CHP, HDP, SP ve İYİ Parti, İbrahim Kaboğlu başkanlığında yapıldığı iddia edilen “Federasyon Anayasası” Türkiye’nin ana gündem maddesi oldu.
CHP, HDP, İYİ Parti ve SP’nin yeni anayasa ve ‘siyaset mühendisliği’ üzerine kafa yordukları toplantılarla ilgili her gün yeni detay çıkıyor. Partiler inkar etse de ev sahibi TÜSES’in internet sitesine göre en az 10 toplantı yapıldı. Burada Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın devre dışı bırakılmasından anayasa ve yeni medya oluşturulmasına, muhalefetin ortak dilde buluşmasına birçok konu ele alındı.
Gizlice ortak anayasa yaptığı iddia edilen, CHP, HDP, SP ve İYİ Parti’nin, Alman istihbaratı tarafından fonlanan Friedrich Ebert Stiftung Vakfı ile ortak çalışmalara imza atan
TÜSES (Türkiye Sosyal Ekonomik Siyasal Araştırmalar Vakfı) ile siyaset ve toplum mühendisliği projesine imza attığı ortaya çıktı.
CHP, HDP, SP ve İYİ Parti, İbrahim Kaboğlu başkanlığında yapıldığı iddia edilen “Federasyon Anayasası” Türkiye’nin ana gündem maddesi oldu.
İYİ Partili Nuri Okutan ve Prof. Dr. İbrahim Kaboğlu, Anayasa taslağı hazırlamadıklarını ancak TÜSES tarafından organize edilen ‘Arayış Toplantıları’na katıldıklarını söyledi. Hem SP hem de CHP kaynakları da bu toplantılara katıldıklarını açık açık kabul etti.
TEK ADAM, DİKTATÖR YAKIŞTIRMASI
Yeni Şafak olarak biz de bu toplantıların peşine düştük. Arayış Toplantılarının ilki 16 Mayıs 2017’de gerçekleşti.
TÜSES’in internet sitesinde yer alan kayıtlara göre en az 10 toplantı gerçekleştirildi. İlk 3 toplantıda katılımcıların mutabakata vardığı konular önce geniş bir rapora dönüştürüldü, ardından ‘Nasıl bir Türkiye istiyoruz’ başlığıyla kitaplaştırıldı. Birkaç toplantının kısa özetlerine TÜSES’in internet sitesinde yer verilirken, bazı toplantıların tutanağına ulaşmak ise mümkün olmadı. Tutanaklara göre toplantılarda açık açık toplum/siyaset mühendisliği çalışmaları yürütüldü.
Cumhurbaşkanı Erdoğan için ‘tek adam’, ‘diktatör’ gibi ifadeler kullanıldı. Seçimlerde (2019) ortak paydanın
“tek adamın diktatörlüğüne karşı demokrasiyi savunmak”
olduğu ifade edildi. Bunun için de toplantılarda her kesime ittifak ve yol haritası niteliğinde önerilerde bulunuldu.
Metinde 16 Nisan referandumunda hayır oyu kullanan yüzde 49’luk kesim
“ülkede huzur ve refah isteyen kesim”
olarak adlandırıldı; ‘evet’ diyen yüzde 51’den ise ‘karşı taraf’ diye bahsedildi.
Toplantılarda CHP, İYİ Parti ve SP’nin ısrarla ‘konuşmadık’ dediği yeni anayasa da gündeme geldi.
Tutanaklarda şu ifadelere yer verildi:
“Öncelikli mesele yeni bir anayasa tartışması açmaktır. Örneğin, parlamenter demokrasinin güçlendirildiği yeni bir anayasa ortaya konur bütün o kesimler onun etrafında bir araya gelebilir.
Seçim barajının kaldırılması konusunda ortak hareket edilmelidir. Eğitimin de bilimden ve laiklikten koparılmasının engellenmesi gerekmektedir.
Kürt meselesine yaklaşım netleştirilmeli, çözüm ortaklaşma başarılmalıdır. Kürtleri ve muhafazakar kesimi öbür cephelere iten davranışlardan kaçınılmalıdır. Kürt hapisteyken o tarafı görmemek mümkün değildir.
Bugün milletvekilleri, belediye başkanları içeridedir ve buna açıkça tavır alınması gerekmektedir. (Terör suçlaması ile hapiste bulunan HDP’liler kastediliyor)
İYİ Partili Nuri Okutan’ın ‘katıldım’ dediği toplantılarda yer alan isimlerden bazıları şunlar oldu:
Bülent Kaya (SP GİK Üyesi), Burhan Şenatalar (CHP PM Üyesi), Levent Gültekin (Gazeteci), Muammer Keskin (O dönem TÜSES sekreteri), Mehmet Bekaroğlu (CHP), Meral Danış Beştaş (HDP Milletvekili), Nesrin Nas (Eski Bakan), Oğuz Kaan Salıcı (CHP), Ömer Faruk Gergerlioğlu (o dönem aktivist), Tatyos Bebek (Aktivist), Onursal Adıgüzel (CHP), Süleyman Çelebi (Eski DİSK Başkanı), Babür Atilla (Soros tarafından fonlandığı iddia edilen SODEV’in Başkanı), Garo Paylan (HDP), Gülfem Saydan Sanver (İletişim Danışmanı), Necati Özkan (İletişim danışmanı), Alper Taş (ÖDP eski Genel Başkanı), Ali Kenanoğlu (HDP eski Milletvekili), Yunus Emre (CHP eski Milletvekili). TÜSES toplantılarından birine CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu ve SP Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu’nun da katıldığı ifade ediliyor.
KHK’lılar mağdur sürekli kaşıyalım!
Tutanaklarda terörle olan bağlantıları nedeniyle KHK ile ihraç edilenlerden mağdur diye bahsedildi ve
“Mağdurlar değişimden yanadır. Böyle bakıldığında Türkiye’de devlet karşısında toplumun çoğunluğu mağdur durumdadır. Bu sebeple OHAL ve KHK mağduriyetlerini zihinlerden silmemek, bu tarihi hafızayı sürekli canlı tutmak lazımdır. Haksızlıklar unutulursa yarın bu kitle tekrar AKP’ye oy verebilir”
ifadeleri kullanıldı.
Aday olan özerklik talebini kabul etsin
Toplantılarda taslak metni ortalarda dolaşan “Federasyon Anayasası”ndaki gibi çok dilli eğitim konusunda genel bir kabul istendi. Ayrıca terör suçlaması ile cezaevinde bulunan Selahattin Demirtaş’a destek verildi: … Asgari ortaklıklarda birleşme şansı çok daha fazladır. Õrneğin ana dilde eğitim şart olarak masaya koyulduğu zaman, nasıl ki ‘bu olmasın’ demek doğru değilse ‘hemen olsun’ diye şart koşmak da ittifakı öteleyebilir…
Ayrıca Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde aday olacak ismin Kürt meselesi konusunda net mesajlar vermesi konusuna mutabakata varıldı ve adayın anadil, yerinden yönetim ve özeklik gibi konularda HDP tabanının beklediği mesajları vermesi istendi.
Yeni siyasi oluşumları destekleyelim
Arayış Toplantıları’nda üzerinde mutabakat sağlanan diğer başlıklar da şöyle:
-Yazılı/görsel medya platformu, internet sitesi, alternatif- medyascope gibi basın yayın kuruluşlarını genişletmek canlandırmak önemlidir.
-2019 tartışılırken artık siyasette genç insanlara yeni yüzlere ihtiyaç vardır. Bu sebeple yeni akımları ve oluşumları desteklemeye ihtiyaç vardır. Örgütlü toplumların yeni akımları yüreklendirmesine şiddetle ihtiyaç vardır.
-16 Nisan referandum sonuçlarının gayrimeşru olduğuna dair söylem sürdürülmelidir.
-Şu anda AKP’ye en çok oy veren kesimlerden biri de muhafazakâr Kürtlerdir. Bu kesim AKP’ye oy vermezse Kürt illerinde çökecekleri kuvvetle muhtemeldir.
#CHP
#HDP
#İYİ Parti
#SP
#Anayasa