İşadamı Murat Ülker’in kişisel bloğunda ve LinkedIn profilinde kaleme aldığı yazılar, “Hayatın İpuçları-3” adıyla kitaplaştı. Serinin üçüncü kitabında dini konulardan sanata, gezi notlarından bilime geniş yelpazede yazılar var. Çok kitabı olsa da evinde kütüphanesi bulunmayan Ülker nedenini şöyle açıklıyor: Çünkü okuduğum kitapları başkaları da okusun diye vermeyi tercih ediyorum.
İş insanı Murat Ülker’in ilgiyle takip edilen kişisel bloğunda ve LinkedIn profilinde kaleme aldığı yazılar, Sabri Ülker Vakfı Yayınları tarafından kitaplaştırıldı. Ülker’in, serinin üçüncü kitabı olan “Hayatın İpuçları 3” adlı eseri kişisel gelişimden sanata, dini konulardan gezi notları ve bilime çok geniş bir yelpazede kaleme alınmış. Yıldız Holding’i uluslararası bir şirkete dönüştüren iş insanı Murat Ülker, büyük ilgi gören yazılarının kitap olarak basılmasını “Bana da sürpriz oldu” sözleriyle ifade etti. Ülker, “Derdim çok satan bir yazar olarak anılmak değil. Kendimi geliştirmek için yazıyorum” dedi. Okuduğu kitapları, iş için gittiği ülkelerde gözlemledikleri ve tecrübe ettiklerini yazıya döken Ülker, farklı sahalarda da okurlarını bilgilendiriyor.
BAŞKALARI DA OKUSUN
- Dün sabah düzenlenen kitap tanıtım toplantısında Murat Ülker kitabı yazma hikayesini anlattı. Okuma ve yazmaya gençlik yıllardan bu yana ilgi duyan Ülker, babasının tavsiyesiyle okuduğu ilk kişisel gelişim kitabının Dale Carnegie’nin “Dost Kazanma ve İnsanları Etkileme Sanatı” isimli kitap olduğunu söyledi.Güncel yazarların kitaplarını da ilgiyle takip eden Ülker, çok sayıda hediye kitap aldığını belirterek “Bana çok kitap geliyor. Bunları okuduktan sonra iş yerinde masaya bırakırım isteyen alır. Evimde bir kütüphanem yok çünkü okuduğum kitapları başkaları da okusun diye vermeyi tercih ediyorum” diye konuştu.
YAZDIKÇA DAHA ÇOK OKUYORUM
Düzenli yazmaya başlayınca okumaya ayırdığı vaktin de arttığını ifade eden Ülker “Yazmak için daha çok okumak zorunda kaldım, bu da benim için inanılmaz bir okuma-yazma temposu yarattı. Çünkü yazdığım bir yazı için bir kitap okumak ya da bir konuda araştırma yapmak ya da geçmişte yaşadığım bir tecrübeyi detaylandırmak zorundayım. Bunları yaparken de yeni şeyler öğreniyorum, unuttuklarımı hatırlıyorum, yeni bakış açıları kazanıyorum” dedi.
Ülker, İslamiyet, Müslümanlık, Kur’an-ı Kerim ve hadisler konusunda da okuma yaptığını bu alanda kaleme aldığı “İslamiyet’i Seçen Caz Müzisyenleri” yazısının büyük ilgi gördüğünü dile getirdi. Sanat işlerini takip etmeyi ve bu alanda yazmaya özen gösterdiğini ifade eden iş insanı özellikle yazmaya başladıktan sonra daha çok sergi daveti aldığını ve bu sayede gezmeye de başladığını aktardı. Ülker oluşturduğu resim koleksiyonuna ilham veren ismin de Türk ressam Hoca Ali Rıza’nın tabloları olduğunun altını çizdi.
Okumak ve yazmak benim için salih ameldir
- Murat Ülker, yazma serüvenini ise şöyle özetledi: “2020 mayıs ayı, kovid vakalarının Türkiye’de görüldüğü ilk günler, şirketimizi yeni döneme hazırlayacak projeler hayata geçiriyorduk. O günlerde “tele-work” konusunu okuyordum. Arkadaşlarımla paylaşayım diye tuttuğum notlardan yazı yazmaya karar verdim. ‘Tele Çalışma: Her işte bir hayır vardır’ başlığıyla yazıyı LinkedIn’de yayınladım. Sonra takipçilerimle bir iletişim başladı. Hem benim onlardan hem de onların benden öğrenmesi hoşuma gitti. Bu benim için bir tür salih ameldi. Okuyup kendimi geliştirmekten, görüşlerimi takipçilerime açıp, onlara faydalı olmaktan büyük keyif almaya başladım.”
