Türkiye’nin en büyük, Avrupa’nın dört büyük tarım fuarından biri olan “Agroexpo Uluslararası Tarım ve Hayvancılık Fuarı”, 16. kez Gaziemir’de bulunan Fuar İzmir’de kapılarını açtı.
Fuarın resmi açılışında konuşan Bakan Pakdemirli, Türkiye’nin pandemi sürecini başarıyla yönettiğini ifade ederek, bakanlık olarak tarım ve gıda alanında 106 tedbiri hayata geçirdiklerini kaydetti. Bakan Pakdemirli, bitkisel üretimin 126 milyon tona, büyükbaş hayvan varlığının ise 18,2 milyon başa yükselerek cumhuriyet tarihinin rekorunun kırıldığını dile getirdi.
Fuarların sektörün vitrini olduğunu söyleyen Bakan Pakdemirli, İzmir’in de tarım ve hayvancılıkta Türkiye’nin merkez üssü konumunda olduğunu belirtti. Pakdemirli, “İzmir, hayvansal üretim değerinde Türkiye’nin 2., toplam tarımsal üretim değerinde ise Türkiye’nin 4. büyük ili. Son 3 yılda İzmir’in tarımsal üretim değeri yüzde 60 arttı. Aynı şekilde İzmir, Türkiye’de en fazla tarımsal ihracat yapan 2. il. Son bir yılda ihracatı yüzde 9 artışla 2,9 milyar dolara ulaştı” ifadelerini kullandı.
Türkiye’nin coğrafi konum açısından tarımda büyük bir avantaja sahip olduğunu ifade eden Bakan Pakdemirli, “Fındıkta, kirazda, incir ve kayısı üretiminde dünya lideriyiz. Küçükbaş ve büyükbaş varlığında Avrupa’da birinciyiz. Su ürünlerinde yetiştiricilik üretiminde Avrupa’da birinci sıraya yükseldik. Tarımsal alan bakımından, dünyada 17. sırada olmamıza rağmen, tarımsal hasılada Avrupa’da lider, dünyada ilk 10 içindeyiz. Ülkemiz bulunduğu konum itibarıyla 1,9 trilyon dolarlık tarımsal ticaret hacmine sahip bir bölgede yer alıyor” dedi.
“Bu cümlenin önemini tüm dünyayı etkileyen pandemi sürecinde çok iyi anladık. Pandemi sürecinde dünyada daha önce hiç alışık olmadığımız, görmediğimiz manzaralarla karşılaştık. Birçok ülke sınırlarını kapattı, tarım ve gıda ürünleri ihracatına sınırlamalar getirdi. Bu süreçte, gıda tedarik zincirinde büyük aksamalar görüldü, arz ve talebinde değişimler yaşandı. Gıdaya erişim endişesi, insanlarda doğal olarak bir karmaşaya ve bazı ülkelerde paniğe neden oldu. Aslında herkese yetecek gıda vardı ama bunu dağıtacak zincir yeterince güçlü değildi. Tabii yaşadığımız bu tecrübe bize, tarım sektörüne daha sıkı sarılmamız gerektiğini de net olarak göstermiş oldu. Türkiye, Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde pandemi sürecini başarıyla yürütmüştür. Bakanlık olarak tarım ve gıda alanında tam 106 tedbiri hayata geçirdik. En başta gıda tedarik ve lojistik zincirlerini doğru yönlendirerek vatandaşımızın ihtiyacı olan gıda ürünlerine rahatça ulaşmasını sağladık. Ardından tarımsal üretimin kesintisiz devamı için tedbirleri aldık. Gıda üretim ve imalat tesislerini yasaklardan muaf tuttuk. Bu vesileyle, salgın sürecindeki fedakârlıklarınızdan ve başarılı çalışmalarınızdan dolayı, çiftçilerimize ve sektörümüzün tüm paydaşlarına ayrı ayrı teşekkür ediyorum.”
“Ancak, sulama alanında hizmete aldığımız yatırımlar sayesinde geçen yıl toplam bitkisel üretimimiz, 9 milyon ton artışla 126 milyon tona yükselerek cumhuriyet tarihinin rekoru kırıldı. Büyükbaş hayvan varlığımız 2020 yılında 18,2 milyon başa yükselerek cumhuriyet tarihimizin en yüksek seviyesine ulaştı. Küçükbaş hayvan varlığımız ise son bir yılda yüzde 12 artışla 54,1 milyon başa yükselerek son 30 yılın en yüksek rakamına ulaştı. Üretimdeki bu gelişmelerle birlikte tarım sektörü 2020 yılında yüzde 4,8 büyüyerek son 3 yıldaki en yüksek büyüme rakamına ulaştı. 2021 yılı ilk çeyrek ise yüzde 7,5 büyüyen tarım, Cumhurbaşkanlığı Sisteminin başlamasından itibaren son 11 çeyrektir kesintisiz büyümeye devam ediyor. Tarımsal hasılamız bir önceki yıla göre yüzde 20 artarak 333,3 milyar liraya yükseldi ve cumhuriyet tarihinin rekorunu kırdı.”
“Tüm paydaşların önerilerini değerlendirerek eylem planlarımızı oluşturduk. Öte yandan, çok önemli marka projelerimizi hayata geçirdik. Mesela, bunlardan biri, DİTAP. Bildiğiniz gibi bilgiye hızlı ulaşanın bir adım önde olduğu bir zamanda yaşıyoruz. O nedenle geçen yıl Tarımda Dijital Dönüşüm Hamlesi’ni başlattık. Bu hamlenin içinde birçok proje ve çalışma var. Bu teknolojik projelerin içinde benimde önem verdiğim ülkemizin ilk yerli ve milli elektrikli traktörüdür. Hamdolsun traktörümüz seri üretime hazır hale geldi. İnşallah bu yıl içerisinde seri üretimi başlatacağız. 8 kat daha az yakıt harcayan, 45 dakikada yüzde 85 şarj kapasitesine ulaşan elektrikli traktörümüz, hem üretim maliyetini azaltacak hem de çevreyi koruyacak.”
Su yatırımları hakkında da konuşan Bakan Pakdemirli, “Yer altı barajları da bana ait fikirlerden biri. Şu an kurak bir ülke değiliz ama 10 yıl sonra kurak bir ülke olacağız. Kurak ülkelerde neler yapılıyor diye baktığımızda bizde olmayan, onlarda olan yer altı barajlarını gördüm. Göreve geldiğimde ‘yer altı barajları yapmamız lazım’ dedim ve Devlet Su İşleri teşkilatını çağırıp ‘2023’e kadar 150 yer altı barajı istiyorum’ dedim. Onlar da yer altı barajlarını sahiplendirdi ve bölgeye müjdeyi de vermiş olayım, bu bölgede 19 yer altı barajı olacak. İzmir özelinde 4-5 tane yer altı barajı planlandı. Hepsi de ya bitti ya bu sene sonuna kadar bitecek. 2023 sonuna kadar da 150 taneyi bitirelim istiyoruz” dedi.
Hayatın her alanına dokunan bir bakanlık olduklarına işaret eden Bakan Pakdemirli, “Her yerde izimiz, her yerde işimiz var. Kırsaldaki tarım ve hayvancılık yatırımları için önemli destekler sağlıyor çok sayıda hibe programı yürütüyoruz. Bugüne kadar toplam 480 bin projeye, reel rakamlarla 27 milyar lira hibe ödedik. Bu destekler sayesinde 350 bin yeni istihdam oluştu, kırsalda 50 milyar liralık yatırım yapıldı” diye konuştu.
Tarım ve hayvancılığın son yüzyılda üretim anlamında büyük bir seviye atladığını söyleyen Bakan Pakdemirli, “Bugün 8 milyara yaklaşan dünya nüfusuna yetecek gıdayı üretebilir seviyeye ulaştık ama maalesef bu süreçte, doğal kaynaklarımıza aşırı yüklendik ve arkamızda çok iyi bir tablo bırakamadık. Üretirken, doğal ekosistemlerin yüzde 70’ten fazlasını da dönüştürdük. Son yüzyılda, dünyadaki arazilerin yaklaşık dörtte birinin üretkenliği azaldı. Her yıl, 120 milyon dekardan fazla verimli arazi tahribata uğruyor. Bazı alışkanlıklarımızdan vazgeçmenin zamanı geldi de geçiyor. Eğer toprağın bağrını deliyorsak yine o toprağın geleceğine yön verecek hazırlıkları süratle hayata geçiriyoruz. Tarım suyun yüzde 70’ini kullanıyor. Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde son 19 yılda 276 milyar liralık sulama yatırımı yaparak 600 adet barajı hizmete aldık. Son 3 yılda ise 41 milyar lira yatırımla bin tesisi hizmete aldık. Yine 2021 yılını, ‘Su ve Sulama Yatırımlarında Hamle Yılı’ olarak ilan ettik ve alandaki yatırım bütçesini 2,4 kat artırarak 15,3 milyar liraya çıkardık. Su tasarrufunu sağlayan 150 yer altı barajımızı inşallah 2023’e kadar bitirmeyi hedefliyoruz” değerlendirmesinde bulundu.
Artık bir karar aşamasına geldiklerinin altını çizen Bakan Pakdemirli, ya böyle devam edilip geleceğin belirsizlikle bekleneceğini ya da üretimi çevreyi koruyan sistemlerle güçlendirip iklim değişikliğini azaltacak yöntemlere ağırlık verileceğini sözlerine ekledi.