Bölgedeki durumu yerinde görmek, acil müdahale gerektiren konulara çözüm üretmek amacıyla Diyarbakır'a gelen Bakan Koca, valilik toplantı salonunda Diyarbakır, Mardin, Şanlıurfa, Batman, Siirt ve Şırnak'ın il sağlık müdürü, başhekim ve saha koordinatörlerinin katılımıyla düzenlenen toplantıda illerdeki güncel durumu, ihtiyaçları ve sağlık altyapısını değerlendirdi.
Koca, gazetecilere yaptığı açıklamada, Diyarbakır'daki incelemeleri tamamladıklarını, bölgedeki son durumu masaya yatırdıklarını belirterek, Diyarbakır'ı merkez tutarak Mardin, Şanlıurfa, Batman, Siirt ve Şırnak'taki mevcut durumu ve sağlık hizmetlerini detaylarıyla değerlendirdiklerini söyledi.
Bu görüşmeler kapsamında bazı kararlar aldıklarını dile getiren Koca, koronavirüs salgınında hastalığın kesin tedavisi olmamakla birlikte erkenden başlanan etkili ilaç tedavilerinde ve hastane bakımlarında en başarılı ülkeler arasında bulunduklarını, bu sayede vefat oranlarını düşük seviyelerde tutmayı başardıklarını kaydetti.
Pandeminin ilk zamanlarında alınan kısıtlayıcı önlemler sayesinde vaka sayısını hızla düşüş eğilimine çekmeyi başardıklarına dikkati çeken Koca, haziranın başından itibaren başladıkları normalleşmenin eski hayata dönmek olmadığı vurgusunu yaptıklarını anlattı.
"Kontrollü sosyal hayat" diyerek sosyal ve iş hayatını sürdürmeye fırsat veren tedbir dönemine girdiklerini ilan ettiklerini anımsatan Koca, şöyle dedi:
"Burada önemli olan kontrollü bir yönetimle ağır hastalık ve can kayıplarını asgari seviyede tutmaktır ancak sosyokültürel yapımız, alışkanlıklarımız, geleneklerimiz, toplumsal ilişki ve sorumluluklarımızın kontrollü olmayan bir sosyal hayatla bizi yüz yüze getirdiğini gördük. Ardı ardına idrak ettiğimiz bayramlarımız, eş dost ziyaretleri, nişan ve kına törenleri, düğünler, asker uğurlamaları ve taziyeler maalesef mesafenin unutulduğu, maskelerin takılmadığı, sosyal mesafenin korunmadığı ortamlar oldu. Bunun yansımalarını da hemen gördük.
Bu süreci aile bağlarının en sağlam ve güçlü olduğu gelenek ve göreneklerine en fazla bağlılığıyla bilinen bölgelerimizde Orta Anadolu ve Güneydoğu Anadolu bölgemizde daha fazla yaşadık. Hasta artışının yaşandığı illerimiz arasında Diyarbakır, Mardin, Şanlıurfa, Batman, Siirt ve Şırnak illeri vardı."
Tüm Türkiye'de yatak ve yoğun bakım doluluk durumunu her an izlediklerini, Türkiye genelinde büyük bir sorun olmadığını ifade eden Koca ancak bazı illerde yer yer hızlı hasta artışından kaynaklanan sorunlar yaşadıklarını, bu dönemde sıkıntı yaşanan illerle özel ilgilendiklerini bildirdi.
Bu illerin valileri başta olmak üzere mülki idare amirleri ve sağlık yöneticileri ile sık sık görüşerek artışa yol açan nedenler ve alınması gereken tedbirleri il il değerlendirdiklerine dikkati çeken Koca, il hıfzıssıhha kurullarının kendi illerine mahsus tedbirler açıkladığını, bu tedbirleri uygulamaya koyarak denetim yapıldığını dile getirdi.
Gönüllü tedbirler yetersiz kalınca kolluk kuvvetlerinin denetimini devreye almak zorunda kaldıklarını, sıkıntının yaşandığı illerin sağlık ihtiyaçlarına da hızla müdahale ettiklerini vurgulayan Koca, yatak, cihaz ve personel takviyesi yaparak kapasite artımı sağladıklarını anlattı.
Hastane planlamalarını hızla gözden geçirdiklerini ve artan ilaç, test kiti ve malzeme gibi ihtiyaçları karşıladıklarını ifade eden Koca, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Batman'da yeni 440 yataklı hastanemizi bu ay sonu hizmete alıyoruz. Yoğun bakım yatak sayımız mart ayında 116 idi, bu süreçte 17 yoğun bakım yatağını hizmete aldık. Ayrıca, 103 yatak ilavesiyle kapasitemizi 236 yatağa çıkarmış olacağız. Batman'da şu an yoğun bakım doluluk oranı yüzde 79, solunum cihazı doluluk oranı ise yüzde 44. Diyarbakır'da yoğun bakım yatak sayımız mart ayında 370 idi. Bu süreçte 44 yeni yoğun bakım yatağını hizmete sunduk. 106 yatak ilavesiyle kapasitemizi 520 yatağa çıkarmış olacağız. Diyarbakır'da yoğun bakım doluluk oranı şu an yüzde 66, solunum cihazı doluluk oranı ise yüzde 17,5. Mardin'deki yoğun bakım yatak sayımızı ise 139'dan 43 yatak ilavesiyle 182 yatağa çıkarmış olacağız. Mardin'de yoğun bakım doluluk oranımız yüzde 81, solunum cihazı doluluk oranımız ise şu an yüzde 44."
Siirt'te mevcut 63 yoğun bakım yatağına 20 yatak ilaveyle kapasiteyi 83 yatağa çıkarmış olacaklarının bilgisini veren Koca, "Yoğun bakım doluluk oranımız şu an yüzde 62, solunum cihazı doluluk oranımız ise yüzde 12. Şanlıurfa'da yoğun bakım yatak sayımız mart ayında 567 idi. Bu süreçte 33 yeni yoğun bakım yatağını hizmete aldık. 110 yatak ilavesi ile yoğun bakım yatak kapasitemizi 710 yatağa çıkarmış olacağız. Şanlıurfa'da şu an yoğun bakım doluluk oranımız yüzde 74, solunum cihazı doluluk oranımız ise yüzde 31." ifadelerini kullandı.
Koca, Şırnak'ta geçen ay yeni 125 yataklı kadın doğum ve çocuk hastanesini hizmete almış bulunduklarını, 69 olan yoğun bakım yatak sayısını 40 yeni yatak ekleyerek 109'a çıkardıklarını belirtti.
Koca, "Bu ay 13 yatak ilavesiyle kapasitemizi 122 yoğun bakım yatağına çıkarmış olacağız. Şırnak'ta yoğun bakım doluluk oranımız şu an yüzde 58, solunum cihazı doluluk oranımız ise yüzde 12." diye konuştu.
"Türkiye genelinde yatak doluluk oranı yüzde 51, yoğun bakım doluluk oranı yüzde 68, solunum cihazı doluluk oranı yüzde 31'dir. Önceliğimiz hasta sayısı artışını durdurmak, aksi bir durumda bu tedbirlerin de bir süre sonra çözüm konusunda yetersiz kalma ihtimali olabilir." diyen Koca, temaslı taramasının salgınla mücadelede hayati öneme sahip olduğunu vurguladı.
Diyarbakır'da salgının başında 118 olan filyasyon ekibi sayısını 385'e çıkardıklarını, her filyasyon ekibinin 3 kişiden oluştuğunu dile getiren Koca, bugün verdikleri talimatla filyasyon ekibi sayısının birkaç gün içinde 450'e ulaşacağını söyledi.
Batman'da salgının başında 27 olan filyasyon ekibi sayısını 100'e, Mardin'de 55'ten 110'a, Siirt'te 58'den 80'e, Şanlıurfa'da 176'dan 330'a, Şırnak'ta 28'den 54'e çıkardıklarına dikkati çeken Koca, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Diyarbakır'da temaslılara ulaşma süremizi 12 saate kadar düşürdük. Bu tedbirler sayesinde hasta sayılarındaki artış durduruldu ve aktif hasta sayıları düşmeye başladı. Bugün geldiğimiz noktada bu düşüşü sürdürebilmek için dikkat etmemiz gereken bazı örnekler vereyim. Diyarbakır'da temaslı kişilerin yüzde 91'inin aile içinde bulaştığını tespit ettik. Yani temaslılar büyük çoğunlukla aynı aileden kişilerden oluşuyor.
Temaslıların vakaya dönüşme oranında ise düşüş var ancak bu veri bize sosyolojik faktörler ve aile ziyaretlerinin ertelenmesi gerektiğini söylüyor. Bugün incelemelerde bulunduğumuz illerde filyasyon için adresinde bulunamayanların oranları yüzde 9,7 yani yüzde 10. Temaslı ve şüpheliler, kendilerini mutlaka izole etmeli."