Hindistan Yüksek Mahkemesi, yetkililerin, Cammu Keşmir bölgesinde yaşayan vatandaşlara tehdit, saldırı ve boykota son vermesi kararı aldı.
Gansalves ve Adeeb'in dilekçesinde paramilis konvoyuna 14 Şubat'ta düzenlenen saldırının ardından Cammu-Keşmir'de birçok kasaba ve şehirde Keşmirli öğrencilerin, çetelerden korunmak amacıyla kendilerini odalarına kilitlediği ifade ediliyordu.
Hindistan'da sosyal medyada paylaşılan videolarda da Keşmirli öğrencilerin Hindu milliyetçisi gruplar tarafından dövüldüğü, kolej ve üniversitelerden ayrılmalarının istendiği görülüyordu.
Kuzeyde Ambala kentinde 300 kadar Keşmirli öğrencinin, Hindular tarafından yatakhanelerden çıkarıldığı, Dehradun'da en az 20 öğrencinin güvenlik endişesiyle polis gelene kadar kendilerini odalarına kilitlediği belirtilmişti.
İngiltere 1947'de Hindistan'dan çekilirken, prenslik şeklinde yönetilen Keşmir'i Hindistan ya da Pakistan ile birleşme konusunda serbest bıraktı. Nüfusunun yüzde 90'ı Müslüman olan Keşmir halkı 1947'de Pakistan'a katılmaktan yana tavır alsa da dönemin prensi Hindistan ile birleşmeye karar verdi. Karara Müslüman Keşmir halkı karşı çıktı. Pakistan ve Hindistan'ın bölgeye asker göndermesi üzerine de taraflar 1947'de ilk kez savaştı. İki ülke arasında yine aynı nedenle 1965 ve 1999'da da savaş çıktı.
Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK), 1948'den itibaren aldığı kararlarla Keşmir'in askerden arındırılmasını ve geleceğinin halkoyuyla belirlenmesini öngördü. Hindistan halk oylamasına sıcak bakmazken, Pakistan ise BMGK kararlarının uygulanmasını istiyor.