İç Hastalıkları Uzmanı Kupa Terapisti Uzm. Dr. Taner Kaya, insanların sırtına kupa konularak uygulanan hacamatla tedavi yönteminin, adeta bir şifa niteliği taşıdığını söyledi. Dünyanın pek çok ülkesinde tamamlayıcı ve gelenek tıp metotlarını inceleyen ve bununla ilgili birçok eğitime katılan İç Hastalıkları Uzmanı Kupa Terapisti Uzm.Dr. Taner Kaya, bu tedavinin de uzman işinde ehil olan kişiler tarafından yapılması gerektiğinin altını çizdi.
Hacamat ve kupa tedavisinin hızlı ve hijyenik bir şekilde yapılması gerektiğini belirten Uzm. Dr. Taner Kaya, "Sağlık Bakanlığı, Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğü tarafından düzenlenen Kayseri Eğitim Araştırma Hastanesi Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp Merkezinde dry cupping (kuru kupa) ve wet cupping (ıslak kupa)(nebevi tıpta; hacamat) eğitimini almaya gittim. Eğitim sonunda bu işlemin modern tıpa bir alternatif değil yetersiz kaldığı durumlarda tamamlayıcı bir uygulama olduğunu öğrendim. Bu tip tedavi yaklaşımları; biz hekimlerin maalesef bu konulara uzak kalması nedeniyle bilimsellikten uzak, tabiri caiz ise merdivenaltı uygulamalar olarak kalmakta. Oysa şu yüzyılda bile Almanya ve Japonya gibi ülkelerde bakanlıklara bağlı hastanelerde hekimler tarafından yapılmaktadır” dedi.
Uzm. Dr. Taner Kaya şu bilgileri verdi: “Vücudun dış yüzeyinden uygulanan basınç, deri altındaki dokulara ve kaslara kanın çekilmesini sağlayarak içerdiği besin ve oksijenin dokudaki hücrelere bırakılmasına ortam hazırlamaktadır. Bu yolla toksinlerin ve atık maddelerin de lenf sistemiyle drenajı sağlanmaktadır. Dolayısıyla bölgedeki metabolizma hızı, enzim ve hormonların artışı hızlanmaktadır. Yaş kupa tedavisi, Geleneksel İslam Tıbbı’nda Arabistan’da (el)-hijamah, Türkçede ise hacamat olarak adlandırılır. Asırlardır uygulanan bu tedavi yöntemi Peygamber Efendimiz’in (Sallallahu aleyhi ve sellem) Hadis-i Şeriflerine dayanmaktadır. Günümüze ulaşan sahih kaynaklı hadislerde hacamat tavsiye edilmektedir. Peygamber Efendimiz’in ömrü boyunca 47- 48 kez hacamat yaptırdığı rivayet edilmektedir. Çevremizdeki her türlü kimyasallar, gıdalardaki katkı ve koruyucu maddeleri, atılamayan ilaç birikintileri, gıdalardaki hormonlar, çevremizde ve soluduğumuz havadaki ağır metaller, yabancı proteinler, kanserojenler, alerjenler, GDO’lu ürünler, su ve hava kirliliği, mikropıhtılar, kanın akışkanlığını bozan ve kanı kalınlaştıran sebepler, kolesterol, iltihabi kalıntılar vb. Bütün bu sayılanlar güvenilir ve etkili yöntem olan hacamatla vücuttan uzaklaştırılabilir.”
“Hacamat tedavisi hekim kontrolünde yapılmalıdır. Kullanılan malzemeler kaliteli, tek kullanımlık ve steril olması gerekir. Kan hastalıklarının bulaşmaması, kişiden kişiye hastalık geçmemesi için tedbirler alınmalı. Hacamat yapan kişinin el becerisi en önemli konudur. El becerisi ile yapılan hacamatla dışarı çıkmasını istediğimiz yüzeysel toksik kan vücuttan alınır.”
“Hacamat tedavisi doktor kontrolünde yapılırsa her yaş grubu insan için hiçbir yan etkisi yoktur. Tıbbi hacamat tedavisi, vücudumuzda faydalı yeni maddelerin artmasına, zararlıların da atılmasına sebep olduğu için, genel olarak ağrısız, stressiz, hastalıklardan uzak, rahat bir hayat yaşanmasına sebep olur. Bedeni rahatlayan sağlıklı insan kendisine, ailesine topluma faydalı hale gelir.”