Ege ve Akdeniz’de Türkiye’ye karşı gerilimi yükseltmeye çalışan Yunanistan, Midilli adasında Moria kampının küle dönmesinin ardından ortaya çıkan insanlık dramına çözüm bulamıyor. Yaklaşık 12 bin 500 sığınmacıya, yani kapasitesinin 4 katı insana ev sahipliği yapan Moria sığınmacı kampı önceki gün henüz nedeni belirlenemeyen bir yangın nedeniyle neredeyse tamamen yok oldu. Yangının ardından Yunan hükümeti, sokakta kalan sığınmacıların barınması için yeni çadırlar gönderdiğini, yardım için de Mitilini limanına bir yolcu feribotunun yanaştığını açıkladı .Ancak söz konusu plan, yeni gelen geçici çadırların da öncekileri gibi kalıcı kampa dönüşeceğinden korkan yerel yetkili ve ada sakinlerinin direnişi ve reddiyle karşılaştı.
Yunanistan Göç Bakanı Notis Mitarachi, MEGA TV’ye yaptığı açıklamada, yerel halkın sığınmacıları istemediğini belirterek, Ailelerin, savunmasız insanların ihtiyaçlarını karşılamaya hazırız ifadelerini kullandı. Bakan Mitarachi, Yerel yetkililerin buna karşı teklif ettiği şey ise, sığınmacıların tekneye binip Atina’daki Pire limanına gitmesi. Teknik olarak bu uygulanabilir bir plan değil, koronavirüsten dolayı daha fazla güvenlik sorunu oluşturacak diye ekledi.
Yunanistan tüm bu tartışmalar sürerken kamptaki yangından kaçan binlerce sığınmacı iki geceyi de dışarıda geçirmek zorunda kalırken, Yunan televizyonunun yayınladığı görüntülere göre bazıları mezarlıkta kamp kurmaya başladı. Afganistan’dan gelen 25 yaşındaki Zohra, “Moria bitti. 2 gündür yollardayız, su yok, yemek yok ve geceler çok soğuk oluyor” diye konuştu.
Yangından kaçmak zorunda kalmadan önce kampta kalanların bazılarının yeni tip koronavirüs (Kovid-19) testleri pozitif çıkmıştı. Avrupa’daki 2015-2016’daki sığınmacı krizinin ardından, özellikle kamptaki nüfusun artmasıyla birlikte sığınmacılara karşı daha düşmanca ve sert olurken, adadaki yetkililer de hükümetin Moria’yı açık hava kampına dönüştürme planına karşı çıkıyordu.