İsrail’e yönelik kültürel boykot son dönemlerde giderek yükselişe geçti. Biz de bu boykot hareketinin müzik boyutunu masaya yatırdık. Geçtiğimiz aylarda Shakira, Lana Del Rey ve Gilberto Gil gibi dünyaca ünlü isimler İsrail konserlerini iptal etti. Peki İsrail’e yönelik bu kültürel boykot hareketi işe yarıyor mu ? Sanatçılar ve aktivistler bu hareketleri Filistin davasının gündemde kalması açısından önemli buluyor. Diğer taraftan İsrail, bu konuda çıkardığı kanunlar ve boykot kararı alan sanatçıları antisemitizm ile suçlaması istediği etkiye ulaşmadığı için tedirgin.
En yakın müzik boykotundan başlayalım. Birkaç gün önce dünya çapında 140 sanatçı, Eurovision şarkı yarışmasını İsrail’de yapılacak olması sebebiyle boykot etti. Sanatçılar, The Guardian Gazetesi’nde yayınladıkları bir mektupla, İsrail’in ev sahipliğinin iptal edilmesini istedi. Gazetede 140 sanatçının imzasıyla yayımlanan mektupta, “Biz, burada imzası bulunan sanatçılar, Filistinli sanatçıların İsrail’in ev sahipliğinde yapılacak 2019 Eurovision Şarkı Yarışması’nı boykot çağrısını destekliyoruz. Filistinliler, özgürlüklerine, adalet ve eşit haklara kavuşana kadar onları temel haklarından mahrum eden devlet ile işler eskisi gibi yürütülmemeli.”ifadeleri yer aldı. Mektuba imza atan sanatçılar arasında müzisyen Roger Waters, yönetmen Ken Loach, yazar Yann Martel’in yanı sıra altı İsrailli isim de var. Diğer yandan yarışmanın Kudüs’te olması konusunda ısrarcı olan İsrail yönetimi tepkilerin ardından 2019 Eurovision Şarkı Yarışması›nın Tel Aviv’de yapılacağını duyurdu. İsrail hükümeti , birçok ülkenin boykot kararı almasından çekindiği için geri adım attığını iddia ediliyor.
Euorivision tartışmalarının hemen öncesinde ise 08-09 Eylül tarihleri arasında İsrail’de düzenlenen Meteor Müzik Festivali sanatçıların boykot kararlarıyla sarsıldı. Aralarında İsveç ve Güney Afrikalı sanatçıların da bulunduğu birçok isim , İsrail’deki Meteor Müzik Festivali’ni boykot etti. Özellikle dünyaca ünlü ABD’li şarkıcı Lana Del Rey’in festivale katılamayacağını duyurması şok etkiis yaptı. İlk başta konser İsrail’de konser vereceğini açıklayan Lana, sosyal medyadaki tepkilere kayıtsız kalamadı. Şarkıcı, sosyal medya hesabında paylaştığı mesajında, “Benim için, hem Filistin hem de İsrail’de sahne almak ve hayranlarıma eşit bir şekilde yaklaşmak önemlidir” ifadelerini kullandı. Del Rey, “ Gelecekte hem İsrailli hem de Filistinli hayranlarını ziyaret etmeyi umduğunu” dile getirdi. Amerikan elektronik müzisyen Henry Laufer de festivaline katılmayacağını, “İsrail hükümetinin son insan hakları acımasızlıklarından sonra özellikle ezilenleri desteklemenin benim için daha önemli “ sözleriyle duyurdu. Amerikalı müzisyenler Henry Louver, Wolfox ve Payton ile İngiliz müzisyenler Leon Vinhol ve Shanthi Celeste ve Güney Afrikalı Müzik Grubu Black Motion da festivali boykot ettiğini açıkladı.
2005’ten beri faaliyet içinde olan BDS hareketi İsrail’e Akademik ve Kültürel Boykot İçin Filistin Kampanyası(PACBI)nı başlattı. Hareket geçmişte Güney Afrika’daki apartheid rejimine yönelik yürütülen boykot kampanyasının bir benzerini İsrail için yürütüyor. 1960’lı yıllarda Güney Afrika’da sahne almayı red eden “İngiliz Müzisyenler Birliği “ile başlayan ırkçılık karşıtı boykotlar daha sonra Miles Davis, Bob Dylan, Bruce Springsteen, Lou Reed ve Bonnie Raitt›in de dahil olduğu dünyaca ünlü müzisyenlerin katkısıyla 1985’li yıllarda zirveye çıkmıştı. Bu kültürel boykot, siyahi Güney Afrikalıların durumunun farkındalığının artmasında ciddi bir rol oynamış ve apartheid rejiminin nihai olarak ortadan kaldırılmasına katkı sağlamıştı. İşte aynı yöntem ile İsrail’e karşı yapılan kültürel boykotların başarıya ulaşılacağına inanılıyor. Sanatçılar ya da sanatçı grupları, İsrail’de sahneye çıkmayı planladıklarını açıkladıklarında, PACBI ve destekçileri bu sanatçılara çağrı yapıyor. Sadece ahlaki baskı yöntemi uygulayan grup, söz konusu sanatçılara ve hayran kitlelerinin vicdanına sesleniyorlar. Başka hiçbir yoldan sonuç alınamazsa, destekçiler, çağrılara kulak vermeyen sanatçıları uluslararası konserlerinde sivil protestolar düzenliyorlar.
Geçmişten günümüze müzik alanında çok sayıda etkili isim İsrail’e karşı başlatılan kültürel boykot hareketine destek oldu. Efsanevi müzik grubu Beatles’in üyesi olan Paul McCartney, geçen şubat ayında kazandığı Wolf Ödülü’nü almak için İsrail’e gitmemeye karar verdi. Yeni Zelendalı şarkıcı Lorde , Aralık ayında İsrail’de yapmayı planladığı konseri iptal ettiğini duyurdu. ABD’li rap yıldızı Azealia Banks, twitter hesabı aracılığıyla yayınladığı mesajda İsrail’e yaptığı son ziyaret sırasında karşılaştığı ırkçı muameleden dolayı İsrail’i tekrar ziyaret etmeyeceğini açıkladı. Havalimanında birçok defa ırkçı eylemler, cinsel taciz ve güvenlik kontrolleri ile karşılaştığını söyleyen Banks, siyah ten rengi nedeniyle restoran ve alışveriş merkezlerinde kendisine karşı düşmanca davranışta bulunulduğunu belirtti.Brezilyalı eski bakanlardan olan ünlü müzisyen Gilberto Gil, Tel Aviv’de geçtiğimiz temmuz ayında yapılması planlanan konserini iptal ettiğini duyurdu. İngiliz şarkıcı Annie Lennox, Amerikalı folk şarkıcısı Devendra Banhart, gitarist Carlos Santana, Lauryn Hill, Elvis Costello, U2, Cat Power, Gil Scott-Heron, Massive Attack ve Alice Walker gibi sanatçılar İsrail’i boykot eden önemli isimler arasında.
Boykot eylemlerinin ne kadar etkili olduğu tartışmalı olsa da, İsrail’i korkutmayı başardığı kesin. İsrail hükümeti 2011 senesinde İsrail’i boykot etmeye yönelik her tür çağrıyı yasaklayan bir “boykot yasası” geçirdi. Yasağı ihlal eden şirket, kuruluş ve kişiler vergi yardımlarından mahrumiyet, sözleşme iptali, ihalelerden men gibi cezai yaptırımları göze alması gerekiyor. Ayrıca İsrail Parlamentosu (Knesset) Mart 2017’de, İsrail’i boykot etme çağrısı yapanlara giriş vizesi verilmemesini öngören bir yasayı onayladı. İsrail, her fırsatta boykot kararı alan sanatçıları antisemitizm ile suçluyor. Filistin yanlısı sivil toplum kuruluşları, aktivistler ve sanatçılar ise bu boykotların artmasıyla Güney Afrika’da etkili olan güçlü kültürel protestoların Filistin’in kurtuluşu için de etkili olacağına inancı tam.
Efsane müzik grubu Pink Floyd’un solisti Roger Waters, İsrail’e boykot eylemlerinin önemli isimlerinden. Waters, hem Eurovision hem de Meteor Müzik Festivali’ni boykot eden ve sanatçıları da buna çağıran isimlerin en başında. Uzun yıllardır İsrail’e yönelik kültürel boykot hareketinin içinde olan aktivist Roger Waters, boykot kararına karşı çıkan sanatçılara, “Boykot müziği susturmakla ilgili değil, tamamen insan haklarıyla ilgili!”şeklinde cevap veriyor. Sanatçı, bir röportajında boykot hareketine katılma sebebini ise şöyle açıklamıştı:
“1980’de, Duvardaki Bir Diğer Tuğla adlı şarkı, Güney Afrika hükümetine karşı siyahi çocukların eşit eğitim hakkını savunmak için söylenmiş ve yasaklanmıştı. Yirmi beş yıl sonra, 2005’te Filistinli çocuklar, Batı Şeria’daki İsrail’in duvarına karşı protesto etmek için şarkıyı söylediler. İşte bu müziğin gücünü gösteriyor.” Waters , geçtiğimiz aylarda Avustralya’da katıldığı Filistin konulu bir söyleşide de İsrail’e tepki göstermişti ve , “Futbol oynamak isteyen 18 yaşındakileri ayakları kopsun diye vuruyorlar. Bana senin konuşma özgürlüğünden bahsetme.” şeklinde isyan etmişti.