Anlam vermek zor

04:0019/07/2024, Cuma
G: 19/07/2024, Cuma
Mehmet Akif Soysal

Malumunuz önemli bir seçim dönemini geride bıraktık. Neresinden bakarsanız bakın iktidar partisinin önemli kayıplar yaşadığı yerel seçimlerde daha iyi sonuçlar alınamaz mıydı? Seçim evvelinde iki konuyu ifade ettik: * Asgari ücret zammı politikası ile * Emekli maaş artışı İlk konuyu ele alalım; Asgari ücret zammı: 2023 Aralık ayında ifade ettiğimiz haliyle 2024 yılının yüksek enflasyonlu bir yıl olacağı netti. Yüksek oranlı verilse de asgari ücret zammının önce işvereni yılın ikinci çeyreğinden


Malumunuz önemli bir seçim dönemini geride bıraktık. Neresinden bakarsanız bakın iktidar partisinin önemli kayıplar yaşadığı yerel seçimlerde daha iyi sonuçlar alınamaz mıydı?

Seçim evvelinde iki konuyu ifade ettik:

* Asgari ücret zammı politikası ile

* Emekli maaş artışı

İlk konuyu ele alalım; Asgari ücret zammı:

2023 Aralık ayında ifade ettiğimiz haliyle 2024 yılının yüksek enflasyonlu bir yıl olacağı netti. Yüksek oranlı verilse de asgari ücret zammının önce işvereni yılın ikinci çeyreğinden itibaren işçiyi zorlayacak hale geleceği açıktı.

Üstüne üstlük siyaset umut işidir.
Seçim vakti seçmen yaptığın köprüye, sağladığın istihdama oy vermez; geleceğe dair verdiğin sözlere, umutlara oy verir.
Asgari ücrete yüklü bir zam değil makul bir zam verilsin ama haziran ayında yeniden artış için söz de verilsin dedik.
Bu tüm tarafların hayrınaydı. İşveren, işçi ve iktidar partisi…
Neden bu denklemi ıskalama sürecine girildi anlam vermek zor doğrusu.
İkinci konu; Emekli maaşı:

Seçim evveli makalemizden alıntılayarak;

“İşte, seçim sürecinde yaptığımız görüşmelerde önümüze çıkan en büyük kırgınlık bu şekilde talebe evrilerek önümüze konuyor.

Basit bir matematikle 16 milyon emeklinin maaşlarına 5 bin TL zam yapılmasının aylık 80 milyar lira ve yıllık olarak 960 milyar liraya denk geldiğini tespit edelim.

Türkiye’nin 2024 yılı bütçesinin kabaca 11 trilyon TL olduğundan yola çıkarsak 5 bin TL’lik bir artışın bütçenin yüzde 9’una denk geleceğini hesaplayabiliriz.

Bu rakam elbette büyük bir rakam, deprem felaketinin yükü hükümetin omzundayken böylesi bir rakamı bütçeye koymasını beklemek imkansızı istemek gibi.
Ancak en alt sınırda olan 2 milyon civarı emekli için 4-5 bin TL’lik bir artışın yapılması bütçeye senelik 120 milyar TL’lik nispeten kaldırılabilecek ve emekliler ile hükümetin arasını düzeltecek bir tutar olacaktır” dedik.

Emekli maaşları hiçbir zaman bırakın en yüksek üzerinden, ortalamadan bile konuşulmaz. Muhalif siyaset en düşük maaşı ağzına pelesenk yapar bu koz verilmemeli dedik.

Yok dendi, hayır dendi. Fakat
döndük, bugün en düşük emekli maaşına zam yapıyoruz. Elbette yapılsın hatta biraz daha fazlası da yapılsın amaaa…
Seçimleri kaybetmeden evvel, bu işi düşünüp karara bağlamak varken, neden kayıplardan sonra yapılıyor? Anlam vermek zor…

Bunlara ek olarak hükümet asgari ücret stratejisinde halen hatada. Zira piyasada maaşlar asgari ücret üzerine çıktı. Büyükşehirlerde 17 bin TL’ye çalışacak personel yok. Hatta farklar elden veriliyor. Vergi kaybı doğuyor, daha da ötesi haksız rekabet oluşuyor. Bordroyu tam gösteren ile tam göstermeyen arasında adaletsizlik oluşuyor. Bunu da önleyecek konu asgari ücretin revize edilmesiydi. Ancak halen karar net deniyor

Arkada memnuniyetsiz yığınlar, ağır kayıplı bir seçim… Siyaseten iş işten geçtikten alınan doğru kararlar.

Madem emekliye maaş artışı verilecekti neden seçim öncesi bu vaat edilmedi?
AK Parti’de kurmay akıl bunları düşünmüyor mu?
#ekonomi
#emekli maaşları
#Mehmet Akif Soysal