AYM, TİP’li Can Atalay’ın vekilliğinin düşürülmesini Anayasa'ya aykırı bulduğu kararın gerekçesini yayınladı. Yargıtay kararının TBMM’de okunmasıyla milletvekilliğinin düşmüş sayılamayacağı ifade edildi. AK Parti kaynakları ise Atalay için sürecin bittiğini ve milletvekilliğine dönüş yolunun kapalı olduğunu savunuyor.
Gezi Parkı davası hükümlüsü TİP’li Can Atalay’ın milletvekilliğinin düşürülmesine karşı CHP’nin yaptığı başvuruda Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) şubatta verdiği kararın gerekçesi dünkü Resmi Gazete’de yayımlandı. Hatay’dan milletvekili seçilen Atalay’ın vekilliğinin düşürülmesini Anayasa'ya aykırı bulan AYM, karara ilişkin Yargıtay 3'üncü Ceza Dairesi’nin Atalay’la ilgili hak ihlali kararını uygulamamasının hukuki değerden yoksun olduğuna hükmettiğini belirtti. AYM kararında sadece mahkemelerin değil, ihlal sonucunun oluşmasına yol açan veya ihlalin giderilmesi sürecinde etkin konumda bulunan diğer kamu otoritelerinin de ihlal kararının gereğini yerine getirmek, ihlali gidermek ve ihlalin sürmesini önlemekle yükümlü olduğu belirtildi. Vekilliğin düşürülmesine ilişkin karar yok hükmünde sayıldı. Yüksek Mahkeme'ce, Yargıtay kararının TBMM Genel Kurulu’nda okunmasıyla Atalay’ın milletvekilliğinin düşmüş sayılamayacağı kaydedildi.
DE-FACTO DURUM OLUŞTU
Gerekçede, “Yasama organının, AYM’nin 2023'te tespit ettiği ihlalin giderim sürecinin bir parçası olduğu kuşkusuz olup söz konusu karar, yasama organı yönünden de bağlayıcı niteliktedir” denildi. Kararı veren dairenin tutumuna ilişkin ise “AYM’nin ‘bireysel başvuru kararına uyulmasına yer olmadığına’ ilişkin Türk hukukunda verilmesi mümkün olmayan, Anayasa'nın tamamen dışında kalan ve hukuki dayanağı bulunmayan bir karar” ifadesi kullanıldı. Ayrıca, “Atalay ile ilgili kesin bir mahkumiyet içermediği açık olan kararlara yer verilen (Yargıtay) daire kararının TBMM’de okunmasıyla Atalay'ın milletvekilliğinin düşmesine yönelik işlem tesis edilmiş ve böylece fiili (de facto) bir durum oluşturulmuştur” değerlendirmesinde bulunuldu.
4 ÜYEDEN YETKİSİZLİK ŞERHİ
4’e karşı 10 oyla alınan kararda Kadir Özkaya, İrfan Fidan, Muhterem İnce ve Yılmaz Akçil, başvuruda “Yetkisizlik nedeniyle ret kararı verilmesi gerektiğini” belirterek karşı oy kullandı. Karşı oy gerekçesinde Anayasa'nın 84’üncü maddesinin 2’nci fıkrası hükmü uyarınca kesin hüküm giyme veya kısıtlanma sebebine dayanan mahkeme kararının Genel Kurul’a bildirilmesiyle gerçekleşen “milletvekilliğinin düşmesi halinin” AYM'nin inceleme görev ve yetkisinin dışında kaldığı ifade edildi.
Süreç bitti vekillik yolu kapalı
Anayasa Mahkemesi’nin Can Atalay’ın milletvekilliğinin düşürülmesine ilişkin kararı yok hükmünde değerlendirmesine karşın AK Parti, Atalay için sürecin bittiğini ve milletvekilliğine geri dönüş yolunun kapalı olduğunu savunuyor. AK Parti kaynakları, Atalay için tüm sürecin sonlandığını ifade etti. AYM tarafından alınan kararın Enis Berberoğlu ve Ömer Faruk Gergerlioğlu kararlarıyla benzerliğinin bulunmadığını belirten kaynaklar, Yargıtay 3'üncü Dairesi tarafından alınan kararla Atalay'ın suçunun sabitlendiğini aktardı. Yeni Şafak'a konuşan parti kaynakları şu açıklamayı yaptılar: “Atalay için tüm hukuk yolları tükendi. Anayasa Mahkemesi bu yönde bir karar alsa dahi Yargıtay 3'üncü Dairesi'nin Atalay hakkında almış olduğu karar sabit. Şimdi biz burada Atalay noktasında başa dönebiliriz. Yani Atalay hakkında ilk derece mahkemesi kararını değiştirse dahi Yargıtay 3'üncü Daire benzer karar verecektir. Dolayısıyla Atalay'ın suçu sabit olacak ve yeniden yargılanmasını gerektirecek bir durum olmayacaktır.”