Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Bahçelievler'de toplu açılış töreninde konuştu.
Açıklamadan öne çıkan başlıklar şöyle:
Bahçelievlerin tüm mahallelerindeki, semtlerindeki kardeşlerime sevgilerimi, saygılarımı gönderiyorum. Bahçelievler 31 Mart seçimlerinde de yüzde 50'lik oy oranıyla belediye başkanlığına Hakan Bahadır kardeşimi layık görerek bizleri yalnız bırakmadığını gösterdi. Desteğiniz, sevginiz, ahde vefanız için her birinize ayrı ayrı teşekkür ediyorum.
Bugün burada açılışını gerçekleştireceğimiz toplam bedeli 393 trilyon lirayı bulan 13 ayrı eserin ilçemize, şehrimize hayırlı olmasını diliyorum.
Terör örgütleri millet ittifakının adayını destekliyor. Millet ittifakının adayı kim belli? İsim vermeyeceğim. Şu anda CHP başkanı Bay Kemal rahatsız oluyor bazı şeylerden çıkamıyor meydanlara. Moderatörle Marmara etap otelinde bir araya geliyorlar soruları alıyor hazırlığını yapıyor ve o gece programa o şekilde çıkıyor.
Bunların belgeleri bizde var. Oturduğu yerin yanında kutular. O kutuların içinde bakıyorsunuz kartonlar. Soru geliyor, oradan hemen kart çıkarılıyor. Bunların hepsinin resimleri elimizde kayıtlı var. Ne diyor? "Ben böyle bir şey yapmadım" Sonra kabul etmek zorunda kaldılar.
CHP adayı Sayıştay raporlarından söz ederek büyükşehir belediyesini itham ediyor. Kamu zararı tespit edilememiştir. Dolayısıyla yargılama konusunda değildir. Ama bu kişinin Beylikdüzü Belediye Başkanlığı'nda sadece 2016 faaliyetleri için 11 adet kamu zararına yol açan işlem tespit edilmiştir. Kim tarafından Sayıştay tarafından. Bunlar bizim elimizde belge. Ama kendisi böyle bir belge ortaya koyamadı. Bu zararların kendisinden tazminine karar verilmiştir. Bu adayın sicili Sayıştay raporlarıyla tespitli şekilde bozuktur. Siyasi dilde bunun adı çalmaktır, hukuki dilde yolsuzluk, usulsüzlüktür, siz bunu yaptınız.
Daha mazbatayı almadan gidip Anıtkabir defterine belediye başkanı diye imza attı. Bu nasıl iş? Ve İl Seçim Kurulu'nun verdiği mazbata nihai mazbata değildir. Bunları ben yaşadım, iyi bilirim.
Daha sonra belediyenin kapısından girer girmez her türlü kanuna aykırı şekilde belediyenin verilerini kopyalamaya çalışıyor. Dışarıdan 3 kişi getirdiler, bunlar belediye çalışanı değil. Çok da pişkin bunlar yapılır, ne olacak diyor. Belediye verileri teknik bir zorunluluk olarak iki farklı yerde depolanır. Bu FETÖ metodudur. Yani bunlar hep verileri çalarlardı. Neyse ki bu teşebbüsü mahkeme kararıyla engellendi.
Kendisi Ankara'dayken evrak imzalıyor. Bu kişi İstanbullunun gönül köprülerini yıkmaya çalışıyor. Oteldeki görüşme için birisi 2-3 dakika diyor, diğeri 15 dakika diyor, tespit ettik 45 dakika odaya kapanıp soruları çalmışlar. Bayramda Ordu'da VIP kapısından geçişi engellenince Valiye hakaret ediyor. Valiler Cumhurbaşkanı'nın temsilcisidir. Valiye hakaret Cumhurbaşkanı'na hakarettir, millete hakarettir. Sen bir valiye it diyemezsin. Ben it demedim diyor, dedim ki itleşme... Böyle bir adam İstanbul'un başına getirilebilir mi?
Şimdi diyor ki "beni çalıştırmayacaklar" daha şimdiden konuşmaya başladı. Demek ki doğru dürüst hareket etmeyeceğini biliyor. AK Partili belediye meclis üyeleri de doğru dürüst çalışmayana yol vermezler.
İstanbul İl Başkanı neyle meşgul? Tam bir terör örgütünün temsilcisi... Bunların yöneticileri ortada yok. Şimdi artık meydanlara çıkmayacakmış. CHP adayı sürekli tekliyor. Bu partinin adayına destek çağrıları ise ya Kandil'den geliyor, ya da dışardan geliyor.
"Erdoğan'ın da akıbeti Mursi gibi olacak" dediler. Şimdi Mursi rahmetli oldu, tweetler atmaya başladı bu CHP'liler. Tweetlerinde ne dediler? Erdoğan senin akıbetin de Mursi gibi olacak dediler. Şimdi ben de bu CHP zihniyetine sesleniyorum. Ey yanlış zihniyet şunu bilesin. Biz bu yola çıkarken kefenimizi giyerek çıktık. Ve Allah'ın takdiri nerede, nasıl, ne zamansa biz onu kucaklayarak bu yolda yürümeye kararlıyız.Mısır yönetimine sesleniyorum. Mısır adli makamlarına sesleniyorum. Zalimler için yaşasın cehennem.
İstanbul'u yönetecek büyükşehir belediye başkanını seçiyoruz. Buradan CHP'ye İYİ Parti'ye HDP'ye Saadet Partisi'ne gönül vermiş vatandaşlarıma sesleniyorum. İstanbul, kazanımları tehlikeye atılabilecek bir şehir değildir. İstanbul'a hep birlikte sahip çıkmalıyız.
Dikkat edin. Binali kardeşimiz ne zaman yatırım dese, hizmet dese karşı taraf laf kalabalığı ile başka yere çekiyor. Bunları görünce 1994'ü hatırladım. Yarıştığımız diğer adaylar projeleriyle değil siyasi kavgalarıyla gündemdeydi. İstanbul için yüreği yanan, bir şeyler yapmak isteyen tek aday bizdik.
CHP demek pislik, çöp, kanalizasyon demektir. Bizde ise temizlik var.