Samsun Çarşamba’da “Çocuklar Okula, Veliler Aşıya” kampanyası başlatıldı. Mehmet Akif Ersoy İlkokulu’ndaki uygulamada, veliler aşı oldu.
Okullar yüz yüze eğitime başlarken, vakaların artmaması ve yeniden kapanma tehlikesine karşı velilere büyük görev düşüyor. Uzmanlara göre veliler öncelikle aşı olarak okulları daha güvenli hale getirebilir. Öksüren, ateşi veya ishali olan çocuğun PCR testinden sonra okula gönderilmesi tavsiye ediliyor. Aksi halde virüs evden okula oradan da tüm topluma yayılabilir.
Kovid-19’da ikinci kışını kapanmasız geçirmek isteyen Türkiye’de son bir buçuk yılın en büyük toplumsal hareketliliği 6 Eylül’de okulların yüz yüze eğitime başlaması ile yaşanacak. 18 milyon öğrenci, 1 milyon öğretmen, okul ve servis çalışanlarına velilerin eklenmesi ile hareketlilik neredeyse Türkiye nüfusunu kapsayacak.
Öğretmenler büyük oranda aşılanırken kapanmaya götürecek vaka artışlarının önüne geçilmesi için uzmanlardan velilere öneriler geliyor.
Velilerin göstereceği özenle virüsün evlerden en yoğun hareketliliğin yaşanacağı okullara, oradan da topluma yayılmasının önüne geçileceği belirtiliyor.
Velilerin bulaşma zincirini kıracağını belirken uzmanlar bunun da kapanmaları önleyeceği kaydediliyor. Uzmanların önerilerinin başında da velilerin çift doz Kovid-19 aşılarını tamamlamaları geliyor.
Uzmanlar, ailelerin çocuklarına gösterdikleri hassasiyeti arkadaşlarına ve diğer topluma da göstermesinin önemini vurguluyor. Bu çerçevede evde öksüren, ateşi veya ishali olan çocuğun okula gönderilmemesi tavsiye ediliyor. Böyle bir durumda önce PCR testi yaptırılması, sonucuna göre çocuğun okula gönderilmesi isteniyor.
Velilerin dikkat etmesi gereken diğer bir husus ise okula gidişler. Ailelerin okulların giriş çıkışında kalabalık oluşturmaması istenirken, gereksiz yere okula gitmemeleri konusunda da uzmanlar tarafından uyarılıyor.
Uzmanlar, çocukların okulda cerrahi maske takmasını öneriyor. Bunun gerekçesi ise okulda diğer çocukların ilgisini çekmemek ve böylece maske takasının önüne geçmek. Bu konuda da velilerin dikkat etmesi isteniyor.
Okul yönetimleri de alarmda olacak. Bir kişinin Kovid-19 ile teması olduysa HES kodunda değişiklik olacak.
Bu değişikliği okul, elektronik takip sistemi ile takip edecek.
Bu uygulama ile riski bulunan çocuk, okula alınmayacak. Bu şekilde okullara virüs girişi ve yayılımı engellenecek.
Çocukların kurallara uyumu konusunda yetişkinlerden daha iyi olduğu dikkat çekilirken konu yine de şansa bırakılmayacak.
Öğretmenler, çocuklara ‘neden maske takıldığını’, ‘maskenin önemi’ gibi konuları her yaş grubunun anlayacağı şekilde anlatacak.
Sınıf başta olmak üzere okul ortamında mesafe, maske ve havalandırmaya dikkat edilerek bulaşma oranını düşüreceği vurgulanıyor.
Veli-öğretmen-okul üçgeninde sağlanacak önlemlerin muhtemel etkileri konusunda ise yurt dışında elde edilen sonuçlara vurgu yapılıyor. Delta varyantı öncesinde diğer ülkeler ve Türkiye’deki veriler değerlendirilirken okullar açık olduğu zamanda okula giden çocuklar ile gitmeyen çocuklar karşılaştırıldığında özellikle kurallara uyulması, maske takılması aynı zamanda çocukların yanındaki yetişkinlerin aşılı olması değerlendirildiğinde çocuklarda salgının daha düşük olduğunun tespit edildiği belirtiliyor.
Adana’da bazı camilerde, mobil aşı ekiplerince cuma namazı öncesi ve sonrasında vatandaşlara Kovid-19 aşısı yapıldı.
Kentteki bazı camilerin avlularında, cuma namazı öncesinde İl Sağlık Müdürlüğü’nce mobil aşı istasyonları kuruldu. Sağlık ekipleri, namaz öncesi ve sonrasında vatandaşlara Kovid-19 aşısı yaptı. Sabancı Merkez Camisi’ndeki aşılama çalışmasına katılan İl Sağlık Müdürü Halil Nacar,
“Adana’nın tüm ilçelerindeki bazı camilerde cuma namazı öncesi ve sonrası aşı kampanyası yaptık. Randevu almakta zorlanan, randevuya gidemeyen ya da vakit bulup aşı olmaya gidemeyen ama aşı olmak isteyen, hiç aşı olmamış ya da 2. ve 3. doz zamanı gelmiş vatandaşlarımıza burada aşılarını yapmak için planlama yaptık. Amacımız Adana’nın tamamını aşılamak”
diye konuştu.