Modern sanatın öncülerinden, soyut sanatın Türkiye’deki ilk temsilcilerinden olan Fahrelnissa Zeid, bir kez daha karşımızda… Dirimart, sanatçının özel koleksiyonlardan derlenen, 2017’de Tate Modern ve Deutsche Bank KunstHalle’de gerçekleştirilen retrospektifte sergilenmiş eserlerinden oluşan seçkiyi bir araya getirdi. Dirimart Dolapdere’de açılan “Tutkuya Övgü” adlı sergi sanatçının 40 yılı aşkın süre boyunca ürettiği farklı dönemlere ait yağlıboya resimlerinden örnekler sunuyor. Sergi, sanatçının 1940–80 yılları arasına yayılan, minyatür kurgusunu çağrıştıran figüratif kompozisyonlarıyla erken dönemine; vitray yüzeylerini anımsatan geometrik ve lirik soyutlamacı çalışmalarıyla olgunluk dönemine ve portreye yoğunlaşarak psikolojik anlatıyı ön plana çıkardığı geç dönemine ait eserlerini kapsıyor.
Geçtiğimiz yıl İngiltere’de yayımlanan “Fahrelnissa Zeid: İç Dünyaların Ressamı” adlı biyografinin Türkçe çevirisi de sergi kapsamında ziyaretçilerle buluştu. Bir dönem sanatçıdan ders almış olan akademisyen Adila Laidi-Hanieh’in kaleme aldığı kitap Zeid’in hem yaşam öyküsüne hem sanat serüvenine ışık tutuyor.
Kitapta Zeid’in yaşamını ve sanat anlayışını şekillendiren yıllar, arayışları, Londra, New York ve Paris yılları, kişisel trajdesi ve sonrası, geç dönem üslubu gibi konular kapsamlı bir şekilde ele alınıyor. Kitabın tanıtım toplantısında konuşan Laidi-Hanieh, “Zeid’in farklı yönlerini keşfedeceksiniz. Öylesine sanatçı olmuş biri değildi. O kadar sıkı çalışmış ki… 60’larda yeni bir sanat formunu öğrenmiş ve buna hakim olmuş. Entelektüel anlamda her şeye meraklı. Araştırmalarımda daha çok odaklandığım şey onun entelektüel tarafıydı” dedi. Fahrelnissa Zeid’in İstanbul Modern’deki koleksiyonundan bir seçki de geçen yıl sanatseverlerle buluşmuştu. Zeid’in İngiltere’de gerçekleşen ilk retrospektifi ise Haziran ayında Tate Modern’de açılmış ve büyük ses getirmişti. Fahrelnissa Zeid, yaşamı ve eserleriyle bugün izleyiciyi derinden etkilemeye devam ediyor.
“Fahrelnissa Zeid: İç Dünyaların Ressamı” adlı kapsamlı çalışmaya imza atan Adila Laidi-Hanieh, “Zeid benim için çok büyük bir keşifti. Hepimiz Zeid’e ilişkin fikirlere sahibiz. Amacım Zeid’i doğru okumak ve onunla diyaloğu yeniden başlatmaktı. Yaşamını, kariyerin yapılandırırken sanat vizyonunu kendi bağlamında kendi sözcükleriyle bugüne taşımaktı. Özellikle de sanat yaşamının başlangıcından bugüne kadar yeni bilgiler ortaya çıkabilir diye düşünüyorum” yorumunu yaptı.