6,8'lik deprem sonrası 3 kat uyarısı!

Kenan Biter
08:1028/01/2020, الثلاثاء
G: 29/01/2020, الأربعاء
Yeni Şafak
6,8'lik depremle sarsılan Elazığ'ın  28 mahallesinde binaların yaşı 25 yıl ve üstüne çıkıyor.
6,8'lik depremle sarsılan Elazığ'ın 28 mahallesinde binaların yaşı 25 yıl ve üstüne çıkıyor.

Elazığ'daki 6,8'lik depremin ardından bölgedeki yapı stoğu da gündeme geldi. 31 binanın yıkıldığı 657 binanın çeşitli oranlarda hasar gördüğü Elazığ'ın 28 mahallesinde binaların yaşı 25 yıl ve üstüne çıkıyor. Tabi sadece yaş değil binalar mühendislik ve yapı malzemesi bakımından da ciddi anlamda yoksun. Bölgenin zemininin alüvyon olduğunu bunun da depremin hem şiddetini hem de yayılımını arttırıp yıkımlara yol açabildiğine dikkat çeken uzmanlar yeni yapılacak yapılar için temel tipinin doğru seçilmesi ve kat sınırlaması getirilmesi gerektiğine dikkat çekiyor.

24 Ocak günü meydana gelen Elazığ Sivrice merkezli 6,8 şiddetindeki depremde 41 kişi hayatını kaybederken 45 kişi ise enkaz altından sağ olarak kurtuldu.

Yerin 6,75 kilometre derinliğinde meydana gelen deprem Elazığ’ın yanı sıra 21 ilde de hissedildi, Malatya ve Diyarbakır'da ise yıkıma yol açtı.

88 BİNA YIKILDI, 1275 BİNA HASAR GÖRDÜ

6,8'lik depremde Elazığ'da yıkılan bina sayısı 31 iken, ağır, orta ve az hasarlı olmak üzere toplamda 654 bina depremden hasar gördü. Elazığ'dan sonra Sivrice'ye yakın olmasından kaynaklı Malatya Doğanyol ve Pütürge’de 54 bina yıkıldı, 621 bina da hasar gördü.



Elazığ'daki depremin ardından arama kurtarma çalışmaları dün itibariyle sona erdi. Enkaz kaldırma çalışmalarının başladığı bölgede şimdi de yapı stoğu gündeme geldi.

Genellikle beklenen Marmara depreminden kaynaklı İstanbul'daki yapıların durumu konuşulup kentsel dönüşüm planları hazırlanırken, 6,8'lik depremin ardından Doğu Anadolu Fay zonu ve bu fay üzerinde yer alan illerdeki yapıların durumunun da İstanbul'dan farksız olmadığı ortaya çıktı.


BİNALARIN YIKILMA SEBEPLERİ AYNI

Konuyla ilgili
yenisafak.com
'a konuşan
Fırat Üniversitesi Mühendislik Fakültesi İnşaat Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Kürşat Esat Alyamaç
, 6,8'lik deprem sonrasında bölgede yıkılan onlarca binayı incelediklerini ve 1999 Marmara Depremi'nde yıkılan binalar neden yıkıldıysa birebir aynı sebeplerden ötürü Elazığ'daki deprem sonrası da yıkımların meydana geldiğini belirtti.


28 MAHALLE RİSK ALTINDA

Elazığ'ın 38 mahallesinden 5'inin eski harput bölgesinde kaldığını geriye kalan 33 mahallenin ise 4'ündeki yapıların son 10 yıl içerisinde yapıldığını dile getiren Alyamaç, geriye kalan 28 mahalledeki yapıların durumunun ise münferit bazı yenilemeler hariç en az 25 yaş ve üstü binalardan oluştuğunu kaydetti.

UZUN SÜRSEYDİ ONLAR DA YIKILIRDI


Bölgedeki eski binaların yapıldıkları dönem de göz önünde bulundurulduğunda hem mühendislik hem tasarım hem malzeme yönünden bir çok eksikliği barındırdığını da ifade eden Alyamaç, deprem sonrası çıkan bazı haberlere ise tepki gösterdi.

Depremde yıkılan Dilek apartmanı üzerinden, yan tarafındaki
binaların ayakta durduğunu Dilek apartmanın ise çürük olduğu için yıkıldığı yönündeki haberlere yönelik
bu bakış açısının doğru olmadığını vurgulayan Alyamaç, depremin uzun sürmesi halinde diğer binaların da aynı şekilde hasar görebileceğini kaydetti.


DİĞER İLLERDE DE DURUM FARKLI DEĞİL!


6,8'lik depremin ardından ihmal edilen Doğu Anadolu Fay hattının geçtiği illeri de değerlendiren Alyamaç,
Malatya, Bingöl, Muş ve Diyarbakır gibi diğer illerin de konut yapı stoğunun Elazığ'dan bir farkının olmadığının altını çizerek,
yıkılmaların perde arkasına yönelik sadece deniz kumu üzerinden yapılan yorumların yanlış olduğunu, zemin ve mühendislik gibi çok sayıda parametrenin bir araya gelmesi sonucunda bir takım olumsuz durumların ortaya çıktığını kaydetti.

ALÜVYON ZEMİN YIKIMIN ÖNÜNÜ AÇIYOR


Elazığ'ın zeminini değerlendiren
Fırat Üniversitesi Jeoloji Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Ahmet Şaşmaz
ise; bölgedeki yapıların alüvyon zemin üzerine kurulu olduğunu bunun da depremin rahatlıkla yayılıp yıkıma yol açabildiğini söyledi.
  • Depremin şiddetini artıran alüvyon akarsular tarafından taşınan kil, kum, çakıl taşı gibi kütle parçalarının, suyun akış hızının azalması sonucu elverişli yerlere birikmesiyle meydana gelen tortular olarak ifade ediliyor.

KAT SINIRLAMASI GETİRİLMELİ


Şehrin en büyük dezavantajının ova üzerine kurulmuş olması olduğunu da ifade eden Şaşmaz, Harput bölgesi ve TOKİ konutlarının olduğu bölgede özellikle zeminden kaynaklı hiçbir sıkıntının olmadığına değinerek, yenilenecek konutlarla ilgili ise şöyle konuştu;

''Zeminle ilgili hazırlanan raporlar var. Bu raporlar dikkate alınarak yapılacak bina için hangi tip temelin kurulacağı planlanmalı. İmara açılacak bölgeler de bu raporlar dikkate alınarak belirlenmeli.
Bu alanlar için kat sınırlaması da getirilmeli. Örneğin 2-3 katı geçmeyecek şekilde bir düzenleme yapılmalı
.’’

#Elazığ deprem
#Malatya deprem
#Fırat Üniversitesi Mühendislik Fakültesi İnşaat
#Kürşat Esat Alyamaç
#Deprem
#Bingöl
#Erzincan
#Muş
#Diyarbakır
#Doğu Anadolu Fay hattı
#Harput
#TOKİ
#Sürsürü Ovası
#Jeoloji
#Kenan Biter