Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Murat Uysal, video konferans ile gerçekleştirilen Enflasyon Raporu 2020-II Bilgilendirme Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, mevcut para politikası duruşu ve güçlü politika koordinasyonu altında, enflasyonun kademeli olarak hedeflere yakınsayacağının öngörüldüğünü belirtti.
Bu çerçevede, enflasyonun 2020 sonunda yüzde 7,4 olarak gerçekleşeceği, 2021 sonunda yüzde 5,4'e geriledikten sonra orta vadede yüzde 5 düzeyinde istikrar kazanacağının tahmin edildiğini aktaran Uysal,
"Enflasyonun, yüzde 70 olasılıkla, 2020 sonunda yüzde 5,5 ile yüzde 9,3 aralığında (orta noktası yüzde 7,4), 2021 sonunda ise yüzde 3,1 ile yüzde 7,7 aralığında (orta noktası yüzde 5,4) gerçekleşeceği öngörülmektedir"
dedi.
Uysal, toplam talep koşullarına ilişkin tahminleri oluştururken, yakın dönemde belli sektörlerde üretime ara verilmesi ve iş yerlerinin kapalı olması gibi arz yönlü unsurların etkisini de dikkate aldıklarını söyledi.
Bu doğrultuda, çıktı açığını 2020 yılı ikinci çeyreğinden itibaren aşağı yönlü güncellediklerini ifade eden Uysal, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Böylelikle toplam talep koşullarının bir önceki rapor dönemine göre enflasyonu düşürücü etkisinin güçlendiği bir görünüm esas aldık. Enflasyonu etkileyen tüm unsurlar ışığında 2020 sonu enflasyon tahminini aşağı yönlü güncelledik. Tahmine aşağı ve yukarı yönde etki eden unsurların birbirini dengelemesiyle 2021 yıl sonu tahminimizi değiştirmedik. 2020 yıl sonu enflasyon tahminini yüzde 8,2'den yüzde 7,4'e güncelledik. Bir önceki rapor dönemine göre çıktı açığında yapılan aşağı yönlü güncelleme enflasyon tahminini 1,2 puan, gıda enflasyonu varsayımındaki düşüş ise tahmini 0,3 puan aşağı çekiyor. Diğer taraftan, üretim ve satışlarda görülen düşüşe bağlı birim iş gücü maliyet artışlarının yıl sonu enflasyon tahminine etkisini 0,5 puan olarak hesapladık. Bir önceki rapor sonrasında Türk lirasında görülen değer kaybına karşın ham petrol fiyatlarındaki keskin düşüşe bağlı olarak Türk lirası cinsinden ithalat fiyatlarının yıl sonu enflasyon tahminine katkısının 0,2 puan ile sınırlı kalmasını bekliyoruz."
Uysal, 2021 sonu enflasyon tahminini ise yüzde 5,4 olarak koruduklarını belirtti.
Küresel faaliyetteki toparlanmayla petrol ve ithalat fiyatlarında öngörülen artışların söz konusu tahmini 0,3 puan yükselttiğini ifade eden Uysal, "Diğer taraftan, çıktı açığının seviye olarak bir önceki rapor döneminin altında kalması 2021 sonu tahminini 0,3 puan düşürücü yönde etkiliyor" dedi.
"Enflasyondaki düşüşün temmuz ayından itibaren hızlanacağını öngörüyoruz"
TCMB Başkanı Uysal, paylaştıkları tahminleri; koronavirus salgınının küresel ve yurt içi piyasalardaki oynaklıklar ve iktisadi faaliyet üzerindeki etkilerinin yılın ikinci yarısında kademeli olarak zayıfladığı bir çerçevede elde ettiklerini söyledi.
Bu kapsamda, küresel risk iştahının zayıf seyri nedeniyle kısa vadede küresel finansal koşullardaki sıkılığın devam edeceğini varsaydıklarını ifade eden Uysal, "Salgına bağlı olumsuzlukların hafiflemesiyle genişletici küresel politika adımlarının risk iştahı ve ülke risk primlerine olumlu yansımalarının yılın ikinci yarısında belirginleşeceği bir çerçeve öngörüyoruz" dedi.
Uysal, tahminler güncellenirken, parasal duruşun enflasyondaki düşüşün sürekliliğini ve orta vadeli enflasyon hedefiyle uyumunu sağlayacak şekilde oluşturulacağı bir görünümü esas aldıklarının altını çizdi.
Salgına bağlı olumsuz etkilerin geçici olacağını ve yılın ikinci yarısında, yurt içi talepte nispeten daha güçlü ve erken olmak üzere, ekonomideki toparlanmanın başlayacağını öngördüklerini ifade eden Uysal, şunları kaydetti:
"İktisadi faaliyetin toparlanma hızı ise normalleşme sürecinin yurt içindeki seyri kadar başta dış ticaret ortaklarımız olmak üzere küresel ekonomideki gidişata da bağlı olacaktır. Mevcut görünüm altında, salgın hastalığa bağlı gelişmelerin Türkiye ekonomisi üzerindeki olumsuz etkilerinin sınırlandırılması açısından finansal piyasaların, kredi kanalının ve firmaların nakit akışının sağlıklı işleyişinin devamı büyük önem arz etmekte. Yakın dönemde uygulamaya konulan parasal ve mali tedbirlerin ekonominin üretim potansiyelini destekleyerek finansal istikrara ve salgın sonrası toparlanmaya katkı yapacağını değerlendiriyoruz. Normalleşmeyle birlikte faaliyet üzerindeki arz yönlü etkilerin görece hızlı bir şekilde ortadan kalkacağını, yılın ikinci yarısından itibaren toplam talebin kademeli olarak toparlanacağını tahmin ediyoruz. Sağlık tedbirlerinin hafiflemesiyle talep koşullarının enflasyon üzerindeki etkilerinin daha belirgin hale geleceğini ve yıllık enflasyondaki düşüşün temmuz ayından itibaren hızlanacağını öngörüyoruz."
"Rezervlerdeki dalgalanmanın geçici olduğunu söyleyebilirim"
"(Swap) İlişkilerimizin güçlü olduğu merkez bankalarıyla bu görüşmeleri sürdürüyoruz. Somut neticeler ortaya çıktıkça paylaşacağız" diye konuşan Uysal, rezervlerdeki dalgalanmanın geçici olduğunu söyleyebileceğini belirtti.
Uysal, istihdam tarafında kısa çalışma ödeneği gibi alınan tedbirlerin işsizliğin çok hızlı düzeyde artmasını önleyici katkılar yapacağını düşündüklerini söyledi.