Tasarruf AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Nimetullah Narman, yaptığı açıklamada, tasarrufa dayalı finansman sağlayan sektörün cirosunun 2019 için 2-3 milyar lira olduğunu belirterek, sektör aktörlerinin doğru hamleleriyle bu cironun gelecek 2 yılın sonunda 10 milyar liraya ulaşabileceğini söyledi.
10 yıldır tasarrufa dayalı finansman sektörü içerisinde bulunduğunu ifade eden Narman, nisan ayında faaliyete başlayan Tasarruf AŞ'nin, Türkiye genelinde 8 şubesi bulunduğunu, bu sayının hızla artarak gelecek yıl içerisinde 50'ye ulaşacağını kaydetti.
Tasarruf AŞ'nin amacının, insanların hayallerine kavuşabilmeleri için güvenilir, samimi ve faizsiz şekilde hizmet veren bir şirket kültürü oluşturmak olduğunu aktaran Narman, şirketin tamamen yerli sermayeyle oluşturulduğunu söyledi.
"Tasarruf alışkanlığının, bireyden ülkenin tümüne yayılabilmesi gerekiyor. İnanıyoruz ki tasarruf ettiğimiz müddetçe büyük fedakarlıklara ve ayrıcalıklara ihtiyacımız kalmayacak. Her bir birey, kendi emeği ve tasarrufuyla hayalindeki ev ve arabaya sahip olabilecek. İnsanları, gelirlerinden daha fazla giderlerinin olduğu bir yaşamdan kurtarmak en büyük gayemiz. Bugün, insanlarda ev ya da araba sahibi olmanın çok zor olduğu, bunun için yüksek bedellerin yıllar boyu ödenmesi gerektiği düşüncesi var. Biz tam da bu algıyı yıkmak istiyoruz. Çünkü Tasarruf AŞ sayesinde birikim yapmak oldukça rahat. Biz de bu hayallerin kolayca gerçekleşebileceğini adımız gibi biliyoruz."
Nimetullah Narman, insanların, hayatlarına küçük dokunuşlar yaparak ciddi tasarruflar elde edebileceğini belirterek, "Tek bir örnekten yola çıkalım; evinizde sürekli prizde takılı halde olan 5 adet elektrikli alet olduğunu düşünelim. Bu aletler, aylık 8,1 kilovatsaat boşa elektrik tüketimi yapıyor. Yani yılda yaklaşık 50 lira gibi tüketim, çok küçük bir müdahale ile ortadan kalkabiliyor. Bu durum boşa tükettiğimiz su, gıda ve gereksiz harcamalar için de geçerli. Eğer tasarrufu hayat anlayışımız yapabilirsek ayda 150-500 lira tasarruf yapabiliyoruz. Sadece bu alışkanlığı değiştirerek bile taksitle ev almak mümkün." şeklinde konuştu.
Kredi çekerek ev ya da araç almayı "insanın kendisine ettiği zulüm" olarak tanımlayan Narman, "100 bin liralık ev için 120 ay vadeli kredi çekildiğinde bunun kişiye maliyeti 220-250 bin lira oluyor. Kişi, '100 bin liralık ev alacağım' diyor, aslında 240 bin lira ödüyor. Ayrıca, bunun için 10 yılını ipotek altına alıp borçlanıyor." dedi.
Narman, sektöre dair beklentilerini açıklarken de, "Eğer doğru sektör aktörleri tarafından doğru adımlar atılırsa tasarrufa dayalı finansman modeliyle sahiplenilen ev oranının 2023 sonu itibarıyla Türkiye'de satılan konutların yaklaşık yüzde 20'sine karşılık gelerek 200 bin adede ulaşacağını öngörüyorum. Şu an 2 milyar lira olan sektör cirosu, 2 yılın sonunda 10 milyar lira, 4. yılın sonunda 50 milyar lira bandına gelecektir." ifadelerini kullandı.
Tasarruf AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Narman, tasarrufa dayalı finansman işleyişinin temelinde insanların birbirlerine destek olmasının yattığını belirterek, şunları kaydetti:
"Şirket olarak sektöre farklı bir bakış açısı getirdik. Sektörün diğer temsilcileri 61 aya ev teslim sözü veriyor. Biz bunu 18-20 aya kadar düşüren bir finansman hizmeti geliştirdik. Tasarrufla, kredisiz ev almak mümkün. Yaptığımızın karşılığında bir hizmet bedeli alıyoruz. Biz bu hizmet bedelini dahi insanların hayallerini gerçekleştirmek için taksitle kabul edebiliyoruz. Belki bugün ev ya da arabayı teslim alamıyorlar ama ev ve araba sahibi olacakları günü, biz onlara şimdiden bildiriyoruz."
Narman, potansiyel müşterilerinin başlıca kaygısı olan "Size ve tasarrufa dayalı finansman sektörüne nasıl güvenebilirim?" sorusuna, sigortacılıkta önemli bir marka olan HDI Sigorta ile anlaşarak çözüm bulduklarını söyledi.
Dijital altyapı hizmetlerinde servis sağlayıcılarının Turkcell olduğunu aktaran Narman, "Sektörde gerçekleştirdiğimiz bir başka yenilik de yola çıktığımız ilk andan itibaren dijital çözümler sağlıyor oluşumuz. Günümüzde verilerimizin güvenliği çok önemli bir konu haline geldi. Birçok kişinin bilgileri siber saldırılarla izinsiz şekilde ele geçirilip kullanılıyor. Bu durum, şirketleri büyük sorumluluk altına sokuyor. Biz tüm bunların yaşanmaması için sistemimize yatırım yaptık." diye konuştu.