2023 Nobel Tıp Ödülü'nü, MRNA aşıyla ilgili çalışmaları sebebiyle Katalin Kariko ve Drew Weissman kazandı. Peki Katalin Kariko kimdir, nereli, hangi çalışmaları gerçekleştirdi.
Katalin Kariko,17 Ocak 1955 tarihinde Szolnok'ta doğdu. Macar biyokimyager ve bilim insanı. Almanya merkezli biyoteknoloji şirketi olan BioNTech'te kıdemli başkan yardımcısı olan Kariko, Pfizer-BioNTech'in ortaklaşa geliştirdikleri COVID-19 aşısının temel aldığı mRNA teknolojisini geliştirmesi ile tanınmaktadır.
Katalin Kariko 1956 Macaristan ayaklanması'ndan bir yıl önce 17 Ocak 1955'te Jász-Nagykun-Szolnok vilayetinin merkezi Szolnok'ta doğdu. Kasap bir baba ve ev hanımı bir annenin kızı olarak Büyük Macaristan Ovası yakınlarındaki Kisújszállás kasabasında büyüdü. Küçük yaştan itibaren bilime ilgi duyan Kariko, lisans eğitimine 23 yaşında Szeged Üniversitesi Biyolojik Araştırmalar Merkezi'nde başladı ve burada doktorasını tamamladı.
RNA'ya olan ilgisini ilk kez Szeged Üniversitesi'nde geliştirdi ve akademik kadroya dahil edildi. Ancak komünist Macaristan'ın laboratuvarlarında kaynak yoktu ve 1985'te üniversite yönetimi tarafından görevden alındı. Philadelphia'daki Temple Üniversitesi'nden davet aldıktan sonra eşi ve kızıyla birlikte aynı yıl Macaristan'dan Amerika Birleşik Devletleri'ne göç etti. Komünist rejim altında Macarların ülke dışına para çıkarması yasaklanmıştı, bu yüzden Kariko ve kocası ABD'ye gidebilmek için arabalarını 1200 dolara satmak zorunda kaldı ve parayı bulunmaması için iki yaşındaki kızlarının oyuncak ayısına sakladılar.
Kariyerine 1970'lerde başlayan Katalin Kariko, bir süredir yürüttüğü Mesajcı RNA çalışmalarına Pennsylvania Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde devam etti. 1980'lerin sonunda, bilim insanları kanser gibi hastalıkların tedavisinin nasıl geliştirileceğini anlamanın anahtarı olarak görülen DNA'ya odaklandı. Ancak Kariko'nun ana ilgi alanı, hücrelere proteinlerin nasıl yapılacağına dair talimatlar veren genetik kod olan RNA idi. O dönemde mRNA araştırmalarına duyulan ilgi azaldığı için hastalıklarla mücadele için bu yola başvurulması güvenilir kabul edilmiyordu. Bu nedenle bilimsel çalışmalarına ödenek bulabilmek için yaptığı başvurular reddedildi. 1995'te Pennsylvania Üniversitesi'nde profesör unvanını almayı beklerken bunun yerine daha düşük bir pozisyona getirildi. Bu sırada Kariko'ya kanser teşhisi konuldu. 1997'de bir fotokopi makinesinin önünde yapılan tesadüfi bir toplantı, Kariko'nun kariyerini hızlandırdı.
HIV aşısı üzerinde çalışan immünolog Drew Weissman ile tanıştı. Kariko ve Weissman 2005 yılında beğeni toplayan bir girişim ile, sentetik RNA'nın vücudun bağışıklık sistemi tarafından tanınmamasına izin verecek bir yol geliştirmek için işbirliği yapmaya karar verdiler. İkili, araştırmalarına devam etti ve RNA'yı lipid nanopartiküllere yerleştirmeyi başardılar, bu kaplama çok hızlı bir şekilde parçalanmalarını önledi ve hücrelere girişlerini kolaylaştırdı. Ertesi yıl Karikó ve Weissman, mRNA ilaçları geliştirmek için bir şirket kurdu ve Karikó CEO pozisyonuna getirildi. 2013'te, Almanya'daki Mainz Üniversitesi kampüsünde bulunan ve o sırada bir web sitesi bile olmayan BioNTech'te işe başladı. Ayrıca bu dönemde Amerikan biyoteknoloji ve ilaç şirketi Moderna'dan bir iş teklifi aldı.
Kariko'nun çalışmaları ve araştırmaları, BioNTech'in aşı antijenleri üreten bağışıklık hücreleri yaratma çabasına katkıda bulundu. Karikó'nun klinik araştırmaları, mRNA'dan gelen antiviral yanıtın, kanser aşılarına tümörlere karşı savunmada ekstra bir destek verdiğini ortaya çıkardı. 2019 yılında Çin'in Vuhan şehrinde ortaya çıkan ve tüm dünyaya yayılan COVID-19 salgını sonrası koronavirüs aşısı bulma çabaları tıp camiası tarafından ilk sıraya konuldu ve bütün araştırma ve geliştirme çalışmaları bu alana yoğunlaştırıldı. 2020'de bu teknoloji, Pfizer ve BioNTech tarafından ortaklaşa üretilen Pfizer-BioNTech COVID-19 aşısı'nda kullanıldı.