Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Mustafa Hasöksüz, koronavirüs sürecini ve Delta varyantını Yeni Şafak’a değerlendirdi. Aralık 2020’den itibaren önce Hindistan sonra İngiltere’de yayılmaya başlayan Delta varyantının en önemli özelliğinin, şimdiye kadar görülen varyantlar içerisinde en hızlı bulaşma özelliğine sahip duğunu söyleyen Hasöksüz, şunları söyledi: “Bu nedenle 5-12 yaşlarındaki çocuklar ve 18-24 yaşlarındaki gençlerde 5 kat daha fazla enfeksiyon saptanmıştır. Birçok Avrupa ülkesinden sonra bizim ülkemizde de saptanan bu Delta varyantının yayılmasının engellenmesi çok önemlidir. Hastalığa karşı aşı ile en etkili koruma 2. dozdan 2 hafta sonra başlamaktadır, bu nedenle ilk dozdan sonra maske ve mesafe gibi kişisel korunma yöntemlerinden kesinlikle taviz verilmemelidir. Aşılamada 18 yaşa kadar inildi. Özellikle Delta varyantının gençleri de etkilediği düşünülürse 18 yaşa uygulamanın başlatılması sadece gençlerimizi korumayacak aynı zamanda Delta varyantının dolaşımdaki oranını da düşürecektir.”
Hayat normale dönmeden bazı vatandaşların maskeleri çıkardığının gözlemlendiğini belirten Prof. Hasöksüz, “Delta varyantının hızlı bulaşma özelliği düşünüldüğünde uykularım kaçıyor. Dördüncü dalga ağustos-eylül aylarında olacak diye korkuyorum” diye konuştu. Prof. Hasöksüz, üçüncü doz aşının öncelikle sağlık personeli gibi yüksek risk grubundakilere olmasını önerdi. Aşı olmayan kesime de Prof. Hasöksüz, “Aşı sadece kendi sağlığımız için değil aynı zamanda enfeksiyonla savaş için toplumsal bir sorumluluğumuzdur” diye seslendi.