ABD’de bulunan Jackson Laboratuvarı Enstitüsü’nde baş araştırmacı olarak görev yapan İmmünoloji Uzmanı Prof. Dr. Derya Unutmaz, Delta varyantına karşı çift doz BioNTech ya da 2 doz Sinovac-1 doz BioNTech aşısının çok önemli olduğunu belirtti. Türkiye’nin aşılamada oldukça iyi ilerlediğini, ABD’nin önüne geçtiğini dile getiren Durmaz, Türkiye’de 18 yaş üzerinde tek doz aşı olanların nüfusa oranının ABD’den daha fazla olduğunu ifade etti.
Türkiye’de vaka sayıları ile ölüm oranlarının artmasının Delta varyantıyla bağlantılı olduğunun altını çizen Unutmaz, şöyle konuştu: “Türkiye’de çok hızlı aşılama ancak haziran ortasında başladı. İyi ki de başladı. Eğer şu ana kadar yapılan aşılama olmasaydı 100 bin vaka sayılarını çok rahatlıkla görürdük. Belki ölümler 1000’in üzerine çıkardı ki bunu aşılamanın az olduğu bazı ülkelerde görüyoruz. Örneğin, Vietnam’da temmuza kadar az vaka vardı, hiç ölüm yoktu. Şu anda 10 binlere varan vakalar var, yüzlerce insan ise hayatını kaybediyor.”
“Bu, Deltanın ne kadar bulaşıcı ve tehlikeli olduğunu gösteriyor. Aşıyla bunun önünü kestik. Fakat şu anda özellikle Deltaya karşı çift doz BioNTech çok önemli. Ya da 2 doz Sinovac-1 doz BioNTech; 3. doz burada gerekli. Bunun için henüz daha yüzde 40-50’lere yaklaşıyoruz. Yeterince insan aşılanmadı maalesef. Aşı tereddüdünü kırabilirsek sonbahara kadar Deltanın da önünü tamamen kesmiş oluruz.”
Prof. Dr. Unutmaz, 2 doz BioNTech aşısı olanlar için üçüncü doza gerek olmadığını, bu aşının en az 6-8 ay koruyuculuğu olacağını söyledi. Virüsün tekrar mutasyona uğraması ve yeni bir varyant oluşması durumunda 4. doz olarak yeni bir aşı gerekebileceğini ifade eden Unutmaz, şunları kaydetti: “Ben bunun düşük bir olasılık olduğunu düşünüyorum. Çünkü Delta varyantı gerçekten çok rekabetçi. Onu yenebilecek virüslerin çıkma olasılığı daha düşük gözüküyor.”
Aşı karşıtları ile yaptırmakta tereddüt yaşayanlara da seslenen Unutmaz, “Aşının içindeki madde, virüsün içinde binlerce kat daha fazla var. Yani eğer öyle bir durum söz konusuysa koronavirüs ile enfekte olduğunuzda o risk binlerce kat daha fazla demektir. Önünüzde böyle bir tehdit var. Orada seçim yapmak gerekiyor” değerlendirmesini yaptı.
Koronavirüs Bilim Kurulu Üyesi Doç. Dr. Afşin Emre Kayıpmaz, Kovid-19’un Delta varyantının Türkiye’de baskın varyant haline geldiğine vurgu yaptı. “Delta varyantı önceki soylara göre en az iki kat daha bulaşıcı bir varyant olarak endişeye sebep olmaktadır” ifadesini kullanan Kayıpmaz, bu varyant ile enfekte olan kişilerin hastaneye yatırılma olasılığının, Alfa veya Vuhan varyantlarıyla enfekte olanlara göre daha yüksek olduğunu anımsattı. Kayıpmaz, aşıların hala varyantlara karşı etkinliğini koruduğuna dikkati çekerek, “Delta varyantı karşısında en savunmasız kişilerin aşıları tamamlanmamış kişiler olduğu bildirilmektedir. Aşıları tamamlanmış kişilerin hastaneye yatış, hastalığı ağır geçirme ve virüs nedenli ölüm riski, aşısız kişilere göre anlamlı ölçüde düşüktür” diye konuştu.
Eskişehir İl Sağlık Müdürü Prof. Dr. Uğur Bilge, aşının önemine dikkati çekti. Durumun ciddiyetinin hastalığa yakalanınca anlaşıldığını kaydeden Bilge, şu değerlendirmelerde bulundu: “Şunu kabul etmeliyiz ki şu andaki Kovid-19, geçen yılki hastalık ile aynı değil. Delta varyantı daha bulaşıcı, daha genç yaştaki insanları etkiliyor ve 3-4 kat daha fazla kişiyi enfekte ediyor. Yani önceki Kovid-19, 2-3 kişiyi enfekte ederken Delta varyantı 6-8 kişiyi enfekte edebiliyor.”
Ankara Üniversitesi Enfeksiyon Hastalıkları Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. İsmail Balık, yoğun bakıma yatma açısından hiç aşı olmayanların ilk sırada olduğunu belirterek şunları anlattı: “2’nci sırada tek doz aşı olmuş olan kişiler. 3’üncü sırada ise 2’nci aşısını daha yeni olmuş yani bağışıklığı tam gelişmemiş olan kişiler. 4’üncü sırada da 2 doz aşı olmuş ve aradan 3 aydan daha fazla zaman geçmiş olan kişiler yoğun bakıma yatış sırasını oluşturuyor. Hiç aşı olmamış olanların bir an önce aşılarını yaptırmaları gerekiyor. 2’nci doz sırası geldiği halde olmayanların aşılarını yaptırmaları gerekiyor. Tek doz aşı hiçbir işe yaramıyor.”