Yargıtay'dan aboneliklerde alınan güvence bedeline yönelik dikkat çeken bir karar çıktı.
Yüksek mahkeme 1995 yılında alınan güvence bedelinin 20 yıl sonra değerinde ödenmesi için açılan davada söz konusu teminat bedellerinin enflasyon karşısında değerini yitirmemesi için gelir getiren bir banka hesabına yatırılması gerektiği yönünde görüş bildirdi.
EPDK'nın 28.11.2011 tarihli ve 3603 sayılı kararının 6. maddesinde yer alan düzenlemenin 05.03.2003 tarihinden itibaren alınan güvence bedellerini kapsadığına vurgu yapılarak, 20 yıl önce alınmış güvence bedelinin bugünkü abonelik güvence bedelleri baz alınarak karar verilmesinin denkleştirici adalet ilkesine ters olduğu bu yüzdenden bedel tespitinde ÜFE-TÜFE, altın ve dövizdeki artışlar ile memur ve işçi emekli maaşlarındaki artışlar gibi bir takım ekonomik gelişmelerin ortalaması baz alınarak belirlenmesi gerektiğine dikkat çekilen davada,
mahkemece 20 yılı aşkın süre önce verilen bedelin, ortalama faiz getiren bir banka hesabına yatırılması gereken tarihten itibaren hesaplanacak faizi ile bulunacak miktarın hüküm altına alınması gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesis etmesinin yasaya aykırı olduğuna karar verildi.
Abonelik güvence bedellerinin iadesine ilişkin çıkarılan düzenleme 2003 yılı ve sonrasında yapılan sözleşmeleri kapsıyor. Düzenlemeye göre abonelik sözleşmesi bitimiyle kişinin ödediği güvence bedeli Tüketici Fiyatları Genel İndeksi’ne göre hesaplanarak 3 gün içinde iade ediliyor.
05/03/2003 tarihinden sonra güvence bedeli alınan müşterilerden, sözleşmesi sona eren veya mekanik sayacı ön ödemeli sayaç ile değiştirilenlerin, dağıtım şirketinde bulunan güvence bedeli tüm borçların ödenmiş olması kaydıyla, T.C. Başbakanlık Türkiye İstatistik Kurumu tarafından aylık olarak ilan edilen, 1994=100 Temel Yıllı Tüketici Fiyatları Genel İndeksi’nde bir ay önceye göre meydana gelen değişim oranları esas alınarak güncelleştirilir ve talep tarihinden itibaren üç gün içerisinde kendisine iade edilir.