Libya ile Türkiye’nin “Deniz Yetki Alanları Sınırlandırma Anlaşması” Doğu Akdeniz’deki tüm dengeleri değiştirdi.
Bu anlaşmanın ardından Yunanistan Mısır ile münhasır ekonomik bölge (MEB) anlaşması için çalışmalarını ve ikna turlarını arttırdı. Ancak uzun süredir Yunanistan’dan gelen bu konudaki taleplere şu ana kadar Mısır yanaşmadı. Yunanistan ile MEB anlaşması imzalamak Mısır’a 15 bin kilometrekarelik bir deniz alanı kaybı yaşatacak. Mısır’ın Libya MEB’i sınırında yer alan 15 bin kilometrekarelik deniz yetki alanı, karşılıklı kıyıları bulunan Türkiye ile anlaşması halinde ise elinde kalacak. Halen uluslararası hukuk ve deniz hukuku adaların haklarını kıta sahanlığı ile sınırlıyor.
Uluslararası hukuk gereği de MEB anlaşmalarının iki anakara ülkesi arasında yapılması gerekiyor. Mısır, bu yönde ortaya konulmuş olan içtihatlara karşın Güney Kıbrıs Rum Yönetimi ile 2003 yılında MEB sınırlandırma anlaşması yapmış ve GKRY, Mısır’ın 21 bin 500 kilometrekarelik bir deniz yetki alanını gasp etmişti. Mısır bir kez daha anakara dışında adalar üzerinden anlaşmayı seçer ve Türkiye yerine Yunanistan ile MEB anlaşması yaparsa, GKRY ile anlaşmadan yaşadığı kayıpla birlikte Doğu Akdeniz’deki toplam deniz yetki alanı kaybı 36 bin 500 kilometrekareye ulaşacak.
Yunanistan, Mısır ile anlaşma uğruna 15 bin kilometrekarelik bu kaybı Mısır’a verebilir. Ancak deniz hukuku uzmanlarına göre, bu Yunanistan’ın adaları üzerinden eşit pay öngören tezlerinden geri adım atması ve uluslararası hukuku tamamen dışlaması anlamına geliyor. Böyle bir adım ise Yunanistan’ın kendi hukukunu uluslararası hukuka dayatma anlamına geleceğinden Yunanistan’ı uluslararası arenada hayli zor durumda bırakacak.