Zira, Taha Abdurrahman babasının klasik eğitimi sürdüren bir medresede müderris olması hasebiyle ilk eğitiminde ona tabi olmuş, bu sayede Mağrip’te tevarüs edilegelen dinî kültürle yetişmiştir. Orta eğitimini Dâr-ı Beydâ’ kentinde yapmış, ardından Rabat’taki V. Muhammed Üniversitesinde felsefe bölümünü kazanarak mantık ilmiyle uğraşmış ve mezun olmuştur (1970).
Sonra akademik eğitimini tamamlamak üzere Fransa Oxford ve Sorbonne üniversitelerine gitmiş, 1972 yılında Sorbonne Üniversitesinde Dil Felsefesi alanında Ontoloji Sorunsalının Dilsel Yapısı başlıklı teziyle doktorasını tamamlamış, 1985’te aynı üniversitenin Edebiyat ve İnsanî Bilimler kısmında Doğal ve Argümantatif İstidlalin Mantığı isimli teziyle ikinci doktorasını yapmıştır.
Meslek hayatına mezunu olduğu Rabat’taki V. Muhammed Üniversitesi Edebiyat ve İnsanî Bilimler Fakültesi’nde Mantık ve Dil Felsefesi hocalığı yaparak başlayan Taha Abdurrahman, burada baskın olan komünist ve liberal ideolojilere tabi olmayı reddederek, kendi tefekkürünün inşasında fenomenolojik yönteme (Din’i / Tanrı’yı paranteze almasından olsa gerek) mesafeli durmuş, yaptığı araştırmalar ve telif ettiği eserlerdeki tezlerini temelde mantık, dilbilimleri, mantık felsefesi ve dil felsefesi alanlarında ulaşılan en son gelişmeler üzerine kurmuştur. (İLEM İslam Düşünce Atlası)
Okuru olarak bugün Taha Abdurrahman’ı dinlemenin değerli bir tecrübe olacağına inanıyorum.