ABD'nin tutumlarını eleştiren sanatçı Tuluyhan Uğurlu, ABD'nin yıllardır Türkiye'ye ve Orta Doğu insanına yönelik düşmanca tutumları olduğunu söyleyerek, "Bu, aslında bizim yıllardan beri terör olaylarında kaybettiğimiz canların, insanların gerçek hamisinin de kim olduğunu net bir biçimde ortaya koydu. ABD, düşmanlarımıza silah ve para yardımı yaparak, her türlü lojistik destek vererek, Türkiye, İran düşmanlığıyla aciz bir devlet durumuna düşürdü kendini. Biz de buna karşılık veriyoruz, bu toplumun evlatları olarak. 'Seferberlik' adı altında bir birliktelik, beraberlik vurgusu yapılıyor. Bu da çok güzel bir şey" ifadelerini kullandı.
Piyanist Uğurlu, ABD'nin politikasının yerlerde gezdiğini dile getirerek, şunları kaydetti: "ABD artık tamamen zemberekten çıkmış. Burada yargı süreci devam eden birini ille bırakacaksın diye Türkiye'ye ekonomik yaptırımlarda bulunmaya çalışıyor. Büyük bir devlet bunu yapar mı? Bu büyük bir devletin duruşuna yakışır mı? Büyük devlet, merhamet ve sevgiyle tüm insanları kucakladığı zaman olur. Her gün başka bir şeyle uyanıyoruz ve böyle bir dünyada yaşamak istemiyoruz. Biz insan gibi yaşıyoruz ve yaşamak istiyoruz"
"Önceliğimiz Türkiye'nin bekası olmalı" tespitini dile getiren Uğurlu, Türkiye'nin geçirdiği zor günlerde, ülke içinde yapılan eleştirilere de değinerek, iç sorunların bir kenara bırakılarak önceliğin Türkiye'nin, Türk lirasının bekası olması gerektiğini ifade etti. Başarılı sanatçı, kültür sanat camiasındaki bazı kişilerin yaşanan duruma ilişkin net bir tavır sergilemediklerinin altını çizerek, şu değerlendirmede bulundu: "Türkiye'de hiç hak etmedikleri kadar çok para kazanan, detone sesleriyle, asla sanat denilemeyecek şovlar yapanların bu konularla ilgili tek bir şey söylememelerine ve dur diyememelerine çok üzülüyorum. Aksine bunlardan bazılarının da sevindiğini görüyorum. Türkiye'nin sinir uçlarına dokunacak laflar ediyorlar. Siz bir Almanın, Fransızın, bir İngilizin dolar ya da başka para birimi, kendi ülkelerinin para birimi karşısında yükseliyor, değer kazanıyor diye sevindiğini düşünebiliyor musunuz? Bir Alman, Fransız bunu yapar mı? Hani Batı'yı çok örnek alıyorlar ya. Güya batıcılar. Bunlar ancak Avrupa'ya, şuraya buraya şikayet mektubu yazsın, Türkiye'yi eleştirsin, Anadolu insanını hakir görsünler."