktor anlamış değilim. Aşımızın 3 faz çalışmaları yapıldı, her fazda gönüllü insanlar üzerinde uygulandı.
Faz çalışmalarının yapıldığına dair raporlar Dünya Sağlık Örgütü’ne (DSÖ) sunuldu. Erciyes Üniversitesi olarak bizim araştırma merkezimiz Türkiye’de kurulan ilk merkez. Türkiye’deki faz çalışmalarının yapıldığı ilk merkez burasıdır. Türkiye’de faz çalışması yapılan en güvenilir merkez.
Burada dünya çapında 1300’e yakın ilaç çalışmasının faz çalışması yapıldı. Bu yeni yapılan bir çalışma değil. Turkovac’ın faz çalışmalarının yapılmadığına dair söylemler yalan. Dünya biliyor, bu tam bir saçmalık. Faz çalışmalarımız DSÖ tarafından denetlendi ve raporlandı. ‘İnsan deneyi yapılmadı’ diyorlar bu da yalan. Çünkü Turkovac Faz 1’de 44 gönüllüye, Faz 2’de 250 gönüllüye uygulandı. Bunların hepsi kayıtlı. Ayrıca, Delta varyantına karşı yapılmadığını da söylüyorlar, bunların dünyadan haberleri yok. Dünyada Delta ile alakalı aşı yapılmadı. Olayı çarpıtıyorlar.
Erciyes Üniversitesi İKUM Müdürü Doç.Dr. Zafer Sezer de “Çalışmanın tüm evreleri çalışma dışında kalan Etik Kurullar, Sağlık Bakanlığı TİTCK ve Bağımsız Veri İzleme Komitesine de raporlandı” dedi.